Akıllı cihazlardaki uygulamalar artık dokunmatik ekranla yönetilen yeni müzik deneyimleri sunuyor. Yamaha Tasarım Laboratuvarı (Yamaha Design Laboratory) ise teknolojinin sunduğu imkanlara farklı bir noktadan yaklaşarak Stepping out of the slate isimli bir proje hazırlamış. Çıkış noktaları dokunmatik panel kullanımıyla elde edilemeyen daha somut ve dokunsal etkileşimler için hala bir özlem olduğu inancı. Yaratıcı ekip, akıllı telefonlarla simbiyotik olarak çalışan yeni müzik cihazları için dört prototip hazırlamış. Bu prototiplerin isimleri: TurnT, Winder, MusicLight ve RhythmBot olarak sıralanıyor.

Akıllı telefonu plakçalara ve müzik kutusuna dönüştüren cihazlar: TurnT ve Winder

TurnT, akıllı telefonu pikap haline getiriyor. Kullanıcının, müziğin çalmaya başlaması için dijital kalemi telefon ekranına yerleştirmesi gerekiyor. Şarkıları veya albümleri değiştirmek ve kalemi yeniden konumlandırmak için yukarı kaydırmaları yeterli. Şirket, ‘Ekran kalemini dikkatli bir şekilde plağın üzerine yerleştirme adımı, çalmak üzere olduğunuz müziğe duyduğunuz nostaljinin yanı sıra ona duyduğunuz saygıyı da geri getirecektir,’ diyor.

Winder ise akıllı telefonu bir müzik kutusuna dönüştürmesi için tasarlanmış bir anahtar. Anahtar kurulduğunda, akıllı telefondan seçilen şarkı çalmaya başlıyor. Ses hareketleri, zembereğin dalgalanmasına göre üretiliyor. Bu da kullanıcıların benzersiz ses dokusunun keyfini çıkarmasını sağlıyor. Anahtarla etkileşim kurma süreci ise daha samimi bir müzik deneyimi yaşatıyor.

MusicLight ve RhythmBot ile büyülü bir müzik dinleme ve müzik yapma deneyimi

Yamaha, MusicLight hakkında şu açıklamaları yazmış: “Mum alevine bakarken müzik dinleyin. Akıllı telefonunuzdan müzik çalmaya başlamak için bir mum yakın. Ses, alevin titreşmesiyle hafifçe dalgalanacak ve alev söndüğünde, müzik bir parıltıyla kaybolacak. Bir şenlik ateşi etrafında bir şarkı dinlemek gibi, alev sesle uyum içinde titreşerek zengin bir atmosfer yaratacak.”

Son olarak bir metronomun evrim geçirmiş versiyonu olan RhythmBot var sırada. Ürün, her biri benzersiz bir akustik ses çalan dört küçük robottan oluşuyor. Botlar bir akıllı telefonla senkronize edilebiliyor ve çalınan tempoya uyum sağlayabiliyor. Hatta kullanıcı enstrümanını çalarken ona gerçek zamanlı olarak eşlik edebiliyorlar.

Benim en çok sevdiğim prototip RhythmBot oldu. Sizinki hangisi?

Yamaha’nın tasarımları, bana Google’ın Little Signals isimli deneysel tasarım projesini anımsattı. Bu proje için yaratılan nesneler de kullanıcıya rahatsızlık vermeden (hava akımı, çıtırtılar ve gölgeler yaparak) bildirimleri fiziksel dünyaya aktarıyordu.

Görsel: Yamaha – Stepping out of the slate