Sanat eserlerinin üretim aşamasında sanatçının iç dünyasından doğarak ortaya çıksa da eserle karşılaşıp onu yorumlayanlar tarafından yeni anlamlar kazanıyor. Sanatın bireysel ve toplumsal endeksi içerisinde bu iki değişken de sanatseveri etkiliyor. Bu döngü içerisinde eser, kendine canlı bir ekosistem yaratıyor.
Avustralya doğumlu sanatçı, yazar ve film yapımcısı Shaun Tan çocuk kitapları üzerine çalışıyor ve üretiyor. Eserlerinde kullandığı çizgi ve yorum ise farklı karakterleri, dünyaları aktarıyor. Kurguladığı bu çehre içerisinde üst başlık çocuk kitabı olsa da yaş ve kültür gözetmeksizin herkesin iç dünyasına dokunan ve anlamlandırılabilen katmanlara sahip.
Sanatçı, 2000’de yazdığı ve çizdiği The Lost Thing isimli eserini 2011’de kısa filme uyarlamış ve Oscar ile ödüllendirilmişti. Disiplinler ve teknikler arasında kurduğu bağın eserlerine yaptığı katkıyı en iyi örnekleyen eserlerden birisi de bu nedenle The Lost Thing olmuştur.
Analog GIF araçlarından Fenakistiskop‘un tarih boyunca kullanım tekniklerini analiz eden ve 1950’lerde DC Comics tarafından yayınlanan ilk bilimkurgu çizgi romanı Strange Adventures’ın kapaklarını inceleyen Gökhan Yücel, Shaun Tan’ın multidisipliner çalışmalarını inceleyen bir #dosyacılık serisi hazırladı. Bu çalışmayı, Gökhan Yücel’in izni ve önsözüyle Bigumigu’da yayınlıyoruz;
Her dönemin unutulmaz sanatçıları, klasikleşen işleri vardır kuşkusuz. O dönemin içinde yaşayanlar çoğu zaman fark etmez, kimi zamansa gelecekte neyin daha saygın olacağını bilmezler. Bugün, gelecekte bizleri pek yanıltmayacağını düşündüğümüz bir ismin işlerini inceleyeceğiz: Shaun Tan.
Kendisi çocuk hikayelerinin illüstrasyonlarıyla başladığı yolculuğuna her zaman çıtayı yükselterek farklı disiplinlere ve türlere de zıpladığı bir yaklaşımla devam ediyor. Neredeyse her işinde ayrı bir mucize yaratan Tan’ın işleri saymakla bitmese de biz bir kısmını, elimizden geldiğince sayacağız.
Evet efendim, bizden sonraki kuşakların bugünlere baktığında parmakla göstereceği Shaun Tan ve benzersiz işleri.
Shaun Tan çok acaip adam ya, ne yapsa mükemmel oluyor. pic.twitter.com/2fXIiAkyEi
— gökhan yücel (@gokhanyucel) May 25, 2015
Bu kareler ders olarak okutulması gereken bir eser olan Arrival’dan, diğerleri işleri şurada: http://t.co/giRm55fybK pic.twitter.com/mvQxvHQSpx
— gökhan yücel (@gokhanyucel) May 25, 2015
Kendisi çocuk kitapları üzerinde çalışırmış gibi görünse de aslında tüm yaşlar için evrensel eserler üretmekte. pic.twitter.com/9fLinxisAc
— gökhan yücel (@gokhanyucel) May 25, 2015
Denediği her teknikte ayrı ayrı zirve yapan bu abinin rastladığınız tüm işlerini düşünmeden edinebilirsiniz. pic.twitter.com/60nqXgkZ3Q
— gökhan yücel (@gokhanyucel) May 25, 2015
Eğer “zamanım var, yaptığı her şeyi incelemek istiyorum” derseniz, kişisel blogu da şurada: http://t.co/1N2BOUVKgM pic.twitter.com/WOiuiqeZbJ
— gökhan yücel (@gokhanyucel) May 25, 2015
Bu arada kendisi en son, Philip Pullman ile Grimm Biladerler’in masalları için heykeller çalışmış…bakın, Rapunzel. pic.twitter.com/fy7qmv1n6O
— gökhan yücel (@gokhanyucel) May 25, 2015
Shaun Tan’a şahane işleri için bir ömür boyu başarı dilerken, 2011’de Oscar kazanan The Lost Thing’le veda ediyoruz.
https://t.co/2OVRiei9Vq
— gökhan yücel (@gokhanyucel) July 27, 2015
Görsel; Shaun Tan