Pandemi nedeniyle iş dünyası ve eğitimin yanı sıra kültür ve sanat etkinlikleri de internete taşındı. Ayrıca kültür ve sanat miraslarının dijital arşiv şeklinde internete açılması çalışmaları da hızlandı. Daha önce dünyanın bir ucunda olup da bütçe ve zaman kısıtlılığı nedeniyle göremediğimiz pek çok kültür ve sanat mirasını internet üzerinden yüksek çözünürlüklü olarak inceleme imkanına kavuştuk. Peki aynı şey tiyatro için de söz konusu değil mi? İzlemeyi çok istediğimiz ama zaman, mesafe ve bütçe ayarlama sorunları nedeniyle bir türlü erişemediğimiz oyunlara neden internetten erişemeyelim? En kaliteli tiyatro oyunlarının bir metropol insanı kadar Türkiye’nin Doğu sınırındaki bir tiyatro tutkunu için de aynı oranda erişilebilir olması harika olmaz mı? Kabul etmek lazım ki pandemi nedeniyle başlayan ve kalıcı olacağı öngörülen bu dijitalleşme süreci, bir o kadar da demokratik bir atmosferi beraberinde getiriyor. Tiyatronet de ülkemizde bu sürece en iyi şekilde uyum sağlayan projelerden biri olduğu için büyük bir alkışı hak ediyor.
“Perde geleceğe açılıyor”
Tiyatronet’i kısa ve öz tarif etmek gerekirse “tiyatro için Netflix” diyebiliriz. Müzikallerden çocuk oyunlarına, masallara ve geleneksel tiyatro işlerine kadar farklı türlerde sahne sanatlarının izleyiciyle buluşabildiği bir platform bu. Dizi ve film izlediğiniz diğer akış platformlarında olduğu gibi öncelikle bu platforma da üye olmanız gerekiyor. Ardından kiralamak istediğiniz oyunu seçiyorsunuz ve kiraladığınız andan itibaren 48 saat boyunca izleyebiliyorsunuz. Trafik ve oyuna yetişme stresi, oyuna hasbelkader gelmiş gürültücü izleyici tiplemesi gibi etkenlerden özgürleşerek oyun izlemenin keyfini çıkarıyorsunuz. Öte yandan içeceğinizi de rahat rahat yudumlayabilir, önemli bir telefon gelirse oyunu durdurarak görüşmenizi yapabilirsiniz. Sevdiğiniz sahneleri tekrar tekrar izleyebilirsiniz. Tabii ki salgın döneminde güvenle oyun izleyebilmek de işin en önemli tarafı. Dolayısıyla hepimiz için çok farklı bir tiyatro izleyiciliği dönemini başlatmış oluyor bu platform. Belki bu dijital izleme deneyimine bağlı olarak tiyatronun karakterinde de (ses, ışık ve sahne düzeni vb açılardan) bazı değişimler yaşanabilir. Elbette oyuncuların gözlerinin içine bakabildiğimiz, sahnedeki rüzgarlarını hissedebildiğimiz o sihirli izleme deneyiminin yeri çok ayrı. Fakat dünya büyük bir değişim geçiriyor ve birer sanat tutkunu olarak zihnimizi daha “açık” olmaya yöneltmek hepimize iyi gelecek. Olan biten her şeyi çok daha fazla sorgulamamız gereken bir dönemdeyiz mutlaka ama “internetten tiyatro izlenmez”, “internetten kitap okunmaz” gibi önyargıların içine hapsolmamaya da dikkat etmeliyiz.
Tiyatro her yerde!
31 Aralık’ta hizmete giren ve yaklaşık 10.000 üyeye ulaşan Tiyatronet’te sahnelenen oyunlara baktığınızda, farklı tiyatro gruplarının çıkardığı oldukça etkileyici seçeneklerle karşılaşıyorsunuz. Erkek dünyasında yaşamaktan artık usanan iki genç kadının, erkeklerden öç almak için paket servis çalışanını kurban seçtiği “Paket Servis”, Amy Winehouse’un son 3 gününü işleyen “Bana Amy De” çağdaş konulara odaklandığı için oldukça dikkat çekiyor. Yine mafya için çalışan iki kafadarın yanlış adamı öldürdüklerini patrona açıklamaya gittikleri kara komedi “Patron”, sunuma bir gün kala işi bırakan kreatif grup yüzünden katıldığı davetten apar topar çıkıp ofise gelen Elvan’ın hikayesini işleyen “Bir Ofis Gecesi Rüyası” da benim en çok dikkatimi çekenlerden. Yasemin Yalçın Tiyatrosu’nun gösteri dünyasındaki acımasızlıkları konu aldığı “Gösteri Dünyası”nı da saymadan geçemeyeceğim. Gerçekten tiyatroyu ekrandan izlemenin heyecanı da bir başka! Kendi adıma şu anda “hangi oyunu izlesem ve arkadaşlarıma önersem” diye sıkı bir inceleme yapmaktayım. Düşünsenize tiyatro evinizde, parmaklarınızın ucunda bir tıkla erişebileceğiniz yerde sizi bekliyor. Karavanda, bir ağaç altında ya da evin balkonunda tiyatro keyfi yapabileceğiz. Kim bilir belki bu nefis oyunların yanı sıra Tiyatronet’te yurt dışından oyunları da alt yazılı olarak izleme fırsatı yakalayabiliriz gelecekte. Ayrıca bir başkasına oyun hediye edebilmek (örneğin Van’daki bir köy okuluna çocuk oyunu bağışlayabilmek) de çok hoş olabilir. Siz ne dersiniz?
Tiyatronet’e üye olmayı, Instagram’ı, Twitter’ı, YouTube kanalı ve Facebook sayfası üzerinden takiplemeyi de unutmayın. Platformla ilgili aklınıza takılan diğer soruların cevabını ise burada bulabilirsiniz.
Görsel: Tiyatronet
