Çağdaş sanatçıların buluşları sayesinde nakış sanatı son birkaç yılda adeta evrim geçirdi. Özellikle farklı malzemelerin işin içine katılması, bu alanda ilginç işlerin ortaya çıkmasını sağladı. Örneğin Ava Roth nakışlarını bal arılarının yardımıyla tamamladı. Francesca Colussi Cramer, eski fotoğraflar ve kartpostallar üzerinde nakış ve kanaviçeyle çalışarak fark yarattı. Giovana Marcon, LED ışıklar eklediği nakışlarıyla kozmik manzaralar yaratmayı tercih etti. Diana Yevtukh ise kendi deyimiyle ağaçların yaralarını nakışla sarıyor.
Doğanın bir parçası haline gelen nakışlar
Diana Yevtuk, kasnak yerine ağaç kabuklarındaki boşlukları seçmiş. Gövdedeki bu çıplak alanlar; büyüme süreci, böcek hasarı veya hastalık kaynaklı oluşabiliyor. Yevtukh bu noktaları “yara izleri” olarak düşünmeye başlamış ve boşlukların bir şeyle dolması gerektiğine dair güçlü bir hisse kapılmış. Çiçek desenleri ve anatomik detaylar kullanmış. İnsan yaşamının ağaçların varlığına bağlı olduğunu düşünürsek, insan gözü ve kalp oldukça anlamlı görünüyor. Nakışlardaki rengarenk motifler, agaçların koyu renkli gövdeleriyle de hoş bir kontrast yaratıyor.
Yevtukh dikişleri, ağaç kabuğunun yüzeyinin altında gizlenecek şekilde atmış. Bu sayede nakışlar ağaçların doğal bir parçası gibi görünüyor.
Diana Yevtuk’un çalışmalarını Instagram’ı üzerinden takip edebilirsiniz.
Görsel: Instagram