Doğa sanata ilham veren en büyük kaynaklardan biri. Özlelikle de ormanlar ve ağaçlar, büyüleyici güzellikleriyle pek çok yaratıcı işin çıkış noktası oluyor. Strijdom van der Merwe’ün Japonya’da ağaçlar üzerinde gerçekleştirdiği arazi sanatı projesi, Japon sanatçı Nagato Iwasaki’nin dalgalarla karaya vuran odun parçalarından yaptığı figürler ve Paul Johnson’ın arazi sanatıyla ürettiği animasyonlar bunun en güzel örnekleri arasında. Sanatçı Antti Laitinen’ın Broken Landscape serisi de bu türden ses getiren projelerden.
3 yıl boyunca eserlerin büyüyüp gelişmeleri beklendi
Broken Landscape 2020’ye kadar üç yıllık bir süre boyunca oluşturulmuş işleri içeriyor. Sanatçının tuval olarak seçtiği yer İskandinavya ormanları. Burada ağaçların biçimini doğal olmayan şekillerde manipüle etmek için kesme ve destekleme yöntemlerini kullanıyor. Sanat yoluyla insanlığın çevre üzerindeki etkisine dikkat çekiyor. Aynı zamanda doğanın sanatçının tasarım vizyonunu ele geçirmesine izin vermesi hakkında bir tartışmayı başlatıyor.
Sanatçı, çalılara delikler açarak ve dalları büküp daireler oluşturarak izleyicinin çalıların arasından ya da doğrudan ormana bakmasını sağlıyor. Eserin genel şekli akılda kalıcı, dengeli ve tuhaf bir şekilde güzel.
Ağaçlara zarar verir mi?
Ortaya çıkan işler gerçekten büyüleyici görünüyor. En az sanat kadar doğayı seven bir insan olarak aklıma takılan tek soru, bu manipülasyonun ağaçlara ya da doğaya herhangi bir acı/zarar verip vermediği oldu açıkçası. Dilerim böyle bir şey söz konusu değildir. Ancak bana sırf bunun endişesi bile yeterdi ve sanatçının yerinde olsam böyle bir fikri ne kadar yaratıcı olsa da uygulamaktan kaçınırdım. Siz ne dersiniz?
Görsel: Instagram