Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Türkiye’de Reklam ve Pazarlama Sektörü Çalışanları İşlerinden Ne Kadar Memnun? [Araştırma]

Türkiye’de Reklam ve Pazarlama Sektörü Çalışanları İşlerinden Ne Kadar Memnun? [Araştırma]

Ajans ve marka profesyonellerine yönelik gerçekleştirdiğimiz 2014 maaş araştırmasının "iş tatmini anketi" sonuçlandı.

Bigumigu Reklam ve Pazarlama Sektörü Gelir Araştırması’nın 2017 sonuçlarını buradan inceleyebilirsiniz.


Geçtiğimiz yılın son döneminde yaptığımız sektöre yönelik gelir araştırmasının sonuçlarını ajans ve kurumsal olarak ayrı ayrı raporlamıştık.

Araştırma kapsamında ajans ve kurumsal çalışanlarından bağlı oldukları şirketin adını gizli tutarak işlerinden aldıkları tatmini ölçen beş maddeyi puanlamalarını istemiştik. Şirketlerinin başarısı, mutluluklarıyla ilgilenmesi, şirketlerini sevmesi, hak ettikleri gelir ve genel iş memnuniyetlerini değerlendiren bu maddeleri 1 (kesinlikle katılmıyorum), 2 (katılmıyorum), 3 (kararsızım/çekimserim), 4 (katılıyorum) ve 5 (kesinlikle katılıyorum) arasında puanlamışlardı.

Sonuçlara kabaca baktığımızda, Türkiye genelinde ajans çalışanlarının (1.511 kişi) neredeyse tüm maddelere karşı ağırlıklı olarak kararsız veya çekimser bir tutum sergilediğini görüyoruz. Gelir ve hak söz konusu olduğunda ise, çoğu hak ettikleri geliri kesinlikle kazanmadığını düşünüyor.

Kurumsal çalışanlarındaki (432 kişi) genel tabloda ise şirketlerinin başarısı, şirketlerini sevme ve iş memnuniyetiyle ilgili maddeler için ağırlıkla olumlu görüşler hakim. Yalnız onların da en kararsız veya çekimser kaldıkları maddeler de hak ettikleri parayı kazanma ve şirketlerinin mutluluklarıyla ilgilenmesi oldu.

Anketin detayları şöyle;

Ajanslarının başarılı ve iyi olduğunu sorduğumuzda çalışanların çoğunluğu bu konuda kararsız kaldı (%34,6). Ajansının başarılı ve iyi bir ajans olduğuna katılanlar %28,3, kesinlikle katılanlar %18,7 ve katılmayanlar %13,4’lük dilimdeydi. Ajansının kesinlikle başarısız olduğunu ve iyi olmadığını düşünenler ise en tenha grubu (%4,9) oluşturuyor. Sonuçlarda şehir, cinsiyet, ajans türü, yapısı, deneyim gibi değişkenlere göre farklılık görmedik.

Kurumsal çalışanlarda ise daha olumlu bir tabloya rastladık. Çalışanlar ağırlıklı olarak şirketlerini başarılı ve iyi buluyor (%33,8). En yaygın ikinci cevap da bu kanıya kesinlikle katıldıkları (%28,5) oldu. Başarısı ve iyiliği konusunda kararsız kalanlar %24,5’lik dilimdeyken, bu kanıya katılmayanlar (%7,6) ve hiç katılmayanlar (%5,6) da en küçük dilimlerde kaldı. Diğer değişkenleri göz önünde bulundurduğumuzda sadece cinsiyet dağılımında ufak bir farklılık gördük.

Erkeklerde kesinlikle katılanlar (%14,8) ve kararsız kalanlar (%10,9) sıralaması genel tabloyla örtüşürken, kadın çalışanlarda kesinlikle katılanlar ve kararsızlar aynı oranda (%13,7).

Ajans çalışanlarındaki kararsızlık hali ajanslarının mutluluklarıyla ilgilenmeleri konusunda da hakimdi (%28,5). İkinci yaygın cevap ise daha olumluydu. Zira %21’lik dilim, mutluluklarıyla ilgilenildiğini düşünüyor. Bu kanıya katılmayanlar %18,7, kesinlikle katılmayanlar %16,8 ve kesinlikle katılanlar ise %15,1’lik dilimde. Söz konusu tablo, deneyim ve ajans yapısı değişkenleri olunca birkaç değişiklikle karşılaşıyoruz.

Bir yıldan az deneyimi olanlarda kararsızlık (%3,6) ve kanıya katılma (%3,4) dışında en yaygın gelen cevap kanıya kesinlikle katılmaları (%2,5) oldu. Mutluluklarıyla ilgilenilmediğini iki türlü de düşünmeyenler çok daha az sayıda (katılmayan %1,6, hiç katılmayan %1,4). 1-3 yıllık deneyimlilerde de kararsızlık hakim olsa da (%8,5) bu kanıya katılanlar ve katılmayanlar aynı oranda (%6,4). 3-5 yıllık deneyim sahiplerinde sıralama genel tabloya eşdeğerken, beş yıldan fazla deneyimlilerde de ikinci yaygın cevabın biraz daha olumsuz olduğunu görüyoruz. Kararsızları (%9,4) bir yana, mutluluğuyla ilgilenilmediğini düşünenler %6,4’lük dilimde. Bu sırayı kanıya katılanlar (%6,2), hiç katılmayanlar (%6,1) takip ediyor. Onlarda da mutluluklarıyla kesinlikle ilgilenildiğini düşünenler en az sayıda (%5,2).

Ajans yapısına göre bulduğumuz ilginç bir farklılık iki tür network çalışanları arasında. Tamamen profesyoneller tarafından yönetilen network çalışanlarında en yaygın üçüncü cevap mutluluklarıyla kesinlikle ilgilenilmediği oldu (%3,6). İlgilenmediği ile kesinlikle ilgilendiğini düşünenler ise aynı oranda (%3,2). Kısmi hisseyle Türk bir ortaklıkla yönetilen network çalışanlarının kararsız kalanların oranıyla iki türlü de mutluluklarıyla ilgilenilmediğini söyleyenlerin oranları aynı. (%3,3) Mutluluğuyla ilgilenildiğini düşünen çalışanlar da %3,2’lik dilimdeydi.

Kurumsal tarafa döndüğümüzde ajans çalışanlarından bir fark görmüyoruz, onlarda da kararsızlık hakim (%28,5). İlgilenildiğini düşünenler %22,7, ilgilenildiğini hiç düşünmeyenler %18,1, ilgilenildiğini düşünmeyenler %16,6 ve kesinlikle düşünenler de %13,2’lik dilimde.

Deneyim süresi söz konusu olunca genel tabloya göre ufak bir fark görüyoruz. Bir yıldan daha az deneyimliler ağırlıklı olarak şirketlerinin mutluluklarıyla ilgilendiğini düşünüyor (%3,5). Mutluluklarıyla ilgilenildiğini hiç düşünmeyenler de en az sayıda (%0,9). Daha deneyim sahibi olanlar ise ağırlık olarak kararsızken, mutluluklarıyla kesinlikle ilgilenildiği cevabını da en az veren gruplar arasında yer alıyor.

Ajans sevgisi olunca konu, kararsızlarla (%29,4) ajanslarını sevenler (%29,3) neredeyse baş başa bir sonuç ortaya çıkartıyor. Ajansını sevdiğine kesinlikle katılanlar da üçüncü yüksek oranda (%21,2). Ajanslarını sevmeyen (%12,2) veya hiç sevmeyenler (%7,9) en tenha grupları oluşturuyor. Bazı değişkenlerde tablo farklılık gösteriyor.

Bir yıldan az ile 3-5 yıllık deneyimliler arasında ajanslarını sevenler (%4,2, %7,1) çoğunluktayken, 1-3 yıllık ve 5 yıldan fazla deneyim sahibi olanlarda kararsızlığın hakim olduğunu bulduk (%9,7, %10,4).

İki network türünde de çalışanların ağırlıklı olarak ajanslarını sevdiğini (tamamı profesyonel yönetim %6,8, kısmi Türk hissedarlı %4,8), bağımsızlarda ise kararsızlığın çoğunluğunu gördük (%19.5).

Ajans tipine göre de; geleneksel ve sosyal medya ajanslarında çalışanlarda kararsızlık hakimken (%14,5, %2,2), dijital reklam ajansı çalışanlarının çoğu ajansını sevdiğini (%13,6) belirtti.

Erkekler ajanslarını sevme konusunda ağırlıklı olarak kararsızken (%18.2), kadınlarda sevenlerin oranı %11,4, kararsızların ise %11,3.

Kurumsal tarafta da egemen cevap çalışanların şirketlerini sevdikleri yönünde (%33,8). Sırasıyla diğer cevaplar; kararsızlar %27,3, kesinlikle sevenler %19,2, sevmeyenler %12,7 ve kesinlikle sevmeyenler %6,9.

Ajans çalışanlarının çoğu hak ettiği parayı kesinlikle kazanmadığını düşünüyor (%26,8). Kararsızlıklar %26,1, hak ettiği parayı almadığını düşünenler %22,4, hak ettiklerini aldıklarını düşünenler %16,2 ve buna kesinlikle katılanlar %8,5’lik dilimde.

İstanbul özeline baktığımızda ise kararsızlığın ön planda olduğunu görüyoruz (%22,5), hak ettiği parayı kesinlikle kazanmadığını düşünenlerin de %22,1’lik dilimde olduğunu. Geri kalan sıralama genel tabloyla benzer.

Türkiye geneline başka değişkenlerin dağılımıyla dönersek, cinsiyete göre hakim görüşün değiştiğini görüyoruz. Kadınlar hak ettikleri parayı kesinlikle almadığını düşünürken (%12,2) erkeklerde kararsızların oranı %17, söz konusu kadın çalışanlarla hemfikir olanlarsa %14,6’lık dilimde.

Deneyim süresi, ajans yapısı ve türünde de kararsızlık ile maddeye kesinlikle katılmama konusunda ufak farklılıklar var. Özellikle bir yıldan az ve 1-3 yıllık deneyimi olanların çoğu hak ettiği parayı kesinlikle kazanmadığını düşünürken (%4, %10,2), 3-5 yıllık ve 5 yıldan fazla deneyimi olanların çoğu bu konuda kararsız (%7,1, %9).

Ajans yapısı anlamında tamamı profesyonel tarafından yönetilen networkler ve bağımsız ajanslarda çalışanlar da ağırlıklı olarak hak ettiğini kesinlikle almadığını bildirirken (%5,6, %17,1), kısmi Türk ortaklıkla yönetilen networklerde çalışanların çoğu kararsız (%5,2) olduğunu bildirdi.

Ajans türü bakımından da djital ajanslarda çalışanlarda kararsızlık (%12,2) hakimken, geleneksel ve sosyal medya ajanslarındakilerin çoğu hak ettiğini kesinlikle almadığını söyleyenlerden (%14,1, %2,1).

Sonuçlar kurumsal tarafta da kararsızlığın hakim olduğunu gösterdi (%25,7). Hemen ardından hak ettiği parayı almadığını düşünen (%23,4), hiç almadığını düşünen (%22,7), aldığını düşünen (%17,8) ve kesinlikle aldığını düşünen (%10,4) geliyor. Deneyim süresi ve cinsiyete göre burada da farklılıklar görüyoruz.

Kadınlar ağırlıklı olarak hak ettiği parayı kazandıklarını düşünmüyorken (%12,5) erkeklerde, tıpkı ajanstakiler gibi, kararsızlık ön planda (%13,4).

Bir yıldan az deneyimi olanların kararsızlık dışındaki tüm seçeneklere eşit oranda (her birinde %2,5) cevap verdiğini gördük, kararsızlık ise en az orana sahip (%1,6) görüş oldu. 1-3 yıllık deneyimi olan çalışanların çoğu hak ettiği parayı kesinlikle kazanmadığını düşünürken (%7,6), kazanmadığını düşünenler de ikinci yaygın grupta (%7,4). Daha fazla tecrübe sahibi olanlarda hakim olan görüş ise kararsızlık.

Son olarak genel iş memnuniyetini sorduğumuzda ajanslarda ağırlığın yine kararsızlık içinde (%34,6), kurumsallarda ise genel olarak memnuniyet (%34,3) olduğunu görüyoruz. Ajans çalışanlarından gelen diğer cevapların oranı; memnunlar (% 27,6), memnun olmayanlar (%16,8), kesinlikle memnun olanlar (%12,7) ve kesinlikle memnun olmayanlar (%8,3).

Kurumsallarda geri kalan cevap oranları; kararsızlar (%28,7), memnun olmayanlar (%14,3), kesinlikle memnun olanlar (%13,7), kesinlikle memnun olmayanlar (%9). Kurumsal tarafta çoğu erkek çalışanın işinden genel olarak mutlu olduğunu (%19,2), kadınlarınsa genelde kararsız olduklarını (%15,3) saptadık.

Manşet görseli: Daha önce burada haber yaptığımız blog: eycinsi.tumblr.com