Google, Facebook, Apple, Microsoft gibi markaların en heyecanlı olduğu, en özenle hazırlandıkları günler geliştiriler konferansları olsa gerek. Facebook, Messenger geliştirmesini açıklamıştı, Microsoft ise HoloLens’i. Google’ın ise I/O isimli konferansında umut verdiği bir çok projesine dair yeni planlar duyuracağı bekleniyordu. Android, Chrome, Youtube gibi markalarının yanında Google[x] gibi yan projeleri de var sonuçta Google’ın.
I/O etkinliğinin ana ve açılış oturumu 2 saatten uzun sürdü ve Android Pay, IoT platformları için Brillo, Weave, Google Photos, Android One, Cardcoard 2.0, Android M, Android Wear, OK Google, düşük bağlantılar için Chrome / Youtube / Maps optimizasyonu ve çevrimdışı destek, Google Play Family ve geliştiricileri yakından ilgilendiren bir çok yeni detayı barındıran bir oturum gerçekleşti. Oturumdan son kullanıcının hayatını değiştiren ve öne çıkan gelişmeleri derledik.
Apple ve Samsung’un dijital ödeme sistemine karşılık olarak geliştirdiği Android Pay; Visa, Master Card, American Express gibi ana akım ödeme sistemlerini güvenli işlem desteğiyle sunuyor. Dijital satın alma işlemleri için sanal kart yaratıp onun üzerinden işlem yapan servis kredi kartını para transferine dahil etmediği için güvenlik konusunda önemli bir adım atıyor.
Açık platform olarak sunulan ve API, kaynak desteği veren Android Pay, geliştiricilerin hayal gücüyle yeni kullanım alanlarını keşfetmeyi bekliyor. Perakende ve uygulama içi olmak üzere birçok büyük markayla anlaşma sağlayan servis Android kullanıcılarına geleceğin dijital ödeme sistemini ulaştırıyor.
Şeylerin İnterneti (IoT) dünyasındaki çeşitlilik sayısının giderek artıyor. Her geliştirici ise kendi yazılım diliyle kendi formatında üretim yapıyor. Nesnelerin Interneti’nin en küçük üyesinden en büyüğüne kadar geliştirme sürecini kolaylaştıracak adımı Google attı. İnternete bağlanabilen cihazların geliştirme süreci için Project Brillo, duyuruldu. Bunun yanı sıra Şeylerin Interneti’nde kullanılacak ve Brillo ile çalışacak Weave isimli kodlama dili de duyuruldu.
İsim benzerliği ise akıllara Google Wave’i getirdi.
Görsel; Twitter, Kevin Marks
10 Mayıs Pazar Gazetesi‘nde yer verdiğimiz Google’ın Pinterest benzeri panolarının gerçek kullanım alanı da I/O ile ortaya çıktı. Google+’dan bağımsız olarak çalışan ve kullanıcıların fotoğrafları kişi, mekan, zaman gibi detayları otomatik olarak tanıyıp sınıflandıran servisi Photos‘u duyurdu ve kullanıma açtı.
iOS, Android ve tarayıcı üzerinden ulaşılabilen servis, tüm fotoğraf düzenleme sürecini otonom olarak yapıyor. Verinin yeni altın madeni olan görsel dosyaları tanıma ve algılama konusunda Google, bir büyük adım daha atıyor. sadece dosya isimleriyle değil görseldeki öğelerle de arama yapmaya izin veriyor. Örneğin “Köpek” yazıp arattığınızda hesabınızdaki tüm köpek fotoğrafları listeleniyor.
Google Photos duyurulurken en çok sükse yapan özelliği ise sınırsız depolama alanı sunması oldu. Her kullanıcı sonsuz fotoğrafı kendi hesabı üzerinde saklayabiliyor.
Görsel; Google Photos
Google, misyonları arasında interneti ve teknolojiyi dünyadaki herkese ulaştırmak olduğunun altını çiziyor. Servislerini optimize ederek, ekonomik olarak daha kolay karşılanabilir cihazlar tasarlayarak ve bunları dünya üzerindeki belirli pilot noktalarda uygulayarak araştırmalarına devam ediyor.
Endonezya, Bangladeş, Filipinler, Hindistan gibi Doğu Asya ülkelerinde piyasaya sürülen ve düşük fiyatıyla Google deneyimini sunan Android One‘ın Avrupa pazarına Türkiye üzerinden gireceğini 17 Mayıs Pazar Gazetesinde duyurmuştuk.
Android One’ın Türkiye’ye gelişini bir kez daha I/O’da anan Google’ın misyonu dahilinde diğer çalışmaları ise yavaş internet bağlantısı olan ülkeler için düşük veri transferi ve optimize edilmiş sayfa gösterimiyle Google Arama, çevrimdışı video izleme seçeneğiyle Youtube ve çevrimdışı arama yapma, listeleme, yol tarifi alma özellikleriyle Maps oldu.
Geçtiğimiz yılki I/O etkinliğinde duyurduğu kolayca yapılabilen sanal gerçeklik gözlüğü Cardboard da fiziksel bir güncellemeyle karşılaştı. Genişleyen telefon ekranlarına uyum sağlamak için 6 inçe genişleyen görüntü yüzey alanı, güncellenen SDK araçlarıyla iOS desteğine de kavuştu.
Ancak bunların yanında Google, sanal gerçeklik alanında Cardboard ile yani kartın bir kutuyla neler yapabileceğini de gösterme fırsatı buldu. Expeditions ile eğitim alanında Cardboard’u kullanarak çocuklara daha önce görmediği yerleri eş zamanlı olarak gösterme imkanı sunuyor. Öğretmen, onlarca Cardboard’u bir tablet üzerinden kontrol ederek dünya üzerindeki farklı noktaları eş zamanlı olarak gezmelerini sağlayabiliyor.
Google, Expeditions ile dünyayı panoramik gören çocuklara ulaştırırken yeni bir teknoloji de geliştirdi. Jump ile sanal gerçeklik deneyimini bütünsel bir halka şeklinde kaydedebiliyor. GoPro ile çalışan Google, 16 kamerayı yan yana koyarak çember olarak görüntü alıyor. Ardından bu görsel otomatik olarak işleniyor ve tanımlanıyor. Kameraların çakıştığı ve görüntünün bozulduğu noktalar rötuşlanıyor ve algoritmaları derinliği algılayarak sanal gerçeklik deneyimini ulaştırıyor.
Tüm bu teknolojiyi insanlığa iletmek için ihtiyaç duydukları medya oynatıcısı ise, her gün hepimizin elinin altında. Youtube.
Görsel; Jump
Türkiye’deki geliştiricilerin de ilgisini çekecek, onlar için önemli bir olay gerçekleşti. I/O’da ilk kez Türkiye’den bir girişim kendine yer buldu. 1010! oyununun geliştirici Gram Games, yaşadıkları süreci ve şirket hikayelerini Jonathan Alferness (Ürün Yöneticimi Yardımcı Başkanı) ağzından katılımcılarla paylaştı.
Görsel; Google I/O