Sanat yerleştirmeleri ve heykeller ülkemizde çokça gözümüze çarpmıyor olsa da yurt dışında birçok sanatçı için önemli bir dışavurum. Sanatçılar artık herhangi bir yerde karşımıza ansızın bir yerleştirmeyle çıkabiliyorlar. Gerek bir tren istasyonunda, gerek şehrin dışında, gerekse şehrin tam ortasında. Şimdi de İngiliz heykeltraşın fermuarlı kıyafetlerle bezediği binalara doğru yola çıkıyoruz.
Büyülü Alçılar Hayallere Kapı Açıyor
İngiliz heykeltıraş Alex Chinneck, daha önce Londra’da eriyen tuğlalı binasıyla radarımıza girmişti. Chinneck’in en yeni manipülasyonu Open to the Public ise yine İngiltere’de. 1960’ların yapısını ve unutulmuş iç mekanın harabe oluşunu ortaya çıkaran yapı, XXXL bir fermuarla kaplı gibi duran bir manipülasyon. Sanatçının bu eseri deyim anlamından bağımsız zihnimde şu cümleyi çağrıştırdı: minareyi çalan kılıfını hazırlar.
Üstte iki yakası fermuarla bir araya gelmeye çalışan bina adeta fermuar yakalı bir pop tişört giymiş gibi görünüyor. Pencereler ve duvarlarsa kumaşmış gibi bükülüyor. Sanatçı bu binayı bir gecede bir heykele dönüştürmüş.
Sanatçı, gündelik yapıları sanat eserini statüsüne yükseltmeyi gerçekten başarıyor. Her gün gördüğümüz bir binayı alıyor ve büyülü hale gelene kadar değiştiriyor. Eski zamanlarda yaşasa Alex’ten büyücü diye bahsederlerdi diye düşünüyorum.
Alex’in fantastik dünyasını sitesinden ve Instagram’ından inceleyebilirsiniz.
Görsel: Instagram