Küçük göstermek, bazı insanların hoşuna gitmiyor hatta onların önemli bir problemi oluyor. Çünkü yaş sınırının olduğu bir ortama girmeye çabaladıklarında hemen önlerine kimlik kontrolü çıkar. Karşılarındaki kişi ikna olmayabilir o yaşta olduklarına. Atalarımız bile demiş; sakalımız yok ki sözümüz dinlensin. Herkes farkında büyük sakalın, uzun saçların büyük sorumluluk getirdiğini. Sadece Rob Gilliam’ın animasyonunun ana karakteri farkında değil.
Uzayan Sakallar, Uzayan Egolar
Rob Gilliam, California Institute of Art’da 3. sınıfı yeni bitirmiş bir öğrenci. Hair Today, Gone Tomorrow da onun üçüncü sınıfı bitirme projesi. Kısa animasyonda ciddiye alınmayan bir gencin hikayesini anlatıyor bizlere. Kuzeniyle birlikte partiye giden ana karakterimizi sakalı, bıyığı yok diye kimse ciddiye almaz. O da partiden çok sıkılır. Hüzünlü bir şekilde tuvalete gider ve sakalı olmasını diler. Ve bir anda tuvaletin altındaki çöplerin oradan bir büyücü çıkagelir, “dileğin kabul oldu” diye. Olaylar da gelişir tabii akabinde. Büyücü uyarır ama genci, büyük sakal büyük sorumluluk getirir, der Spider-man göndermesiyle.
Rob, animasyonunda akıcı bir teknik kullanmış. Hair Today, Gone Tomorrow 1954 yapımı eski bir animasyonun modern uyarlaması zaten. Orjinalinde tüylerini döken bir kedinin sevgilisi onu terk etmesin diye çaresizce başvurduğu yöntemleri anlatıyor hikaye.
Kırılgan erkek egosunu eğlenceli bir şekilde işleyen animasyon kısası, keyifli bir beş dakika vadediyor.
Görsel: Vimeo