Hayatımızın büyük bir kısmı insan elinden çıkmış ürünler içinde geçiyor. Beton ormanlarımız içinde yaşarken karşımıza çıkan detaylar sıradanlığa dönüşüp monotonlaştığı hissi yaratabiliyor. Fakat her zaman karşılaştığımız görüntüleri farklı şekilde görmeyi keşfedince hayat da renk kazanıyor. Gülseren Özdemir, ajansının odasından gördüğü duvarı eskiz defterine dönüştürüyor, Sean Charmatz ise her çeşit objeye kol, bacak ve yüz çizerek bir anda karakter kazandırıyor. Vladimir Tomin ise video araçlarını kullanarak hayatını dijitalleştiriyor. Yazar ve illüstratör Nathan W. Pyle, New York’un enstantaneleriyle farklı hikayeler yaratıyor.
some friends i’ve made in new york pic.twitter.com/vTcwxtmyat
— Nathan W. Pyle (@nathanwpyle) November 29, 2018
New York sokaklarıyla birleşen hikayeler
2014 ile 2018 arasında BuzzFeed’de yazarlık ve illüstratörlük yapan Nathan W. Pyle, aynı zamanda New York Times’da çok satan yazarlar arasında da yer alıyor. Instagram Hikayeler üzerinde ise mini hikaye kurguları yaratıyor. Sokakta bulduğu bazı objeleri kullanarak onların çevresine emojiler, metinler yerleştiriyor ve hikayeler anlatıyor. Genellikle hareketli nesneler veya kamera hareketlerini kullanarak metinlerini onların üzerine sabitliyor. Yazıyı hareketli objenin biraz dışına sabitlediğinde ise kolayca kadrajdan çıkabiliyor. Böylece çizgi roman misali kare kare anlatım yapabiliyor.
New York pic.twitter.com/fD1UW3q8wg
— Nathan W. Pyle (@nathanwpyle) December 3, 2018
Pyle, Instagram hesabı üzerinden içeriklerini üretip paylaşıyor. Fakat daha sonrasında bu videoları bir araya getirerek Twitter gibi farklı mecralarında da yayınlıyor. Hikayeler’in sunduğu emoji koyma, görsel ve metin sabitleme gibi basit araçları kullanarak aslında tamamen Instagram üzerinde yeni bir hikaye anlatımı gerçekleştiriyor. Hatta bu araçları kullanmayı öylesine içselleştirmiş ki bazı Instagram postlarında da bu araçları kullanarak mesajını iletiyor.
Nathan W. Pyle, Instagram hesabında öne çıkardığı bir hikaye serisiyle de güvercinleri kullanarak nasıl bu konseptin uygulanabileceğini anlatıyor. Özünde oldukça basit olan bu dil; deneme yanılmayla ve sokaktan sık sık görüntü kaydetmekle yeni bir bakış açısı kazandırabilecek güçte. İnsanı sokağa çıkmaya teşvik etmesi de cabası.
pinning is fun; everyone should try pic.twitter.com/wnjmfcODL1
— Nathan W. Pyle (@nathanwpyle) December 1, 2018
Görsel: Twitter
Manşet görseli düzenlenmiştir.
