Oscar ödüllü yönetmen Taika Waititi‘nin yönettiği film; küçük bir kız çocuğunun hikayesini anlatıyor. Nefis orman manzaralarının içinde ve ormanda yaşayan büyülü yaratıkların arasında yapılan yolculuk, yaşamın gerçekliğiyle bağlantılandırılan sürpriz finalitle daha da duygu dolu bir hale bürünüyor.
Hikaye, küçük kızın kocaman pembe bir tavşana benzeyen sevimli bir yaratıkla tanışmasıyla başlıyor. Küçük kız yaratığa merakla “Neden bu kadar sessizsin?” diye soruyor. Onun sesini kaybettiğini anlayan kız, yaratığa sesini bulmasında yardım etmeye karar veriyor.
“Sessiz olmana rağmen söyleyecek çok şeyin var”
İkili, kayıp sesi bulmak için destansı bir arayışa başlıyor; ormanlar, çöller, dağlar ve kumsallar boyunca seyahat ediyorlar ve yol boyunca aralarında kurbağa ve baykuşun da bulunduğu dost canlısı karakterlerle tanışıyorlar. Sessiz olmasına rağmen yaratığın “söyleyecek çok şeyi” olduğunu fark ediyorlar.
Sonunda anlatıcının, Apple‘ın en yeni erişilebilirlik özelliği olan Personal Voice’u kullanarak çocuğuna uyku öncesi kitap okuyan, konuşma engelli bir baba olduğu ortaya çıkıyor. Hatta masaldaki pembe tavşanın giydiği çiçekli yeleğe dikkat edersiniz küçük kızın babasının da aynı desene sahip bir gömlek giydiğini fark ediyorsunuz. Dolayısıyla bu büyülü canlı da sesini kaybeden babasını temsil ediyor.
Personal Voice, Mayıs ayında duyurulmuştu
Apple, bu yılın ilk yarısında Personal Voice’u duyurmuştu. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla demo niteliğindeki bu filmle Personal Voice’u öne çıkarmış oldu.
Bu özellik, insanların seslerini örnekleyip yeniden oluşturmak için güvenli cihaz içi makine öğrenimini kullanıyor. Böylece kas distrofisi veya motor nöron hastalığı gibi durumlar nedeniyle konuşma yeteneğini kaybeden kişilerin yaşamını kolaylaştırıyor. Reklam fiminde ayrıca, kullanıcıların söylemek istediklerini bir Apple cihazına yazmalarına ve aramalar veya yüz yüze görüşmeler sırasında yüksek sesle söylemesine olanak tanıyan bir başka yeni erişilebilirlik özelliği olan Live Speech de gösteriliyor.
Görsel: Apple