Tanınmış markaların logolarında veya ambalajlarındaki renkler ve ona ait özellikler kaldırılırsa geriye ne kalır? Müşteriler o ürünleri diğerlerinin arasında daha kolay mı fark eder? Yoksa raftaki diğer ürünler mi ön plana çıkar? Tasarımcı Kunel Gaur sadece siyah ve beyaz renkleri kullandığı brutalist akımın hissedildiği “Generic Brand” serisi ile bu soruların cevabını arıyor.
Tasarımda brutalizm etkisi
İkinci Dünya Savaşı Sonrası Birleşik Krallık’ta ucuz tasarım ve inşaat yöntemleri popüler hale gelmişti. Birleşik Krallık’taki devlet konutları, binalar, mağazalar brutalist mimari akımının öncüleri arasında yer aldı. Savaş sonrası, yaşanan ekonomik çöküş atlatılmış olsa da akım varlığını sürdürmeye devam etti ve yayıldı. 80’lerin ortasına kadar popülerliğin korudu. 90’lı yıllarda elle kodlanmış web tasarımları ve grafikleriyle internete sıçramış olsa da teknolojide brutalist tasarımlar kendine çok da yer bulamadı. Apple ile birlikte bir dönem skeuomorphism (taklit nesne) yükselişe geçti. Dijital dönemde organik havayı hissettirmeyi hedefleyen tasarım anlayışı ilerleyen süreçte temiz, sade ve modern anlayışla yerini daha düz tasarımlara bıraktı. Ancak brutalizmin interneti ve tasarımları tamamen terk ettiği söylenebilir mi? Ya da farklı olmak ve dikkat çekmenin yolu brutalist akımdan geçiyor olabilir mi?
Sade ve renksiz tasarımlar markayı ön plana çıkarabilir mi?
Kunel Gaur, Google, Reebok, Netflix, adidas gibi markalarla çalışan, tasarım odaklı bağımsız yaratıcı ajans Animal’ın kuruculuları arasında yer alıyor. Tasarımcı, tüm markaların tüketicilerin dikkatini çekmeye çalıştığı, göze çarpan tasarımlar yaptığı zamanda ters köşe bir fikirle geliyor. Bilinen tüm tasarımlarından sıyrılmış ve renklerden arınmış ambalajların ve logoların kimliğini brutalist denebilecek bir tasarım ile yeniden yorumluyor. Tasarımda işlevsel bir yaklaşım sergiliyor.
Logolarda yer alan maskotlar veya monogramlar, piktogramlar ile basitleştirilmiş. Böylelikle markaların orijinal kimliğine yakın durmaya devam etmiş. Bununla birlikte oldukça sade ve renksiz tasarımlar göze çarpıyor. Bu durum markanın görünürlüğünü azaltabilir. Öte yandan markanın kimliği renginden daha fazlası olabilir. Yıllarca pazarlama stratejileri ile aklımıza kazınan markaların yada ürünlerin rengi olmasa bile zihnin o ürünü deşifre etmesi ve marka ile ilişkilendirmesi mümkün olabilir.
Kunel Gaur, seriyi sürdürmeye ve Instagram sayfasında paylaşmaya devam ediyor. Markalar ise yeni görünümleri konusunda hala sessizliğini bozmamış gibi duruyor.
Görsel: Instagram
