Marija Tiurina, meyve ve sebzeleri sulu boya karakterlere dönüştürdüğü Fruit as Characters serisiyle daha önce radarımıza takılmıştı. İngiliz illüstratör bu seriyle hepimize, ilham kaynağının çok yakınımızda olabileceğini hatırlatmıştı ve oldukça ilgi görmüştü. Şimdi de Londra’daki sokak yaşamını gerçeküstü bir yaklaşımla tasvir ettiği Mind the Gap – a watercolor tribute to London ile karşımızda.
Gerçeküstü bir ekosistem: Mind the Gap
Mind the Gap oldukça detaylı ve bir illüstrasyon çalışması. Bu nedenle ne kadar uzun süre incelerseniz o kadar fazla şey keşfedebiliyorsunuz. Marija Tiurina; yer altını, yer üstünü, metroyu ve insanları kalabalıktan başkalaşım geçirip yaratıklara dönüşmüş bir halde tasvir etmiş. Örneğin bir şemsiye dört kişinin kafası haline gelmiş, metro insanları taşımakta zorlanan yorgun bir böceğe dönüşmüş, insanlar otobüsten dışarı taşmış. Tiurina, adeta sefaletle bezediği bu Londra tablosuna diğer yandan masalsı ve rengarenk öğeler katarak harika bir zıtlık yakalamış. Bu sayede kendinizi Alice Harikalar Diyarında ile Hieronymus Bosch tablosu arasında bir yerlerde hissettiren ilginç detaylar keşfedebiliyorsunuz. Metronun üzerinde bir tilkiyle duran çocuk, yüzleri olan ağaçlar, otobüs bekleyen insansı Starbucks bardağı gibi detaylar bunlar. Adeta gerçeküstü bir ekosistem yaratmış Tiurina.
Tamamlanması birkaç ay süren Mind the Gap, 76 cm x 56 cm boyutlarında. Marija Tiurina öncesinde hiçbir planlama yapmamış. Tamamen sezgisel bir şekilde ilerlemiş ve “ilerledikçe telafi et” yaklaşımıyla parça parça inşa etmiş kompozisyonu. Sanatçının açıklamalarına göre resim kabaca üç bölüme ayrılıyor: Londra’nın sokak hayatını tasvir eden üst kısım ve iki parçaya bölünmüş alt kısım. Sol alt kısım, Regent kanalından bir görünüm sunuyor. Kanal sahnesi kademeli olarak, Londra’nın Central Hattı olarak adlandırılan metro hattına geçiş yapıyor. Sanatçı birkaç yıl boyunca bu hattı kullanmış ve kırmızı ağırlıklı renklerle tasvir ettiği bu hat için ilham kaynağı da buradaki gözlemleri olmuş. Tiurina’ya göre Londra’nın en derin ve en sıcak hatlarından olan Central, yoğun saatlerde ve özellikle yaz aylarında cehennem gibi oluyor. İllüstrasyon adını da Londra metrosunun sloganı haline gelen meşhur “mind the gap” (trenle istasyon arasındaki boşluğa dikkat edin) uyarısından alıyor.
Marija Tiurina’nın çalışmaları ilginizi çektiyse kendisini Instagram’ı, Facebook sayfası ve Behance profili üzerinden takip edebilirsiniz.
Görsel: Behance