İnternet, çılgın bir yer. Sayısız faydası bir yana, burada yüz yüze bakmadıkları insanlara sırf bir şeyler hoşlarına gitmedi diye delice öfke duyup, bunu ölçüsüz bir biçimde aktaran insanları tanımak da mümkün. Buyrun İsveçli model Arvida Byström‘un yaşadıklarına bakın.
Hikayemiz, Adidas’ın cesur bir hamlesiyle başlıyor. Dişilik ve kadınlığın içten geldiğini, gerçekte ne demek olduğunu anlatmak amacıyla Adidas, YouTube ve Instagram üzerindeki reklamlarında alışılmadık bir manken kullanıyor. Pembe dantelli, gayet feminen giysiler içerisindeki İsveçli güzel model Arvida Byström, ayağındaki Adidas Superstar’ları gösteriyor. Hatta “dişiliğin” ne olduğunu da sorguluyor, basmakalıp etiketleri yıkıyor. Ama bunu yaparken de bacağındaki alınmamış tüyleri sergilemekten de çekinmiyor. Nasıl olur, nasıl olur da bir kadın tüylü bacaklarından utanmaz ve bunu gururla, üstüne bir de kendini “kadın” hissederek sergiler? Ne cüret değil mi?
İnternet deliriyor tabii. Bu haddini bilmeyen “kıllı” kadına dersinin bildirilmesi gerek elbette! Ve olaylar gelişiyor. 26 yaşındaki genç manken/fotoğrafçı, açıktan ya da özel mesaj yoluyla çeşitli sosyal ağlar üzerinden hakarete uğramaya başlıyor. Gelen hakaretleri tahmin etmek zor değil ama hakaret ve küfürle kalsa iyi, tecavüz hatta ölüm tehditleri de geliyor kendisine. Neden? Çünkü 2017 yılında bir kadın, bacaklarındaki tüyleri almamaya cesaret edebilmiş.
Genç manken gelen tepkiler üzerine Instagram’da bir post yayınlıyor. Ve diyor ki: “Geçtiğimiz hafta @adidasoriginals üzerinde yer alan fotoğrafım pek çok çirkin tepki aldı. Ben; kalıplara uymayan tek özelliği birazcık bacak tüyü olan beyaz, becerikli, cis kadın. Özel mesaj yoluyla kelimenin tam anlamıyla tecavüz tehditleri geliyor. Sahip olduğum ayrıcalıklara sahip olmadan bu dünyada var olmaya çalışmayı hayal bile edemiyorum. Sevgilerimi gönderiyorum, herkesin bir birey olarak sizinle aynı deneyimlere sahip olmadığını hatırlamaya çalışın. Ayrıca, bana gönderdiğiniz sevgi için de teşekkürler.”
Neyse ki öfke dolu, ağzı köpürmüş mesajların yanı sıra destek de büyükmüş kendisine ama yine de… İnsanların bir insanın sadece kendini ilgilendiren bir kararı karşısında “Ben sevmem, ben almayayım ama ne istiyorsa yapsın, kime ne?” diyememesi ve bunca öfke üzücü.
Bu arada Adidas’ı da gelen tepkilerden yılmayıp kararının ve seçtikleri mankenin arkasında durduğu için takdir etmek gerek. Adidas; Arvida gibi yaratıcı, farklı ve benzersiz fikirlere sahip insanlarla çalışmaktan ve markanın derinliğini değişim, tartışma ve olumlu düşünce için iş birliğine açmaktan gurur duyduklarını belirtiyor.
Yazı yayına hazırlanırken Adidas Türkiye de Arvida’ya destek verircesine tartışma yaratan fotoğrafını Instagram’a yükledi. Umarız, gelen ve gelecek tepkilerin seviyesizliği yüzünden postu geri çekmezler. Adidas Türkiye’yi alkışladım ben şahsen ama bu cesur duruş için bir de özür dilemek zorunda bırakılırlar diye endişeliyim. İnternet linci denince ortamlarda 10 kaplan gücündeyiz malumunuz. Dünya çapında olan tartışmaların Türkçe versiyonunu (post silinmezse) burada görebilir, hakaretlerin geldiği boyutlar hakkında fikir edinebilirsiniz. En hafifi: “Tüylü bacaklı bir kadın, markayı artık takip etmeyeceğim!” türünden yorumlar… İnsanların “hassas” kalplerinin bir çift tüylü bacak görünce böyle kırılabilmesi ve bir kadının, sadece ve sadece bacağındaki tüyleri almayarak bunca sarsıntı yaratabilmesi gerçekten çok ilginç.
Görsel: Instagram – YouTube