Yılın bu zamanları, Japonya için pirinç hasat mevsimi. Dolayısıyla bu dönemde, ülkenin en önemli gündemi de pirinç. Yüzlerce yıl öncesine dayanan ve bol hasat için dua edilen geleneksel törenler var. Modern zamanların Japonya’sı içinse bu dönem aynı zamanda yaratıcılığın zirve yaptığı dönemlerden biri. Çünkü pirinç tarlalarında sanat festivalleri düzenleniyor. En dikkat çekici festivaller de; Saitama prefektörlüğündeki Gyoda Çeltik Sanatı Festivali, Niigata prefektörlüğündeki Wara Sanat Festivali ve Miyazaki prefektörlüğünde gerçekleşen Takachiho Çeltik Festivali. Bu festivaller harika eserleriyle olduğu kadar dünyada benzeri olmayan yaratıcı bir etkinlik olmalarıyla da çok önemli. Şimdi hep birlikte bu festivallerin nasıl doğup gerçekleştiğine ve ortaya çıkan eserlere göz atalım.
Pirinç tarlalarındaki geçici murallar ve pirinç samanından heykeller
Gyoda Pirinç Sanatı Festivali
Saitama, 2015 yılında Guinness Rekorlar Kitabı tarafından dünyanın en büyük pirinç tarlası sanatına sahip olarak adını duyuran bir bölge. Gyoda pirinç tarlalarında çalışan çiftçiler, 2008’den bu yana belli planlara göre farklı pirinç çeşitleri ekiyor. Temmuz ayı boyunca, farklı renkte pirinçler yetişip olgunlaşıyor. Böylece eserler genellikle Ağustos ayı ortasında tamamen görünür oluyor.
Bu yıl Gyoda’da, Edo dönemi sanatçısı ve güçlü bir kabuki oyuncusu olan Katsushika Hokusai ile birlikte Fuji Dağı ve dev dalgalar pirinçle tasvir edilmiş. Eser yalnızca şehrin Antik Lotus Köyü parkındaki Antik Lotus Salonu’nun 50 metre yüksekliğindeki gözlemevinden bütün olarak görülebiliyor. Görmek için en iyi zamansa Eylül ayı. Ekim ayında pirinç hasat edilene kadar tüm ziyaretçiler eserin tadını çıkarabiliyor.
Wara Sanat Festivali
Bu yıl internette en çok ses getiren pirinç festivali Niigata’daki bu festival. Eserler yakından görülebildiği için çocuklar için son derece etkileşimli bir alan. Eserler wara (pirinç samanı) kullanılarak yaratılmış heykellerden oluşuyor. Tokyo’dan sanat öğrencilerinin katkılarıyla yaratılmışlar. Wara Sanat Festivali, 2006 yılında yerel bölgenin bol miktarda pirinç samanını sanata dönüştürme konusunda rehberlik istemek için Musashino Sanat Üniversitesi’ne ulaşmasıyla başlamış. 2008’de ilk Wara Sanat Festivali gerçekleştirilmiş. O zamandan beri okul, her yıl sanat öğrencilerini pirinç samanından yapılmış heykeller yaratmaya yardımcı olmak için Niigata’ya gönderiyor.
Bu yıl bu festivaldeki eserlerden biri, vebayla savaşan Amabie’nin heykeli. Amabie, Japon mitlerinde geçen bir tür Yōkai Denizin dibinden ışıkların yansıması gibi doğaüstü olaylara sebep olduğu ve bol hasat, salgın hastalıklar veya benzeri şeylere dair kehanetlerde bulunduğuna inanılan bir yaratık. Diğer eserler arasında, iyi şans tılsımı sankaku daruma ve sağlığın sembolü olan (Pokemon hayranlarının Ho-Oh olarak bilir) mitolojik anka kuşu var. Heykeller Ekim ayı sonuna kadar görülebilecek.
Takachiho Pirinç Festivali
Bu festivalde, çocukların çok sevdiği kötü karakter Baikinman’ın (mikrop adam) devasa portresi yer alıyor. Yanındaki metin (bai bai kin), Covid-19’a veda etmeye atıfta bulunuyor.
Tohoku depreminden ve tsunamisinden etkilenenleri neşelendirmek için 2011 yılında başlatılan bu festivaldeki eserler 20 Eylül’e kadar izleyiciyle buluşmaya devam edecek.
Görsel: Twitter
