Gıda krizinin eşiğindeki dünyamızda, tarımın daha sürdürülebilir bir şekilde yapılması için sıkı bir çözüm arayışı var. Plenty’nin gıda krizine karşı hayata geçirdiği yapay zeka ve robot destekli dikey çiftlik, Atlanta’daki gıda ormanı gibi örneklere burada yer vermiştik. Ayrıca MIT araştırmacılarının, endüstriyel ormancılığa ve çiftçiliğe alternatif olarak laboratuvarda bitki yetiştirmeye başladığına da değinmiştik. Öyle ki bu araştırmacılara göre gelecekte, laboratuvarlarda ağaç yetiştirmenin ötesine geçip ahşap bir masa yetiştirmek bile mümkün!
Daan Roosegaarde ise yeni yerleştirme çalışması Grow ile duruma çok başka bir yönden yaklaşıyor. Yerleştirme Hollanda’daki geniş bir pırasa tarlasını kaplıyor. Roosegaarde bu yerleştirmeyle, modern çiftçilik uygulamalarına ve gıdanın sağlıksız durumuna ayna tutuyor. Işıklı ve etkileşimli çalışmalarıyla tanınan sanatçı ve tasarımcı, tarlaya mahsulün tamamını boydan boya dikey olarak aydınlatan ışıklar yerleştirmiş. Bu aydınlatıcı unsurlar; harekete bağlı olarak değişen kırmızı, mavi ve morötesi ışıklardan oluşuyor.
Fotobiyolojik teknoloji ve farklı ışık reçeteleriyle bitkileri desteklemek
20.000 metrekareye yayılan çok yönlü proje, hem estetik hem de işlevsel. Işıltılı manzara görsel olarak çarpıcı olmasının yanı sıra bitkinin büyümesini de destekliyor. Pestisit kullanımını ise yarı yarıya azaltıyor. Roosegaarde, ek kimyasallar olmadan ekin direncini ve metabolizmalarını iyileştirdiği düşünülen fotobiyolojik teknolojiyi ve farklı “ışık reçeteleri”ni kullanmış. Grow, manzarayı yaşayan bir kültürel sanat eseri olarak yeniden konumlandırırken “tarım kültürü” kelimesine yeni bir anlam katıyor “diyor.
Bu arada küçük bir not düşeyim, ışıklar için gerekli olan enerjiyi nereden karşıladığını belirtmemiş Daan Roosegaarde. Sürdürülebilirlik prensibiyle çalıştığına göre güneş enerjisi olabilir diye tahmin ediyorum. Elbette bu yalnızca benim tahminim.
Roosegaarde, bir seyahati sırasında yaptığı çiftlik ziyaretinin ardından böyle bir projeyi hayata geçirmeye karar vermiş. Grow’un benzer işler için de ilham kaynağı ve hatta taslak işlevi görmesini umuyor. Işık ve yerleştirme kombinasyonundaki bazı değişikliklerle, bu projenin dünya çapında tarım için geniş kapsamlı etkileri olabilir.
Projenin tamamlanması yaklaşık iki yıl sürmüş ve Rabobank’ın misafir sanatçı programının bir parçası olarak hayata geçirilmiş. Önümüzdeki aylarda projenin 40 ülkeyi gezerek tanıtılması planlanıyor.
Roosegaarde’ın sanatı, tasarımı, teknolojiyi ve bilimi harmanladığı diğer çalışmalarına internet sitesi üzerinden göz atabilir, hakkındaki haberlerimizi ise buradan takip edebilirsiniz.
Görsel: Instagram
