Türkiye’nin bu yılki orman yangını bilançosu oldukça ağır oldu. Geçtiğimiz ay, bir günde 27 yangının çıktığına şahit olduk. Orman Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre yalnızca son bir ayda 1.244 futbol sahası büyüklüğünde bir alan kül oldu. Bu yangınların söndürülmesi için yapılan çalışmaların yetersizliği ve “imara açılır” endişeleri de içimizi yakan ayrı bir yangın elbette. Dünyanın akciğerleri olan Amazon ormanları da insanın yok edici etkisinden payını aldı. Geçen yıla göre %84 artan Amazon yangınları ölçülebilen en yüksek yangın rekoruna ulaştı. Arina Shabanova’nın, Jimmy Stofer’ın The Trembling Giant (Titreyen Dev) adlı parçası için hazırladığı animasyon da insanın ormanları yok etme konusundaki bu azmini konu alıyor.

Ormansızlaşan bir dünyada Titreyen Dev umut olabilir mi?

Dünyadaki en ağır organizmanın ne olduğunu hiç düşündünüz mü? Bu organizma, bir balina ya da fil değil, bir ağaç (titrek kavak) kolonisi! Bu koloni; 43 hektarlık alana yayılmış 40 bini aşkın ağaçtan oluşan bir ormana benziyor. Ancak içindeki her bir ağaç genetik olarak birbirinin aynısı (klonu) ve yeraltında birbirlerine köklerinden bağlı. Bu titrek kavak kolonisi bugüne kadar tespit edilmiş yaşayan en büyük organizma ve en az 6.000 ton olarak tahmin edilen ağırlığıyla ünlü dev sekoya ağacı General Sherman’ı dahi geride bırakıyor. ABD’nin Utah eyaletinde, Fishlake Ulusal Ormanı’nda yer alan Pando ya da diğer adıyla Titreyen Dev olarak bilinen bu ağaç kolonisinin / organizmanın son Buzul Çağı’nın sonuna doğru filizlendiğine inanılıyor. Dolayısıyla aynı zamanda bilinen en eski canlı organizmalar arasında. Her türlü virüse, sert hava koşuluna ve yangına karşı da kendini koruyabilmiş. Çünkü nasıl adapte olacağını, köklerinden nasıl yeni ağaçlar vereceğini sezgisel olarak biliyor. Jimmy Stofer’ın The Trembling Giant parçası da adını bu hayranlık uyandırıcı dev organizmadan alıyor.

Titrek kavak 

Müzik videosuna baktığımızda, ormanın insanın verdiği tüm zarara rağmen yeniden doğduğuna ve doğanın insanlık üzerindeki nihai gücünü gösterdiğine şahit oluyoruz. Jimmy Stofer, Amazon yangınlarıyla ve iklim değişikliği tartışmalarıyla nefessiz kaldığımız bugünlerde Pando Ormanı’nın kendisine umut verdiğini belirtiyor. Bu bakış açısı, Arina Shabanova’nın animasyon için başlangıç noktası olmuş. Animasyonda derin ve metaforik bir anlatıma yönelen Shabanova, insanların ve tüm dünyanın bu orman gibi birbirine bağlı tek bir organizma olduğunu vurguluyor adeta.

Videoya estetik açıdan baktığınızda sanat tarihinden önemli eserleri selamladığını da fark edebiliyorsunuz. Arina Shabanova videoya; Matisse’in Dans’ı, Andy Warhol’un Çiçekler’i ve Michelangelo’nun Adem’in Yaratılışı eseri dahil pek çok sanatsal referans yerleştirdiğini belirtiyor.

Görsel: Vimeo