Geçtiğimiz hafta MINI’nin davetlisi olarak katıldığım uluslararası etkinlikte, Münih’ten başlayan ve Avusturya Alpleri’ne kadar uzanan keyifli bir rotada yeni MINI modellerini kullanma fırsatı buldum.
BMW Group’un Maisach’ta bulunan BMW and MINI Driving Academy tesislerinde pist, slalom ve “geyik testi” de denilen ani şerit değiştirme testlerini yaparak başladığımız ilk sürüş gününde öğleden sonra da Avusturya’daki Sölden kasabasına doğru yolculuğumuza başladık. BMW and MINI Driving Academy’deki minik eğitim, bizim sürüş becerilerimizi ilerletmeyle birlikte MINI modellerinin özelliklerini de daha iyi kavramıza odaklanmıştı. Burada MINI Countryman, MINI 5 Doors ve MINI Paceman modellerini 3 farklı parkurda kullandım ve MINI modellerinin 2001’deki marka relansmanından bu yana değişmeyen özelliği olan “go-kart sürüşü” iddiasını büyük modellerine düzgün bir şekilde taşıyabildiğine de şahit oldum.
Fotoğraf: Bigumigu
Fotoğraf: Günter Schmied
Alman otobanlarını es geçip köy yolları içinde çizilen güzergahımız üzerinde Sölden’e yolculuğumuz başladığında bu rotanın MINI modelleri için uygunluğunu net bir şekilde gözlemledik. Her ne kadar pratik şehir otomobilleri olsalar da MINI modellerinin asıl keyfi, virajlı dar yollarda ortaya çıkıyor.
Fotoğraf: Günter Schmied
MINI Paceman’in özellikle yüksek oturma pozisyonu ve dinamik sürüş özellikleri dolayısıyla favorim olacağını düşündüğüm bu uzun yolculukta sürprizi MINI 5 Doors yaptı. 5 kapılı yeni MINI, uzayan aks mesafesine rağmen orijinal MINI’nin sürüş becerilerine yakın bir keyif veriyor. Araç dağ tırmanışlarında da, virajlı inişlerde de yolla dans etmeye olanak tanıyor. Küçük ve 5 kapılı bir hatchback içinde değil de, hafif bir spor otomobilde gibi hissetmeniz mümkün bu sağlı sollu asfalt valsi sırasında.
Fotoğraf: Bigumigu
Fotoğraf: Bigumigu
Sölden’de geçirdiğimiz gece sonrası ertesi gün yine oldukça keyifli bir yolda Münih Havalimanı’na yaptığımız yolculukta bu defa Münih otobanlarında hız sınırı olmayan bölümlerde küçük ve virajlı yollarda ustalaşan MINI 5 Kapı’nın aynı keyfi verip veremediğini denedim. Küçük MINI yüksek hızlarda da tam bir güven duygusu iletebiliyor direksiyondaki partnerine. Elbette sürüş keyfi düz yolda hız yapmayı sevmiyorsanız çok yüksek değil -en azından dağ yollarındaki kadar- ancak MINI 5 Kapı’nın daha büyük bir sınıf araçta hissedebileceğiniz türden bir denge ile yüksek hızda gittiğini belirtmeliyim.
Fotoğraf: Bigumigu
Bu keyifli iki günden aklımda kalan diğer notlar:
– MINI sadece bir marka algısı başarısı değil, ürünleriyle de otomotiv dünyasının en özel markalarından birisi,
– Almanya’da köy yollarında dahi bisikletler için yol yanında ayrı bir asfalt bölüm var,
– Trafik sorunu olmayan yerlerde düz vitesli otomobil kullanmak kesinlikle büyük bir keyif,
– MINI modellerinin dış hatlarını ne kadar çok seviyorsam kabin içi arayüzlerine de o kadar uzağım,
Manşet fotoğrafı: Günter Schmied
