Mosaic Ventures’ın analisti ve girişim ortağı Benedict Evans, her yıl teknoloji endüstrisindeki makro ve stratejik eğilimleri araştıran bir sunum hazırlıyor. Medya ve teknoloji endüstrilerinde 15 yılı aşkın tecrübesi bulunan danışman ve veri analiz uzmanı Benedict Evans bu değişimin içinden geçerken yaşananları nasıl değerlendirmemiz gerektiğini veriler üzerinden anlatıyor. “What today is telling us about tomorrow” oturumunda konuşan Evans, teknolojik cihaz satışlarından yasal düzenlemelere tercih edilen uygulamalardan değişen tavır ve davranışlara kadar pek çok konuyu topladığı veriler ve hazırladığı grafikler üzerinden aktarıyor.

Dijitalde içerik izleme ilk sırada

2020 teknolojik açıdan bir dönüm noktası olabilir. COVID-19 virüsü nedeniyle çok hızlı bir şekilde kullanıcıların davranışları ve tutumları değişikliğe uğradı. Markaların pazarlama stratejileri de bu değişiklikte rol oyandı. Eve kapanmanın ortaya çıkardığı en büyük değişiklik ekran başında geçirilen süreler olduğu söylenebilir. Evans, Birleşik Krallık’ta Netflix’in televizyon kanallarını geçtiğini söylüyor. YouTube ise günlük kişi başına yaklaşık 60 dk izlenme ile içerik tüketiminde 18-34 yaş arasında bir numaraya yerleşiyor.

Konu markaların reklam verme tercihlerine gelince mecralar arasındaki fark her geçen yıl dramatik bir şekilde açılıyor. Reklam alanlarında daha geleneksel kanallar geriyor düşüyor. Gazete, dergi, televizyon ve radyo 2000’den bu yana sert bir düşüşte iken internet tam tersine artışta.

Hala herkes iyi bir internet kullanıcısı değil

Şunu unutmamalıyız ki insanların çoğu son 25 yıldır erken benimseyici (early adopters) değil. Önceleri çoğu insanda bağlantı teknolojisi yok deniyordu. Sonrasında çoğu insanın 3G’si yok ki sözü geldi. Daha sonra çoğu insanın akıllı telefonu yok dedik. Günümüzde ABD’li gençlerin yüzde 83’ünün iPhone’u var.

Teknolojinin hayatımızın içinde olması ilişkilerimizi de etkiliyor. Günümüzde ABD’deki gençlerin yüzde 40’ından fazlası uygulamalar üzerinden tanışıyor. Tinder gibi uygulamaların yanı sıra diğer sosyal medya kanalları da yeni insanlarla tanışmak için kullanılıyor Pandemiyle birlikte fiziksel buluşmaların iyice azaldığı düşünülünce 2017’den bu yana bu grafiğin daha hızlı bir şekilde yükseldiğini ön görmek mümkün.

Ancak unutulmamalı ki hala herkes internette deneyimli değil. İnternette vakit geçirmeyen insanlarda bulunuyor. Özellikle belirli bir yaşın üstündeki grupta bu oran oldukça fazla. Birleşik Krallık’ın 2019 verilerine göre 55-64 yaş arasında yüzde 20 civarı, 65-74 yaş arasında yüzde 30 civarı, 75 yaş üstünde ise yüzde 50 civarı internet kullanmayan insan var.

İnternet üzerinden satışlarda karantinanın etkisi

İnternetten üzerinden satışlar 2000’lerin ortasından bu yana istikrarlı artıyor. Karantina öncesi dönem alışverişlerin yüzde 20 çevrim içi yapılırken pandemi ile birlikte birkaç ay içinde bu oran yüzde 35’i geçti. Ardından sert düşüş yaşandı. Ancak oran yüzde 30 civarında sabitlendi. Karantina döneminde ABD’de bar ve restoran çalışanları yarı yarıya azaldı. Kapanmanın dönüşünde bu durum yaz aylarında biraz normale döndü ama hala eski seviyesinde değil.

Karantinanın etkisi sosyal ve ekonomik yönlerden her sektörü farklı şekilde etkiledi. Bunun sonucunda farklı alanlarda çalışan insanlar da etkilendi. Karantinanın etkisi kısa bir sürede çalışanlar üzerinde gözle görülür bir etki bıraktı ve bu dağılım eşit bir şekilde gerçekleşmedi. Tahmin edileceği üzere restoranlar ve oteller en ağır darbeyi alırken internet üzerinden alışveriş ve e-ticaret hızlı bir artış içine girdi.

Pandemiyle birlikte görüntülü aramalar artarken iş hayatı da zorunlu olarak bu durumdan etkilendi. Her ülkenin karantina süreleri ve zamanlamaları farklı olsa bile görüntülü konuşma konusunda adaptasyon her ülkede oldukça hızlı gerçekleşti. İtalya’da çalışanların nerdeyse yüzde 15’i ilk defa görüntülü konuşma üzerinden toplantılara katıldı veya işlerini yürütmek durumunda kaldı.

Bunula birlikte insanlar kişisel görüşmeleri için de görüntülü konuşma uygulamalarını tercih etmeye başladı. Benedict Evans tarafından paylaşılan verilerde Şubat 2020 ile Mayıs 2020 arasındaki verilere yer veriliyor. Birleşik Krallık’tan elde edilen verilerde Zoom büyük bir atak yapmış gibi gözüküyor olsa da WhatsApp, FB Messenger, Facetime gibi uygulamalar daha fazla tercih edilmiş gibi görünüyor.

Pandemi döneminde VR’a olan ilgi artmadı

Teknoloji bir yana VR konusuna ayrı bir parantez açan Benedict Evans, karantinanın VR setleri üzerindeki etkisine de değiniyor. Facebook’un bağımsız VR başlığı Oculus Quest 2 modelini tanıtması ve bu modelle birlikte gelen yeni oyunlar, özellikler VR’a olan ilgiyi dönemsel olarak artırdı. Ancak Evans bu artışın dönemsel olduğuna değiniyor. Oyunların da piyasaya çıkmasıyla geçtiğimiz ocak ayında hareketlenen VR sektörü pandemi sürecinde büyük bir atak gerçekleştiremedi. Bir diğer Web Summit oturumunda Twitch’in CEO’su Emmett Shear, VR teknolojisinin beş ila on yıl içerisinde daha uygun fiyatlı olmasıyla birlikte popüler hale geleceğini düşünüyor.

Silikon Vadisi düşüşte Uzak Doğu yükselişte

Silikon Vadisi son beş on yıldır üretim ve yaratıcılık açısından düşüş trendine girdi. 2005 ile 2010 arasındaki üretim hızı yavaş yavaş Uzak Doğu’ya doğru kaymış durumda. Silikon Vadisi’nin ve Amerika’nın internet üzerinde kurduğu hakimiyetin sonuna geldik. Uzak Doğu’da Çin ve Hindistan önümüzdeki yıllar için öne çıkan ülkeler.

Benedict Evans, Web Summit 2020’de gerçekleştirdiği oturumda daha önceleri internet sitesinde paylaşmış olduğu istatistikleri kullandı. Ancak internet sitesinde yar alan bu sunumun geçtiğimiz yaz dönemine kadar olan bölümü kapsadığını hatırlatmakta fayda var. Evans, Web Summit’teki sunumunda haziran ayından bu yana gerçekleşen değişimlere de değindi.

Görsel: Web Summit, Benedict Evans