The Marketing Arm’ın Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesinin başında olan Mick Carter markaların ünlülerle çalışırken ince eleyip sık dokuduklarını belirtti. Markaların ünlülerle çalışarak bir kampanya başlatmaya karar vermeleri uzun vadeli bir sürecin sonucudur. Kampanya sonunda iki tarafın da kazançlı çıkması amaçlansa dahi marka için ekonomik önemi olduğu kadar marka değerini korumak da önemlidir. Markanın dengelerini değiştirmeden değer yaratabilecek bir isim ise detaylı incelemelerle bulunabilir.

Madalyonun diğer yüzünde ise ünlü biri ile çalışmanın markaya sağladığı kolaylıklar vardır. Belirli bir kitleyle doğrudan iletişime geçebilmek, bilinilirliğinden faydalanmak, karşılıklı kazanç bunların başında gelir. Bu tercihlerin sonucunda karar aşamasında ise devreye yetenek keşfeden ajanslar girer. Markaların ideal isim ile çalışması için uygun veri tabanını oluşturur ve alternatifleri sunar. İki taraf arasında tampon görevi de gören bu ajanslar hem markalara dair çalışma yapar hem de ünlülerin menajerleri, danışmanları ve pek çok sıfat ile yanında bulunan isimlerle diyalog halinde kalır.

Doğru ismin doğru marka ile çalışmasının takip edilen üç aşaması vardır. İlki, değerlendirme ve tanımlamadır. Ünlünün konumunu, toplumun bakış açısını, hitap ettiği kitleyi gözlemlemek gerekir. Bu kitlenin cinsiyet, yaş, eğitim seviyesi gibi öncelikli bilgileri de göz önüne alınarak incelemeler yapılır. Doğru isim bulunduktan sonra ikinci aşamaya geçilir. Müzakere, iki tarafın da taleplerinin bir araya geldiği ve ortak bir noktada buluşma sürecidir. Bu adımda marka tarafının özen göstermesi gereken en önemli konu karşı tarafa “Bizim için en iyi isim sizsiniz” cümlesini kurmamaktır. Bu durumda ünlü isim fiyatını yükseltir. Marka tarafında ise yapılan çalışma boşa gitmiş olur. Üçüncü aşama ise yönetimdir. Anlaşma sağlandıktan ve sözleşme imzalandıktan sonra iki tarafın da memnun kalması amaçlanır. Burada ise kilit isim ünlüdür. Yapılan sözleşmelerde yer alan maddelerin genel yapısı markayı kötü konuma düşürecek ve marka güvenilirliğini sarsacak hareketlerde bulunmasını önlemeye yöneliktir.

Bu hizmeti veren ajanslar dengeyi korur ve proje boyunca bu ilişkinin yürümesini sağlar. Ancak genel kanının aksine ajanslar ünlülere sahip değildir. Onlara bağlı çalışan isimler de değildir. Bu ajansların ünlülerle birlikte çalıştığının da altını çiziyor Mick Carter. Ayrıca bu tip teşebbüsler çok iyi sonuçlar doğursa da küçük bir hamle yanlış yapılırsa hem marka hem de ünlü için beklenmedik sonuçlar doğurabiliyor.

Mick Carter son olarak yapılması ve yapılmaması gerekenleri sıralıyor. Uzmana danışın, kampanyanın ilk basamaklarında görüşmeye başlayın, herkesin uyumlu olduğundan emin olun, bilgiyi saklamayın, sözleşme imzalanana kadar imzalanmış gibi davranmayın ve anlaştığınız kişinin herkes ile iş amaçlı iletişim kurmasının önüne geçin.

Görsel kaynağı: Bigumigu