Son yıllarda araştırmacıların ve şirketlerin laboratuvarda et yetiştirdiğine dair haberlere sıkça rastlıyoruz. Bunun hem hayvan haklarıyla hem de iklim kriziyle bağlantılı nedenleri var. İklim krizi söz konusu olduğunda ne yazık ki tarım da çok masum değil. Çünkü çok fazla kaynak kullanımı gerektiriyor – ki bunun içinde su gibi hayati bir kaynak da var. Ayrıca ilaçlama ve benzeri endüstriyel uygulamalar nedeniyle de çevreye büyük zarar verebiliyor. Üstelik iklim değişikliğine bağlı aşırı hava olayları nedeniyle geleneksel tarımla sağlanan gıda risk altında. Plenty’nin bu risk nedeniyle geliştirdiği yapay zeka ve robot destekli dikey çiftliklere yer vermiştik. MIT’deki araştırmacılar ise su kaynaklarının yetersizliğine ve gitgide yaklaşmakta olan gıda krizine karşı laboratuvarda bitki yetiştirme çalışmalarıyla alternatif öneriyor.
MIT araştırmacılarının üzerinde durduğu süreç, laboratuvar ortamında odun ve bitkisel lif üretmek üzerine kurulu. Araştırmacılar, zinnia (papatya ailesinden, ayçiçeği sınıfında olan bir bitki türü) yapraklarından aldıkları hücreleri kullanarak basit yapılar geliştirmişler ve konseptin nasıl çalışacağını şimdiden kurgulamışlar. Araştırma şu an için çok erken bir aşamasında ancak laboratuvarda yetiştirilen bu bitki materyalleri büyük bir değişim yaratabileceğinden şimdiden heyecan uyandırıyor. Çünkü tarımdan inşaat malzemelerine kadar geniş çaplı bir kullanım için büyük bir potansiyel taşıyor.
Araştırmacılara göre laboratuvarda, ağaç yetiştirmenin ötesine geçip ahşap bir masa yetiştirmek mümkün
Haberin girişinde tarımın çevreye zararlarından kısaca bahsetmiştim. Endüstriyel ormancılık da bir o kadar olumsuz çevresel etkiler yaratan bir faaliyet. MIT araştırmacılarının çalışmaları, inşaatta ve imalatta kullanılmak üzere laboratuvarda verimli bir şekilde odun üretmeyi sağlayabilirse, o zaman gezegenenimizin endüstriyel ormancılığın yarattığı olumsuz etkilerden de kurtulma şansı olabilir. Üstelik MIT ekibine göre, bitki bazlı malzemelerin belirli formlarda büyümesini sağlamak da mümkün. Bu da demek oluyor ki laboratuvarda doğrudan bir ahşap masa yetiştirilebilecek.
Tüm bu öngörüleri sunmakla beraber araştırmacılar henüz hedeflenen aşamaya varmak üzere önlerinde çok uzun bir yol olduğunun altını çiziyor. Şu anda materyalleri yalnızca çok küçük ölçekte yetiştirebiliyorlar. Yaşadıkları en temel zorluklardan biri; farklı nihai özelliklere sahip bitki bazlı materyaller yetiştirebilmek için sürekli farklı yollar denemek durumunda kalmaları. Ayrıca verimliliği ölçeklendirme konusunda önemli engellerin üstesinden gelmeleri gerekiyor.
Görsel: MIT