Portekizli sanatçı Surma (Débora Umbelino) 2017 yılında çıkardığı ilk albümü Antwerpen ile o dönem Avrupa’nın en iyi albümleri arasına girmeyi başarmıştı. Son birkaç yıldır Eurosonic, Primavera Sound gibi uluslararası festivallerde yer alan Surma, SXSW 2018’de de sahne aldı. Sanatçı 30 Ekim’de çıkan yeni şarkısı “Wanna be Basquiat” ile müzikal ve sanatsal sınırları zorlamaya devam ediyor.
“Wanna be Basquiat” isminin ilham kaynağı Jean-Michel Basquiat
Surma’nın Wanna be Basquiat adlı parçasının ilham kaynağı yaptığı resimlerle ve graffitilerle hafızalarda yer edinen Jean-Michel Basquiat. New York’ta graffiti sanatçısı olarak ün kazanan Basquiat dışavurumcu tabloları ile uluslararası bir üne kavuşmuştu. Ancak çoğu insan graffiti sanatçısının aslında Gray isimli deneysel bir müzik grubunun da parçası olduğunu bilmiyor. Basquiat’nın isminin geçtiği, yoğun elektronik ve rock tarzının hissedildiği şarkıda sıkı bir döngü içinde artan gitar seslerine dinleyicinin kulaklarını zorlayan keskin ritim ve çarpık vokal eşlik ediyor. Tek bir tür ile sınırlı kalmak yerine deneysel ve elektronik tarzı birleştiren sanatçı Basquiat’nın vahşi ve renkli tarzının tınılarını şarkısına taşıyor.
Portekizli sanatçı João Pombeiro da şarkı için deneysel video hazırladı. Endüstri ve banliyö gelişimini gösteren videoda eski resimlerden ve filmlerden kırpılmış yüzlerde görüntü refahın rüyası üzerine soyut bir anlatı sunuyor. İzleyicinin her seferinde yeni detayları fark ettiği distopik video şarkıyı daha ilgi çekici hale getirirken insanları tekrar tekrar dinlemeye ve izlemeye sürüklüyor. Video, bir anlatıcının tanıttığı ve muhtemelen ABD’de yer alan bir şehrin ülkedeki en iyi yer olduğunu söyleyen sözlerle açılıyor. Yaklaşık iki dakika süren girişten sonra yerini gitarın dalgalı ritmine bırakıyor. Pombeiro hazırlamış olduğu müzik videosunda stop motion tekniği ile parçalara ayrılmış görsellere estetik bir dokunuş yapıyor.
Görsel: Youtube