Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Sedition: Dijital Koleksiyonerlerin Platformu

Sedition: Dijital Koleksiyonerlerin Platformu

Sedition platformuyla koleksiyonerler sınırlı sayıda üretilmiş dijital sanat eserine satın alım için kolayca erişebiliyor.

Dünya dijitale koşadurduğundan herkes ibresini o yöne döndürür oldu. Sanatçılar için dijital alanlarda üretim yapmak yepyeni deneyimler de yaratabilmelerine imkan tanıdı. Deneyim yaratmanın dışında sanatın kalıcılığını da sorgulatan yeni tartışmalar başlattı. Dijitalde üreten sanatçılar formatlar bu kadar hızlı değişiyorken eserlerini nasıl ölümsüz kılacak? Yeni Yaratıcılar etkinlik serimizin ikinci konuğu Erdal İnci de dijital bir sanatçı olarak etkinliğimizde bu konulara değinmişti. Şimdi de sizlere aslında çok yeni olmayan ama sürekli dijitale adapte olup gelişen bir platformdan bahsedeceğim: Sedition.

Sedition, sanatçıların dijital formatta ürettikleri sınırlı sayıda eserlerini dağıtıma açtığı online bir platform. 2011 yılında, Haunch of Venison’ın kurucu ortaklarından da olan sanat simsarı Harry Blain ve Saatchi Online’ın başkanı Robert Norton tarafından kurulmuş. O zamandan beri platform bir gelişim sürecinde. Sanat eserleri dijital ve sınırlı sayıda olarak koleksiyonerler için satın alıma açılıyor. Koleksiyonerler aldıkları sanat eserlerini internet üzerinden tabletlerinde, bilgisayarlarında, akıllı telefonlarında, akıllı TV’lerinde ya da Sedition’ın kendi ürünü olan çerçevelerde sergileyebiliyor ve saklayabiliyorlar. Koleksiyonerler günümüz çağdaş sanatçılarının dijitalde ürettikleri eserlere böylece kolayca erişiyor.

Satın Alın ve İstediğiniz Her Akıllı Ekranda Koleksiyonunuzu Sevdiklerinizle Paylaşın

Sedition koleksiyonerlerin satın alımlarını ve sanatçıların eserlerini güvenli bir şekilde saklıyor. Sadece Damien Hirst, Tracey Emin, Bill Viola, Aaron Koblin ve Yoko Ono gibi önemli çağdaş sanatçılar bu platformda yoklar. Yeni yetişen sanatçıları da Sedition’ın katalogundan görebiliyor, takipleyebiliyorsunuz. Sanat eserlerinin belli bir ücreti yok, 5 dolardan başlıyor fiyatlar. Yani her bütçeden koleksiyonere de hitap ediyor. İki farklı şekilde satış işlemleri yürüyor; dinamik ve statik satış olarak. Dinamik satışta sınırlı sayıdaki eserlerin sayısı azaldıkça fiyatı artıyor. Statik satışta ise üründen bir tane dahi kalsa fiyatı hiç değişmiyor ve aynı kalıyor. Ayrıca platformda üyelik sistemiyle de her ay 12 sanat eserini sizin hesabınıza sadece sergilemek için katıyor. Aylık ya da yıllık üyelikle eserin sahibi olmuyorsunuz lakin yine de geçici bir süre de olsa koleksiyonuzda yer edinebiliyor.

Ürünleri beğendiğinizde istek listenize atabiliyorsunuz. Böylece dönüp dönüp tekrar aramanıza gerek kalmıyor. Beğendiklerinizi listelere kaydedebildiğiniz için sınırlı sayıdaki sanat eserlerinin tükenip tükenmediğini de öğrenebiliyorsunuz.

Sedition’da ekran kısıtlaması olmadığı için de dilediğini kadar ekranda koleksiyonunuzu sergileyebiliyorsunuz. Diyelim aldığınız sanat eseri tükendi, o zaman da dilerseniz, eser tükendikten sonra siz onu tekrar ticaret kısmında tekrar satışa açabiliyorsunuz. Platform sanatçıların işlerini onlardan izin alınmadan dağıtıma çıkarılmaması için özel bir dijital filigranlama (watermarking) sistemiyle koruyor. Her sanat eseri sanatçı tarafından numaralandırılıp sertifikalandırılıyor. Koleksiyonerler için de Sedition, online Orijinallik Sertifikası sağlıyor. Bu sertifika koleksiyonerin adına düzenleniyor ve sanatçının imzasını taşıyor. Ürünler en yüksek çözünürlükte alıcının koleksiyonuna katılıyor.

Sedition’da tüm dünyadan ünlü ya da ünsüz birçok sanatçıya erişiminiz olduğunu yukarda da söylemiştik. Erdal İnci, Refik Anadol, Can Büyükberber, Memo Akten gibi Türkiye’de kökenli sanatçılar da bu platformda. Ayrıca sanatçılar buradaki müzeler ve ortakların açık çağrılarına da katılabiliyor. Sedition’da sevdiğiniz sanatçıların eserlerini satın alabiliyor, paylaşabiliyorsunuz. Hatta hediye de edebiliyorsunuz.

Görsel: Sedition