Teknoloji dünyası sanal evrende dokunma duyusunu devreye sokmak için var gücüyle çalışıyor. Bu alanda Teslasuit ve Plexus VR gibi giyilebilir çözümlere sık sık rastlıyoruz. Ultrasonik dalgalarla çıplak tende dokunma hissi yaratan Emerge Home ise herhangi bir giyilebilir ürüne ihtiyaç bırakmadığı için oldukça ses getirdi. Öyle görünüyor ki fiziksel evrendekine benzer bir dokunma deneyimine her zamankinden çok daha yakınız. Peki ya acıyı hissedebilecek miyiz? Veya hissetmek isteyecek miyiz? Sony tarafından desteklenen Japon startup H2L Technologies şimdiye kadar kimselerin gündeme getirmediği bu konuda oldukça iddialı.
Acı hissetmek metaverse ile gerçek dünya arasındaki farkı azaltmak açısından önemli
Metaverse, fiziksel gerçeklikten daha öncelikli bir yaşam alanı olma yolunda hızla ilerliyor. Öyle ki kullanıcılar sanal giysiler, araziler ve eserler için şimdiden çevrim içi olarak para harcamaya çoktan başladı. Dijital dünyayı gerçeğe yakınlaştırmayı amaçlayan bunca çaba arasında, H2L Technologies’in bilekliği de dikkat çekiyor.
H2L Technologies, gerçekte düşünme, hissetme ve oynama şeklimiz ile metaverse arasındaki çizgiyi daha da bulanıklaştırmak için kullanıcılara küçük elektrik şokları veren bu bilekliği geliştirmiş. Açıklamalara göre, cihaz o kadar hassas ki, bir top yakalama hissinden cildinizde çimdikleme hissi yaratan bir kuşa kadar tüm dokunsal duyumları hissettirebiliyor.
Yukarıdaki örneklerde de bahsettim, dokunsal geri bildirimli bir giyilebilirlik fikri yeni değil. Ancak kullanıcılarına acıyı hissettirme fikri oldukça yeni. Aslında pek çok olumlu hissin içinde dahi bir miktar acının saklı olduğunu düşünürsek bunun zekice bir girişim olduğunu görebiliriz. Zaten cihazın hassasiyetine yönelik örneklerde de gördüğünüz gibi büyük acılardan ziyade günlük yaşamın bir parçası olan daha ufak şiddette etkiler kastediliyor. Ancak bu yaklaşımın nereye evrileceğini zaman gösterecek.
Metaverse, hastalıkları nedeniyle hareket zorluğu yaşayanları “mekan, zaman ve beden” kısıtlamalarından kurtaracak
CEO Emi Tamaki’nin hedefleri oldukça yüksek. Önümüzdeki 10 yıl içinde insanlığı “mekan, beden ve zaman” kısıtlamalarından kurtarmayı umuyor. Doğuştan sahip olduğu kalp hastalığı nedeniyle gençliğinde ölüme yakın bir deneyim yaşamış ve bu deneyimin ardından bu hedefleri belirlemiş.
Tamaki, metaverse’ün kullanıcıları gerçek dünyadan uzaklaştıracağına dair eleştirilere katılmıyor. Gerçek yaşamda hastalıklar nedeniyle kas ve hareket kabiliyetini yitirenler için metaverse’in dış dünyaya daha iyi bağlanmayı sağlayacak bir ortam olduğuna inanıyor.
“Ağrı y ada acı fikri söz konusu olduğunda çekimserseniz; bilekliğin elektrik çarpması dışında “ağırlık ve direnç” hissi üreteceğini bilmek sizi rahatlatacaktır. Böylece kullanıcılar avatarlarının çevrim içi olarak neyle karşı karşıya olduğunu deneyimleyebilirler.” diyor Tamaki.
Görsel: H2L Technologies