Donald Glover, namıdiğer Childish Gambino on parmağında on marifet olan bir sanatçı. Mayıs ayında yayınladığı This is America müzik videosuyla gündeme adeta bomba gibi düştü. 2005 yılında sanat kariyerine başlayan Childish Gambino, This is America şarkısıyla uzunca bir süre gündemden kalmayı başarmış; dikkatleri ABD’deki polis şiddeti, beyaz üstünlüğü, ırkçılık gibi toplumun güncel sorunlarına çekmeyi başarmıştı. Son olarak ise, Yeni Zelanda’da gerçekleştirdiği festivalinde hayranlarına oldukça farklı bir deneyim yaşattı.
Childish Gambino, 25 Kasım’da Yeni Zelanda’da gerçekleşen Pharos Müzik Festivali‘nde, hayranlarını sıradan bir sahne kurulumu yerine, Newcastle Wellness Center adını verdiği 3 farklı yerleştirme karşıladı. Yaratıcı reklam ajansı Superimpose‘un katkılarıyla hazırlanan bu yerleştirmeler, konsere gelen kişilerin çoklu duyusal algılarını harekete geçirmeyi, onları rahatlatmayı ve birbirleriyle ilişki kurmalarını amaçladı. Bu ”iyileşme merkezi”, ses banyosu, kozmik uğultu, gerçeklik bağlantısı kabinleri ve aydınlanma alıştırmaları gibi kişileri, hem ruhani hem bedensel hem de zihinsel bir bütünlüğe yönlendirmek adına bütüncül bir yaklaşımla hazırlandı.
İşitsel, Dokunsal ve Görsel Uyaranlarla Donatılan 3 Oda
Beyaz, mavi ve kırmızı olmak üzere 3 farklı renkle tanımlanan odalar, işitsel, duyusal ve görsel uyaranlarla donatıldı. Beyaz oda, Yeni Zellanda yerli topluluklarından Maori kabilesi üyeleri tarafından bilgilendirme alanı olarak kullanıldı.”Gerçeklik Odası” olarak adlandırılan Mavi oda, tavandan sarkıtılan silindir şeklindeki kabinlerden oluşturuldu. Bu kabinler birbirine bağlantılı olduğu için, katılımcılar birbirlerinin yüzlerini görmeden, yalnızca seslerini duyarak birbirleriyle iletişim kurdu. Görsel uyaranı ortadan kaldıran bu deneyimle, katılımcılar birbirleriyle daha derin ilişki kurma fırsatı buldu. Oldukça yumuşak materyallerle döşenen Kırmızı oda ise katılımcıları ses banyosu adı verilen deneyime davet etti. Bu odada, Xander Singh tarafından Childish Gambino müzikleri dinleyen katılımcıların rahatlamaları amaçlandı. Kimi hayranlarını oldukça memnun eden, kimilerine ise yetersiz gelen bu deneyimsel konser için Childish Gambino’nun sıra dışı dokunuşuna sahip olduğunu söyleyebiliriz.
