Bir aracın ömrü ve sürücüsüne hizmet ettiği dönemin kaç yıl olduğu gerçekten bir şeyleri değiştirir mi? Yoksa eski, adeta gözden düşmüş araçlar da kıymet ve anlam ifade edebilir mi? Tüketim toplumu içinde otomobillerin de gözden düşmesi ve nostaljik değerlerin yitirdiği düşünülebilir. Fakat bazı zihinler, o araçları kaderine terk etmiyor.
The 24 Hours of LeMons (Le Mons 24 Saat Yarışı), dünyanın en popüler dayanıklılık yarışı Le Mans 24 Saat‘e selam çakarak yola çıkıyor. Fakat aralarında büyük bir fark var. Le Mons, limon’u çağrıştıran ismiyle kelime oyunu yaparak lüks ve son sınıf araçları değil hurdalıkta gün sayan araçları kabul ediyor bünyesine.
500 dolar altındaki araçları tekrar yarışabilir duruma getirerek, bu yarışta boy göstermeleri araçların da ruh sağlığına iyi geliyor olsa gerek. Yeniden hareket etmek, yarışabilmek ve heyecanın içinde bulunmak adeta ölüyü diriltmeye benziyor.
Yönetmen Marcus Ubungen, araçların hurdadan çıkıp anlamlı bir araca, bir yarış otomobiline dönüşme hikayesini ele alan bir kısa film hazırladı. Öyle ki, sadece izleyici olarak yer almaktan kendi aracını hazırlayıp yarışa katılmaya kadar her kademede 24 Hours of LeMons kendi kültürünü, ilham aldığı yarıştan kopararak yaratabiliyor.
Künye:
Yönetmen, Sinematografi, Editör: Marcus Ubungen
Renklendirme: Chris MartinChris Martin
Ses Mühendisi: Phil Lantz
Oyuncular:
Philipp von Weitershausen
Aleksandr Milewski
Aaron Hoy
Peter Nelson
Michael Martin
Teşekkürler:
Hella Shitty Racing
Chater Camera
The 24 Hours of LeMons
Görsel; Vimeo
