Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Google I/O 2018’de Açıklanan Hayat Değiştirecek Yenilikler

Google I/O 2018’de Açıklanan Hayat Değiştirecek Yenilikler

Google, geliştiriciler konferansı I/O'da yapay zekanın yeni meziyetleri ve şirketin ürünlerinde nasıl yer bulacağını paylaşıldı.

Google’ın her sene Mayıs ayında düzenlediği geliştiriciler konferansı I/O’da bir yıl boyunca yapılan çalışmalarla, önümüzdeki yıl boyunca konuşacağımız ve kademeli olarak hayatımıza girecek olan Google ürünlerinin lansmanı yapılıyor. Apple’ın WWDC‘si, Facebook’un F8‘i gibi Google’ın da I/O’su son kullanıcıya ulaşacak yeniliklerle açılıyor ve birkaç gün boyunca geliştiricilere yönelik içeriklerle devam ediyor. Google’ın CEO’su Sundar Pichai’nin konuşmasıyla başlayan açılış sunumu Google’ın yapay zeka çalışmalarına, sesli asistanlarına, Android’in yeni işlerim sistemine ve otonom araçlara uzanan bir yelpazede yenilikler tanıtıldı.

Google Assistant

Google Assistant, şirket odağını mobilden yapay zekaya çevirdiğinden beri en önemli kozu haline geldi. Nerede ne geliştirilirse geliştirilsin, bir noktada Assistant’a bağlanıyor. Ya ondan faydalanıyor ya da onunla yükseliyor. I/O 2018’de de tanıtılan pek çok yenilik Assistant ile uzaktan yakından ilişkili. Fakat bu başlık altında doğrudan Assistant ile ilişkili yenilikleri listeledik.

Google Assistant artık gerçek bir asistan oluyor. Sundar Pichai, sunum sırasında Assistant’a bir kuaförü aratarak istediği saate randevu aldırdı. Yazılı olarak değil, konuşarak. Assistant gerçek bir insanla telefon görüşmesi yaptı ve karşı taraftan gelen bilgileri, yorumları anlayıp ona uygun tepkiler verebiliyor. Ve bunu çok insansı bir dille yapıyor. Bu teknoloji Google Duplex olarak isimlendirildi. Farklı sesler kullanılan yapılan görüşmelerin ses kayıtlarını ise aşağıdan dinleyebilirsiniz.

Assistant’a 6 yeni ses seçeneği gelecek. Hatta bu seslerden birisi John Legend olacak. Bu farklı sesler hem Assistant, akıllı hoparlör, telefon gibi tüm platformlarda kullanılabilecek ve cihazlar kişiselleştirilebilecek. Orijinal sesin ismi Holly olarak isimlendirilirken farklı seslerin yaratılması Deepmind ile yapılan iş birliğiyle hayata geçirilen WaveNet sayesinde mümkün oldu. WaveNet, metini ses dönüştüren bir algoritma yeni versiyonunda ise eskisinden bin kat daha hızlı ses işleme yeteneği kazandı. Böylece kolayca sesi ve metini işleyebilir hale geldi.

Google Lens

Google’ın I/O 2017’de tanıttığı Lens, makine öğrenme ve yapay zekayı kullanarak kameranın gördüklerini anlamlandırmasını sağlıyor. Geçen yıl tanıtılan Lens bu yıl daha ayakları yere basan örneklerle geldi ve Android’lerin standart kamera uygulaması üzerinden çalışacağını müjdeledi. Lens önceden Google Photos üzerinde aktifti. Yeni versiyonuyla birlikte kamera yazılımına giriş yaparak kendine daha geniş bir alan bulacak. Lens’i destekleyecek ilk cihazlar ise Google Pixel 2 and LG 7 ThinQ olacak.

Lens’in on parmağında on marifet. Kameraya bir konser afişi gösterin, sanatçının müzik videolarını oynatsın. Mobilya gösterin, benzer tasarımda ürünler göstersin. Wi-Fi şifresi, trafik işareti, restoran menüsü gibi metinler gösterin, dijitale aktarsın. Sanat eseri, tabela, mekan, bina gösterin hakkında ne biliyorsa size anlatsın.

Google News

Google’ın yeni haber ve yayın takip etme platformu Google News, yapay zeka ve makine öğrenmenin insan algısıyla buluşmuş hali. İnsan ve makine güçlerini birleştirmesiyle doğan News hem kişiye özel gündemi sunmayı hem de konuları derinlemesine görmek isteyenler için farklı kaynaklardan farklı formatlarda toplanan içeriği sunmayı başarıyor. Kişiye özel ve dünya gündeminden kategorilerinin yanı sıra ücretli ve ücretsiz yayınlara abone olarak kolayca takip edilebiliyor.

Google Maps

Google, sizin alışkanlıklarınızı ve hoşunuza giden şeyleri inceleyerek Maps’i Yelp ve Foursquare’ın bulunduğu mekan tavsiye sistemine entegre ediyor. Yeni açılacak olan For You (Sana Özel) menüsüyle çevrenizdeki restoranlara yönelik önerilerde bulunacak. Sosyal bir platforma dönüşmeye devam eden Maps üzerinden arkadaşlarınızla organize olup restoranlar hakkında bilgi almak da mümkün olacak. Yeni gelecek eşleşme sistemi ise mekanlarla insanlar arasındaki uyumu yüzdelik değerle ifade ediyor.

Google Maps’e eklenen bir diğer özellik ise artırılmış gerçeklikle daha kolay yol tarifleri vermesi. Özellikle yaya iken “200 metre sonra doğuya dön” gibi yönergeler yeterince açık olmuyor. Telefonun pusulasının tutarlılığını kontrol etmek, ne yöne baktığını anlamak gibi sorunlar yaşanıyor. Bu nedenle yol tariflerine kamera da dahil ediliyor ve hangi yöne gidilecekse onu dünya üzerine koyduğu oklarla anlatıyor.

Google Photos

Photos, yapay zeka ve makine öğrenmeye ilk uyum sağlayan Google yazılımlarından birisiydi. Yakın gelecekte ise not almak için fotoğrafını çektiğini fatura, kurumsal belge gibi dökümanları otomatik olarak algılayarak pdf formatına dönüştürecek. Ayrıca eski siyah beyaz fotoğraflarınızı otomatik olarak renklendirecek ve diğer fotoğraflarınıza renk düzenlemeleri yapabilecek.

Android P

Android’in yeni versiyonuna ait ilk bilgiler Google I/O’da paylaşıldı. Yeni ismi belli olmayan Android P’nin beta versiyonu da yayınlandı. Android’in son dönemde yaşadığı en büyük sıçrama olacak bu versiyonun taşıyıcıları 3 ana başlıkta toplanıyor. Basit arayüz, akıllı arayüz ve dijital sağlık.

Android P’de ilk dikkat çeken şey menü tuşunun ortadan kalkması. Onun yerine gelen çizgi şeklindeki buton, onu yukarı kaydırdığınızda açık uygulamaları yan yana sıralıyor ve hepsi canlı olarak çalışmaya devam ediyor. Yani uygulamalar arasında geçiş yaparken bir şeyler kopyalanabiliyor. Bu menüde tekrar yukarı kaydırılırsa veya uzun kaydırma yapılırsa ise ana uygulamlar menüsü açılıyor. Yapay zeka sizin en sık kullandığınız veya o an kullanabileceğiniz 5 uygulamayı en üste koyuyor.

Yapay zekayı Android’e yediren Google, arka planda çalışan uygulamalar otomatik kapatılarak ve aydınlatma sürekli ayarlanarak pil ömründen tasarruf sağlanacak. Slice isimli yeni özellik ise ana menü üzerinde sık yapacağınız işlemleri tahmin ediyor ve uygun bir yere iliştiriyor. Veya uygulama içine girmeden arama çubuğu üzerinden tüm işlemi yapmanızı sağlıyor. iOS’teki 3D Touch özelliğiyle ilişkilendirilebilir Slice.

Ancak bu yeni versiyonun en önemli değişikliği dijital sağlık noktasında gerçekleşiyor. Yeni kontrol menüsüyle gün içinde telefona ve uygulamalara ne kadar zaman ayırdığınızı görebileceksiniz. Bu hem alışkanlıklarınızı gözlemleme hem de belirli uygulamalara kullanma limiti koyma imkanı sunuyor. Instagram, YouTube, Facebook veya favori oyununuza günde 30 dakikadan fazla zaman ayırmamak gibi limitler belirlenebiliyor. Rahatsız etme modunda ise telefonu tamamen susturabiliyorsunuz. Hiçbir koşulda ses veya titreşim çıkarmıyor. Hatta telefonu ters çevirip arka tarafını üste koyarsanız otomatik olarak rahatsız etme moduna geçiyor ve çıt bile çıkarmıyor. Böylece o anda yanınızda, çevrenizde olan bitenlerle kesintisiz iletişim kurabiliyorsunuz.

Sunumun tamamını aşağıdan izleyebilir Twitter Moments derlemesini ise videonun altında bulabilirsiniz.

Görsel: Google, Events