Mutluluk hayatımızda en çok aradığımız şey. Bütün satın almalarımız, bütün yaşamımızı bir olgu etrafında çevirmemiz mutluluk ile alakalı. Markalar bize özünde mutluluk sattığını söylüyor. Kola içmekten ya da trend diye nakış işlemeli kot ceket giyiyorsak bunlar bizi mutlu ettiğinden. Hiç düşündünüz mü ağlamanın esas olay olduğunu? Ne garip bir dünya olurdu. Herkes ağlıyor, ağlatıyor. İngiliz çizer ve animatör Steve Cutts “Happiness” isimli animasyonunda bu konuya değiniyor ve çok hoş eleştiriler çiziyor mutluluğa dair. Steve Cutts, Happiness animasyonunda sıçanların dünyasını bizlere recmediyor ve onların mutluluğun peşinde nasıl birbirlerini ezerek koştuklarını gösteriyor.
Steve Cutts modern toplumun aşırılıklarını hikayeleştiriyor. Tarzı biraz eski dönem çizgi filmlerinin çizgilerini andırıyor. Sanki 1930 ya da 1940 yapımı bir animasyona bakıyorsunuz gibi ama bu daha da güzel yapıyor anlattığı konuları.
Steve Cutts’ın hikayeleştirdiği Happiness isimli animasyon kısasında da sıçanların yaşadığı topluma gidiyoruz. Daha doğrusu bir sıçan yarışı gibi başlıyor her şey ve sonrasında onların ne kadar da bizler gibi olduğunu izliyoruz. Sıçanlar bizler gibi, balık istifi şeklinde yaşıyorlar. Birbirlerinin içine girerek metrolara biniyorlar. Birbirlerinin üzerinden atlayarak işlere koşturuyorlar. Ve etraflarındaki tüm reklamlar, tüm uyarıcı görseller onlara mutlu olun diyor. Mutlu olun ve satın alın. Daha fazla mutlu olun ve biraz daha satın alın. Sıçanlarımız mutlu değil gibi görünüyor ama. Uyuşmuş görünüyorlar. Şehir hayatından sanki robotlaşmışlar. Hissetmiyor gibi sıçanlar ve hissetmek için arada bazı adrenalin kaçamakları yapıyorlar. Mesela spor bir arabaya binip bir reklamdaymış gibi kulakları ve tüyleri savrularak araba kullanıyor bir sıçan. Ta ki aradan 2-3 saniye geçene kadar ve şehir trafiğine girene kadar. Hatta o spor arabayla trafiğe girer girmez sıçan ceza bile yiyor. Happiness, kapitalizm eleştirişi ve bunun tutsakları olduğumuzu anlatması açısından gerçekten güzel ve önemli bir iş olmuş. Ayrıca anti-kapitalist temaları seven Steve Cutts’ın da en iyi işlerinden olmuş diyebiliriz.
Mutluluk Her Yerde, Mutluluk Satın Aldığın Her Şeyde
Steve Cutts diğer yeni dönem animatör ve illüstratörlerin aksine internete inanmıyor. Yani, tabii ki işlerini paylaşıyor ama internete inanmıyor derken sosyal medyanın bu kadar önemli olmasını önemsemiyor dersek daha doğru olur. Youtube videolarında para kazanmayı denemiyor, eserlerine erişmek isteyenlerden ücret talep etmiyor. Ne yazık ki, bu onu, iyimser biri olarak işaretliyor. İşleri kaliteli ve beğeniliyor fakat bunu öz ardı etmesi onun için bir eksi ya da artı mı ileride göreceğiz. Gerçi Steve Cutts, Moby’nin Are You Lost in the World Like Me? şarkısı için yaptığı videoyla bu sene adından hem bolca söz ettirdi hem de ödüller aldı.
Steve Cutts, kendine has geçmişten geliyor gibi duran çizgisel tarzıyla bizleri Happiness animasyon kısasında bir sıçan yarışına çağırıyor. Bu yarışta bizlere tuttuğu aynalarla bizleri anlatıyor. Steve Cutts’ın umuyorum daha nice bu tarz anti-kapitalist ya da eleştirel işlerini görürüz. Çünkü gülmeye ihtiyacımız olduğu kadar düşünmeye ve eleştirmeye de ihtiyacımız var.
Görsel:Vimeo