Robotların, yapay zekanın ve gizliliğimizi ihlal eden teknolojilerin gölgesinde yaşayacağımız bir dönemin başlarındayız. İnsansı robotların, insanın yapabildiği çok şeyi ve hatta fazlasını yapabilen yapay zeka destekli teknolojilerin ve yüz tanıma sistemlerinin hakim olduğu bir dönem bu. Üstelik salgının da etkisiyle iyiden iyiye teknolojinin ardına sığındığımız bu günlerde, bu süreç oldukça hızlanmış görünüyor. İşte Eyecam “tek bakışıyla” kullanıcıya bunları hissettirebilen, bir parça tüyler ürpertici bir parça da insanı gülümseten bir tasarım olarak karşımıza çıkıyor.
Gözlerinizin içine bakan kamera: Eyecam
Etkileşim tasarımcısı ve araştırmacı Marc Teyssier, uzmanlığı gereği teknolojiyi insan doğasına yakınlaştıran yaratıcı donanım ve yazılım deneyimleri geliştiriyor. De Vinci İnovasyon Merkezi’nde kendini teknolojiyi ve sosyal yaşamı daha sürdürülebilir hale getirmeye adamış Resilient Futures grubuna liderlik ediyor. Teyssier’ın tasarımı olan Eyecam, algılayabilen cihazların (sensing devices) gelecekteki potansiyel tasarımını araştıran bir prototip. Eyecam çevresini görebilen, göz kırpabilen, etrafa bakıp gözlemleyebilen insan gözü şeklinde bir web kamerası.
Tasarım, içinde yaşadığımız distopyayı inkar edenlere ya da unutanlara gerçekleri hatırlatacak türden. Teknolojinin herkesi gözetlediği bir dünyada yaşadığımız gerçeğini somutlaştırıyor. Bu açıdan baktığınızda, bir yönüyle sosyal bir proje olduğunu görüyorsunuz.
Teknoloji tamamen insan görünümüne büründüğünde kullanıcı davranışları nasıl değişecek?
Suni deriyle kaplı olan kameranın kaşları, kirpikleri ve hareketli bir göz küresi var. İnsan göz gibi görünmekle kalmıyor tıpkı insan gözü gibi davranıyor. Göz küresi, çevresine bakarak, göz yuvasının içinde bağımsız olarak hareket edebiliyor. Arka planda bir yüz tanıma yazılımı çalışıyor ve Eyecam’in insanları algılamasına ve onları doğrudan gözlerine bakmasına olanak tanıyor. Kamera devre dışıyken göz kapağı da kapanıyor ve kullanıcının etrafta biraz daha rahat hissetmeni sağlıyor.
Eyecam gerçek bir üründen ziyade deneysel bir çalışma. İnsan-teknoloji ilişkisini anlamayı, çözmeyi ve yeni bir bakış açısı getirmeyi amaçlıyor. Marc Teyssier’ın projesi bizleri şu sorularla karşı karşıya bırakıyor: Teknoloji daha insana benzer bir görünüme büründüğünde, insan-teknoloji ilişkisi büyük ölçüde değişiyor mu? Bir kamera insan görüntüsünü benimsediğinde ne olur? Gözetleniyor olma hissi bu kadar somut hissedilirse davranışlarımız nasıl değişir?
Marc Teyssier insan cildinin, etkileşim için en iyi arayüz olduğunu belirtiyor. Eyecam ile etkileşimli cihazların kendi gerçekçi yapay kaplamalarına sahip olduğu ve böylece son kullanıcılar için yeni veri giriş biçimlerini etkinleştirdiği yeni paradigmayı gündeme getiriyor. Tasarımcı, kameranın tüm yaratım sürecini ayrıntılı olarak belgelemmiş; donanım ve yazılım dosyalarını da Github’da kullanıma sunmuş. Bu sayede dileyen herkes kendi Eyecam’ini sıfırdan yaratabilecek.
Görsel: Marc Teyssier