Grişimciliği ve Türkiye’deki ajans dünyasının son dönemde yaşadığı önemli satın almalarda aktör olan Alemşah Öztürk, CEO 4129Grey; M. Kurtuluş Eker, CEO Voden; Burak Yılmaz, CEO Genart Medya; Fırat İşbecer moderatörlüğünde bir araya geldi.

Girişimcilerin, projelerindeki her basamağı kontrol etmeleri ve birinci elden kontrol etmelerini ise panelistler bu işin doğasında reflü hastası olmak vardır diyerek esprili bir dille özetledi.

Alemşah Öztürk, girişimciliğe küçük yaşlarda başlamanın avantajını birinci elden tecrübe etmiş.. 18 yaşında başladığı girişimlerine, 19 yaşında kendi ajansını kurarak devam etmiş. M.Kurtuluş Eker, küçük yaşlardaki girişimlerine ek olarak üniversite döneminde daha aktif olarak devam etmesi sayesinde bugün kurduğu ajansı küresel ajansların satın almak istediği bir konuma getirdi..

M.Kurtuluş Eker: “2007 yılında Voden Digital Reklam Ajansı’nı kurdum. Ben bir yandan tasarım yaparken diğer yandan yazılım yapıyordum. Olabildiğince tüm işlere koşma zorunluluğum vardı. Sonrasında, Leo Burnett ile ortaklık girişimini gerçekleştirdik. Global bir şirket olduğu için bizden farklılıkları vardı ama özgün yapımızı olabildiğince muhafaza ettik.”

Fırat İşbecer: “Türkiye’de iş yapma biçimi yabancı markalara göre biraz farklı bir durumda. Kod yazarken diğer bir taraftan fatura kesebiliyorsunuz.

Alemşah Öztürk: “Türk yaratıcılığının çok güçlü olduğuna inanıyorum. İmkanlar kısıtlı olsa da başarılı işler çıkartabiliyoruz. Dezavantajları avantajlara çevirirken kullandığımız akıl ile yaratıcılığımızı arttırıyoruz.”

Burak Yılmaz: “Biz sinekten yağ çıkarıyoruz. Türkiye’de her gün bir olay varken dünyadaki rakiplere göre aynı işi çıkarmaya çalışıyoruz. Türklerin kıvraklığı ile yanına disiplinde eklenirse ortaya Muhtar Kent’ler çıkıyor.”

Fırat İşbecer: “Yerel pazarda daha çok tekelleşmiş ya da hizmet ile büyümüş markalarımız var. Peki Türkiye’den ürün çıkar mı?”

Alemşah Öztürk: “Ürün, pazarın yetişmesi ile bağlı bir yapıda olduğunu düşünüyorum. Türkiye’den ürün çıkacaksa yazılım ve teknolojiden çıkacaktır. Global bir ürün yaratmak istiyorsak ürünün bir şekilde San Francisco’ya ulaşması lazım. Bir şekilde orası ile bağlantılı çalışmak gerekiyor. Ya da global bir ürünün Türkiye versiyonunu çıkartacak müşterilere seçenekler sunacaksın.”

Fırat İşbecer:” Türkiye’de ne gibi yatırımlar yapılıyor?”

Alemşah Öztürk: “Tüketicinin derdini çözen, hizmet sunan markalar, ihtiyaç, verimlilik sağlayacak, sorunları çözecek projelere ihtiyacımız var. Ayrıca yeni teknolojilerin tarım için kullanımı önemli bir yer teşkil ediyor. Türkiye bu konuda açık bir pazar konumundadır. Girişimcilik için ne kadar sıkıcı ise o işi siz yaparak başarılı olma şansınız çok yüksektir. Girişimcilik ne kadar seksi değilse o kadar başarılı projeler çıkacaktır.”

Görsel; Bigumigu