90’z, Villianz ve Canavarz sergileriyle gündem yaratan Türkiye’nin en yeni ve sıkı sanatçı kolektifi Krüw‘ün üyelerini tanıyacağımız yeni bir seriye başlıyoruz. Serimizin ilk bölümünün konuğu, 2011’de mezun olan, Medina Turgul DDB’de stajyer olarak sanat yönetmenliği yaptıktan sonra şu an serbest çalışmaya devam eden Bertan Berkol ile birlikteyiz.

Krüw’ün üyeleriyle yaptığımız röportajların tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

“Mars Flip” / Villianz

Çizmeye tasarım yapmaya nasıl başladın? Alaylı mısın mektepli mi?

Bertan: Çizmeye, aile ziyaretine gittiğimizde kendimi oyalama aktivitesi olarak başladım sanırım. Annemin sanat algısını kopyalamış olabilirim. Gördüklerimi çizmek ilgimi çekerdi. Salonun belirli kesitleri, camdan manzara, ağaçlar, arabalar… İşler, üretenin süzgecinden geçerek ortaya çıktığı için tasarlama da her zaman için içindeydi. Fakat bilinçli bir tasarlama eylemi, eğitimin getirdiği farkındalıkla anlam kazandı. 2011’de Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü mezun oldum.

Nelerden ilham alıyorsun? Tasarım sürecin nasıl başlıyor, nasıl devam ediyor? Üretmeye başladığında aklından neler geçiyor?

Bertan: İlham derken keyfimden bahsediyoruz sanırım. Anlatmak istediği mesajı, pozitif olması, içindeki denge de beraberinde geliyor. Bunların ardından verdiğim mesaj her ne ise doğru verdiğime emin olmak için araştırmayla başlıyorum. Kurguyu belirlediğimde, önce kağıda dökme sonrasında dijitalde geçmesi kalıyor geriye. Başlarken aklımdan geçen soru “Ne söylemek istiyorum?” oluyor. Bunu nasıl ifade edeceğimi, nasıl bir açıdan yaklaşıp hangi detaylara dikkat çekeceğimi belirledikten sonra çalışmak, çalışmak, çalışmak…

“Daughter of the sun” / Canavarz

Krüw ile nasıl tanıştın? Onlarca yaratıcı isimle birlikte üretmenin sana ne gibi katkıları oldu?

Bertan: Yakın arkadaşım Can Dağlı sayesinde ekiple tam vaktinde tanıştım denebilir. Krüw’ün oluşumu sırasında “sen de illüstrasyon yapıyorsun seni de katalım” demesi üzerine bu maceraya ilk adımımı attım. Farklı bakış açıları görmek kendi ufkumu açıyor. Bence birbirimize katkımız bu. Gelişim için olağanüstü bir şans.

En sevdiğin, gönlünde yeri bi’ ayrı olan işin hangisi?

Bertan: Gönlümde yer edinen işe ulaşmak için henüz basamaklarımı tırmanıyorum. Şu an tamamen öğrenme sürecideyim.

“Memento” / 90’z

90’z için hazırladığın Memento isimli çalışmanda He-Man’in içindeki çocuğu ve İskeletor’u görüyoruz. Senin için 90’ların kahramanları böylesine karanlık mı?

Bertan: Memento öyle bir çalışmaydı başlı başına. Herhangi bir şeye dayanmıyor. Karanlık kesinlikle değil. He-man ve İskeletor’un kendi evrenindeki ikiliğini göstermeye çalıştım sadece. Kaos olmadan düzen de olmaz. İkisi de birbirlerine muhtaç, evrenlerinin fraktalı.

Takip ettiğin sanatçılar kimler? İşlerini beğendiğin takip etmemizi önerebileceğin sanatçılar var mı?

Bertan: Behance, Designspiration ve StumbleUpon takip ettiğim mecralar. İsmen kimseyi bilmiyorum, bu yüzden kimseyi öneremeyeceğim.

Bertan Berkol’u Behance‘den takip edebilirsiniz.

Görsel: Bertan Berkol