Las Vegas’ta düzenlenen tüketici elektroniği fuarı CES, her yıl dev markaların konsept aşamasındaki ürünlerini, tüketicilere sunulma aşamasındaki en dikkat çekici tasarımları ağırlıyor. Samsung’un ürünleri de yine CES 2020’nin en çok ses getiren ürünlerinden oldu. Dış iskelet GEMS, kağıt üzerindeki metinleri dijitale çeviren kalem şeklindeki tarayıcı Hyler, masa üzerine yansıyan görünmez klavye SelfieType, çerçevesiz 8K QLED TV, yalnız yaşayan insanlar için tasarlanmış robot piBo ve tenis topu şeklindeki akıllı asistan Ballie radarımıza takılanlardandı. Samsung’un Neon adını verdiğini insan gibi görünen ve davranan yapay zekalı sanal varlıklar da bu yılın bir başka dikkat çeken projesi oldu.
Neon, Samsung’un “bilim kurguyu gerçeğe dönüştürme” misyonuyla kurduğu STAR Labs tarafından geliştirildi. Neonlar, Siri veya Alexa gibi yapay zekalı asistanların aksine “her şeyi bilen botlar” veya kullanıcıların soru ve taleplerine cevap verecek bir arayüz olarak programlanmamışlar. Bu avatarları, sanal ortamda kullanıcılara gerçek insanlarla etkileşim kuruyor hissi vermeleri için tasarlanmış hiper gerçek görünümler olarak düşünebiliriz. STAR Labs CEO’su Pranav Mistry’ye göre Neonlar dünyamızla bütünleşecek ve daha iyi bir geleceğe, insanların insan olduğu ve makinelerin insancıl olduğu bir dünyaya doğru atılan atımlardan biri olacak. Bu arada avatarların doğrudan Samsung değil Neon markası altında tanıtıldığını da belirtelim.
Geleceğin hiper gerçekçi avatarları
Yapay zekalı varlıklar CES’te; bir yoga eğitmeni, bir bankacı, bir K-pop yıldızı, bir haber spikeri ve bir de manken simülasyonu ile tanıtıldı. Ziyaretçilerle gerçek zamanlı etkileşim kurabiliyorlardı. Ancak yine de geliştirme döneminin çok erken bir aşamasında olmaları, çok yavaş ve donuk olmaları bir parça hayal kırıklığı da yaşatmıyor değil. Samsung’un önünde uzun bir geliştirme süreci var. Şu an insan benzeri yapay zekalı sohbet botu olarak hareket ediyorlar. STAR Labs her bir Neon’un kendi karakteri olduğunun altını çiziyor. Kendilerini ifade edebiliyor ve konuşabiliyorlar. Yine kullanıcıları hakkında bir şeyler hatırlayıp öğrenebiliyor ve herhangi bir dilde konuşabiliyorlar.
STAR Labs yakın gelecekte insanların müşteri hizmetleri danışmanı, finansal danışman, sağlık hizmeti sağlayıcısı gibi farklı hizmetler için bir Neon’a abone olacağını öngörüyor. Başka bir deyişle bu hizmetlerin sanal dünyadaki yüzü Neonlar olacak. Yine TV sunuculuğu ya da aktörlük gibi işlerde de Neon’ların görev alması olası. Neonlar arkadaşlarımız, işbirlikçilerimiz ve yoldaşlarımız olacak, sürekli olarak öğrenecek, gelişecek ve kurdukları etkileşimlerinden kendi hafızalarını ve hatıralarını oluşturacaklar.
Neonların hedeflenen düzeye gelmesi için uzun bir geliştirme sürecine ihtiyaç var
Neonlar, STAR Labs’in Core R3 adını verdiği bir teknoloji sayesinde hayat buluyor. Bu teknoloji Neonların gerçekçi, gerçek zamanlı ve karşılık verebilir bir yapıda olmasını mümkün kılıyor. Neon’a bir soru yöneltildiğinde birkaç milisaniyeden daha kısa sürede karşılık verebiliyor. En azından gelecekte öyle olması planlanıyor. Çünkü CEs’teki demolarda görüldüğü kadarıyla henüz pek de hızlı değiller karşılık verme konusunda. Tüm bu özellikler de onu algısal olarak gerçek bir insandan ayırt etmeyi neredeyse imkansız hale getiriyor. Samsung, Core R3’ü daha fazla yapay zeka, makine öğrenimi, duygular ve hafıza ile tamamlayacak Spectra adlı bir başka teknoloji üzerinde daha çalışıyor.
Görsel: Neon