Bir insanın yaşadığı yeri keşfederek onu gerçekliğine girebilmek empati kurmak adına önemli bir adım. Bu nedenle pek çok sosyal sorumluluk kuruluşu oyunlar, reklamlar ve aktivasyonlarla bizleri o odalara çağırıyor. Bunun yakın zamanlı bir örneği Addict Aide‘in alkol bağımlılığı konusunu işlemek için gerçek bir bağımlılığın odasını yeniden yarattığı etkileyici çalışmasıydı. Bir diğer örnek ise aile içi şiddete maruz kalan bir çocuğun yaşadıklarını deneyimleten Unicef oyunuydu. Benzer mantıkta bir çalışma da uluslararası yardım kuruluşu Red Cross (Kızılhaç) için geldi. Artırılmış gerçekliği kullanan “Enter the room” izleyiciyi savaş bölgesindeki bir çocuğun odasına götürüyor.
Fransız dijital ajans Nedd tarafından yaratılan “Enter the room” (Odaya gir), iPhone 6S ve üzeri telefonlarda çalışan bir artırılmış gerçeklik deneyimi/oyunu. Amacı, bir çocuğun savaşı nasıl deneyimlediğini anlatmak ve bunu yaparak çatışma bölgelerindeki sağlık hizmetlerinin önemi hakkında farkındalık sağlamak.
Geçtiğimiz günlerde mültecilerin yaşadıklarıyla insanların empati kurmasını sağlamak için onların yaşadıklarını deneyimleten hipnoz çalışmasında olduğu gibi bu çalışmanın da amacı aynı. İnsanların oradaki insanların yaşadıklarını anlamalarını sağlamak. Bu nedenle içe alan ve saran bir deneyim yaratılmış.
Apple’ın ARKit teknolojisini kullanan oyun, sanal ve artırılmış gerçeklik arasında bir yerde duruyor. Deneyimi yaşamak için insanlar gerçek hayatta telefonlarını kaldırarak tuttuklarında sanal bir kapı açılıyor. İzleyici bu kapıdan içeri girmeye davet ediliyor. İçerisi ise sıradan bir çocuk odası görünümünde. İnsanlar bu sanal odada dolaşarak sanki gerçekten oradaymış gibi etrafı keşfedebiliyor.
Bir Çocuğun Odasının Savaşla Gelen Değişimi
Oda boş, tüm deneyim boyunca hiç kimseyi görmüyoruz. Çocuğun kendisini bile. Çocuk odada değil ama oyuncakları, dekorasyonu ve renkleriyle odanın sahibinin kim olduğunu hayalimizde canlandırabiliyoruz. Deneyime eşlik eden bir dış ses de yok. Bunun yerine pencerelerden gelen savaş sesleri var. Bizler de bununla birlikte oda sahibinin hayatının savaşla birlikte geçen 4 yıl içerisinde nasıl değiştiğine tanık oluyoruz. Savaşla geçen her yılla birlikte oda ve içindeki oyuncaklar, çizimler ve eşyalar değişiyor, dönüşüyor. Ve sonunda bugüne geliyoruz.
“Enter the room” hiç savaş, acı, yıkılmış binalar, bombalar, ölüm göstermeden sakin bir deneyim yaratarak insanı sarsacak bir etki sağlıyor. Sevimli bir çocuk odasının karanlık ve hüzünlü bir mekana dönüşmesi insana orada yaşamış çocuğun hissetmiş olabileceklerini düşündüren, güçlü bir deneyim. Aynı zamanda artırılmış gerçekliğin bir hikaye anlatmak için nasıl kullanılabileceğine de iyi bir örnek.
Künye:
Reklamveren: ICRC (International Committee of the Red Cross)
Marka Yönetimi: Ariel Rubin, Christopher Nicholas
Reklam Ajansı: Nedd
Yaratıcı Yönetmen: Vincent Vella, Bruno Samper
Sanat Yönetmeni: Siegfried Rouanet, Amélie Carbon
Reklam Yazarı: Vincent Vella, Marylin Beaulieu, Margaux Milesi
Geliştirici: Bastien Merindol
Görsel: Nedd