Dijital dünya her kesimden kullanıcıya kapılarını açtığında siyaset ve diplomasi alanında aktif rol oynayan kişiler de bu dünyaya adım attı. Hem küresel hem yerel kamuoyunda önemli arz eden bu kişilerin hesapları gündemi bir anda değiştirebiliyor.
Siyasi aktörler Twitter’ı artık sadece günlük siyasi aktivitelerini paylaşmak için kullanmıyor. Takipçileriyle, yani dijital halkıyla etkileşime de geçiyorlar.
Dünya liderlerinin Twitter üzerindeki hareketini inceleyen Twiplomacy araştırmasının yazarı Matthias Lüfkens, topladığı verileri paylaştı.
Devlet erkanında yer alan kişilerin Twitter hesaplarını kimin yönettiği kimi zaman merak uyandırıyor. Bazı yöneticilerin hesaplarını sosyal medya ekipleri yönetirken bazı hesapları ise siyasetçiler kendi içeriklerini oluşturuyor. Estonya Başbakanı, Song Festival’deki konuşmasından sonra sanatçıları arkasına alarak bir selfie çekip takipçileriyle paylaşıyor.
Finlandiya Dışişleri Bakanı da Estonya Başbakanı Toomas Hendrik Ilves’in izinden gidiyor. Danimarka’nın ilk kadın Başbakanı Helle Thorning-Schmidt ile birlikte bir selfie paylaşıyor. Yayınladığı görsel ile birlikte Başbakan’ın hikayesini anlatan Borgen dizine de referans vermeyi unutmuyor.
Alexander Stubb, aynı zamanda ayakkabılarının fotoğrafını da takipçileriyle paylaşmayı seviyor. Spor salonundaki ayakkabılarını, Davos görüşmeleri sırasında giydiği galoşları ve yeni aldığı koşu ayakkabılarını ve duygularını Twitter’da yayınlayarak kendi trendini oluşturuyor.
Hiçbir siyasetçi selfie konusunda Malezya Başbakanı Najib Razak’ın eline su dökemiyor. Yaptığı her diplomatik görüşmeyi selfie çekerek sonlandırıyor. Barack Obama, Recep Tayyip Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile çektiği selfie’leri görüyoruz.
Rusya Başbakanı Dmitri Medvedev, bu ünvanının yanı sıra amatör fotoğrafçılıkla uğraşıyor. Dijital dünyada ana iletişim medyası olarak kendine Instagram’ı seçen Medvedev, asansör aynası karşısında selfie çekerek klişelere sadık kalan bir fotoğraf paylaşıyor.
Barack Obama ve Papa’dan sonra en çok takipçisi olan siyasetçi Hindistan Başbakanı Narendra Modi, bu yıl yapılan seçimlerde oy kabininden bir selfie paylaştı. Twitter’da takipçilerle iletişim kurmanın püf noktalarını çözen Başbakan bu seçimlerde aynı zamanda en çok oy alan parti oldu.
Twitter’daki hesaplar arasında kurulan dialoglar kimi zaman eğlenceli bir havaya bürünüyor. Bir de bu dialogların aktörleri devlet yönetiminde yer alan hesaplar olunca ilginç olaylar yaşanabiliyor. Canada at NATO hesabı, Rusya ile Ukrayna’nın sürekli olarak karıştırılmasını iğneleyerek Rus askerlerinin yanlışlıkla Ukrayna’ya girmesine atıfta bulunan bir görsel yayınlıyor. Kuzey Avrupa haritasını “Rusya” ve “Rusya değil” diyerek ikiye bölüyor.
Russians at NATO hesabı da karşılık olarak “Rusya değil” kısmına revizyon verip ve Kanada’lı meslektaşlarının coğrafya bilgilerini kontrol etmeleri gerektiğinin altını çiziyor. Çünkü haritada Kırım, Ukrayna sınırları içinde belirtiliyor.
NATO’nun Twitter hesabı, Rus ordusunun Ukrayna sınırına doğru hareket ettiğini gösteren bir uydu görüntüsü yayınladı. Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki Rusya Konsolosluğunun Twitter hesabı ise iki ülke arasındaki spekülasyonları esprili bir dille yanıtlıyor. Rus ordusunun son görüntülerini sızdığını söyleyen hesap aslında oyuncak araçlardan oluşan bir parodi yayınlıyor.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı da bu tehditten oldukça korkmuş olsa gerek. Twitter hesapları üzerinden #RussiaInvadedUkraine etiketiyle saldırı altında olduklarını ilan edip “Acil yayalım” çağrısında bulunuyor.
Bireysel özgürlüklerin ve bunları dile getirmenin giderek normalleştiği dijital dünyada Litvanya Dışişleri Bakanı, geçtiğimiz ay eşcinsel olduğunu Twitter üzerinden açıkladı. Dünyanın pek çok ülkesindeki meslektaşları da tebrik mesajlarıyla birlikte bu özgüveni alkışladı.
Kara mizah sadece halk arasındaki zümreye ait olmadığı için Rusya Başbakan Yardımcısı Dmitry Rogozin, duruma eğlenceli bir dille yaklaşıyor. LGBTİ bireylerin bayramı olarak anılan yürüyüşün ve düşüncelerinin temelinde yer alan “Pride” (Gurur) algısıyla eğleniyor.
Amerika Birleşik Devletleri Sekreteri olan John Kerry, küresel siyasi gündem ve terör örgütleri hakkındaki görüşlerini bireysel hesabı üzerinden paylaşmaktan da çekinmiyor. Radikal İslam çerçevesinde Twitter başta olmak üzere pek çok ağda propaganda yapan örgüte karşılık batılı siyasetçiler de konuyla ilgili yorumlarını takipçilerine iletiyor.
Estonya Başbakanı Taavi Rõivas, Apple’ın geliştirdiği PDF dosyalarını dijital imzalama teknolojisine atıfta bulunup “Sevgili Apple, Dijital dosyaların imzalanmasına meraklıysanız herhangi bir Estonyalı size yardımcı olabilir. Sevgiler.” diyor.
Twitter ve dijital ağlar siyasi aktörlerin, takipçileri ve diplomatik organlarla kurduğu iletişimi değiştirdi. Ortaya çıkan sonuç da egodan uzak hepimizin kullandığı jargona yakın bir iletişim tekniği oldu.
Görsel; Bigumigu