Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından paylaşılan bilgiye göre okyanuslardaki plastik atıkların ağırlığı 2050 yılına kadar balıkların ağırlığından fazla olacak. Mevcut gidişat değişmediği takdirde 2025 yılına geldiğimizde denizlerde 3 ton balığa karşılık 1 ton plastik bulunacak. Küçük parçalara bölünerek mikroplastik haline gelen plastik atıklar besin zincirimizi de giriyor. Araştırmalar, insanların haftada yaklaşık 5 gram mikroplastik yuttuğunu söylüyor. WWF Yeni Zelanda’nın bir dizi görselden oluşan kampanyası ya da PoChien Chen’in Selfish isimli kısa animasyon filmi deniz ürününleri üzerinden besin zincirimize giren plastik atıkların ne denli büyük bit tehdit olduğunu hatırlatıyordu.
Sorunlara karşı önlem alınmazsa balık yerine plastik tutabilirsiniz
Deniz ve okyanus kirliliğiyle mücadele eden uluslararası kuruluş Sea Shepherd da vahşi yaşamı korumak okyanuslardaki yasa dışı sömürüyü ve çevresel yıkımı engellemek için çeşitli farkındalık kampanyaları gerçekleştiriyor. Daha önceleri plastik atıkların zararını anlatan Pollutoys ismini taşıyan sevimli deniz hayvanları ve Plastic Ocean kampanyası, okyanuslardaki kirliliğin ekosisteme nasıl zarar verdiğini yaratıcı bir şekilde gösteriyordu. Plastik atıkların yarattığı kirliliği ve aşırı avlanmanın doğuracağı sonuçları istatistiki bilgilere de dayanarak vurgulayan Catch Of The Day 2050 kampanyası da benzer bir noktaya parmak basıyor.
If we don’t stop overfishing, our oceans will soon carry more fishing nets than actual fish (these creatures were made from nets found in the North Sea).
Learn more about the Catch of the Day 2050: https://t.co/Fhg3jztJ2i
A Sea Shepherd x @Ogilvy Social.Lab project. pic.twitter.com/BQIxPlkhwo
— Sea Shepherd (@seashepherd) April 8, 2022
Tolga Büyükdoğanay‘ın da idari yaratıcı yönetmen pozisyonunda görev yaptığı Ogilvy Social.Lab Amsterdam tarafından hazırlanan kampanya, plastik atık sorununu görmezden gelmemiz durumunda ilerleyen yıllarda balık pazarlarında karışılacağımız durumu gözler önüne seriyor.
Okyanuslara atılan plastikler konusunda farkındalık yaratan iş aynı zamanda estatik bir yaklaşım sunuyor. Hollanda’daki iki tasarım okulu ArtEZ University of the Arts ve Dutch Design Academy Eindhoven ile birlikte çalışan ajans, Kuzey Denizi’nde çıkarılan balık ağlarını çevre dostu bir yapıştırıcı kullanarak el yapımı deniz canlılarına dönüştürüyor. Ortaya okyanus kirliliği konusunda çarpıcı gerçeklikleri yansıtan görseller çıkarken yapılan iş birliği sayesinde atıkları faydalı bir proje için yeniden kullanılmış oluyor.
Deniz yaşamındaki sorunları dikkat çekici ve aynı zamanda rahatsız edici görsel bir metaforla gösteren sanatçılar bu sayede raporlarda yer alan, konferanslara konu olan gerçekliğin yıkıcı etkisini daha net ortaya koyuyor.
2050 yılında oltaya takılan balıkları temsil eden görsellerin gerçekliğini artırmak için yemek fotoğrafçılığı alanında uzman Chuck Studios ile birlikte çalışılırken kampanya için hazırlanan filmin yapımcılığını Tebber Nekkel prodüksiyon şirketi üstlendi.
Künye
Müşteri: Sea Shepherd
Ajans: Ogilvy Social.Lab Amsterdam
ECD: Tolga Büyükdoğanay
Yaratıcı Yönetmen: Alison Hingle, Diego Lauton De Oliveira, Desiree Leiprecht
Sanat Yönetmeni: Lorene Faivre
Metin Yazarı: Leanne Dingwall
Hareketli Görsel Tasarımı: Erwan Elmayan, Lea Thibault
Stratejist: Justin Jackson, Twan Wiertz
Prodüksiyon Şirketi: Tebber Nekkel
Yönetmen: Blue Ter Burg, Quintin Baker
Fotoğraf Stüdyosu: Chuck Studios
Fotoğrafçı: Natascha Brandt
Görsel: Sea Shepherd, Ogilvy Social.Lab Amsterdam