Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Toyota GT86 – Adrenalin… Kaldığı yerden!

Toyota GT86 – Adrenalin… Kaldığı yerden!

Toyota'nın yeni efsane spor modeliyle bir kaç gün geçirdik.

Tanışma

Önce “Haçiroku” ile başlayalım. Haçi-roku, Japonca’da 8 ve 6 anlamına geliyor. Kelime anlamından öte ifade ettiği bir model var. Bu model Toyota’nın 1983-1987 yılları arasında ürettiği ve hala drift yarışlarında görebildiğimiz AE86 modeli. Toyota GT86 da bu modelin ismindeki 86’yı taşıyor. Araç kendisini ilk olarak konsept haliyle 2009’da Tokyo Motor Show’da FT-86 ismiyle göstermişti. 2011’de Cenevre’de sergilenen FT-86 II konseptiyle de üretim versiyonuna oldukça yakın bir hal aldı. Yollara çıkacak olan son hali ise 2011’de Tokyo’da sergilendi. Subaru ve Toyota’nın ortak çalışması ile üretilen araç bu fuarda birbirinden yalnızca küçük detaylar ile farklılaşan 3 araç olarak Toyota GT86, Subaru BRZ ve Scion FR-S isimleriyle tanıtıldılar.

Toyota AE86

FT-86

FT-86 II

İlk An

Televizyondan ya da internetten takip ettiğiniz ve hayran olduğunuz bir ünlü ile tanışmanız için bir fırsatınızın olduğunu, dahası onunla birlikte birkaç gün geçireceğinizi söylediklerinde nasıl hissederdiniz? Peki ya tanışma günü geldiğinde, onu karşınızda gördüğünüzde? Eğer otomobilleri birer taşıttan fazlası olarak görüyorsanız GT86 ile ilk karşılaşmanızda buna benzer bir hisse kapılabilirsiniz.
Aracın etrafında bir tur attığınızda öncelikle tasarım detayları ve bu detaylardaki çekicilik dikkat çekiyor. Daha sonra aracın kompakt yapısını farkediyorsunuz. Fuarda incelediğimde kabinin çok klostrofobik olduğunu düşünmüştüm –ki bence bu iyi bir özellik- ancak araç açık havada olduğunda kesinlikle böyle hissettirmiyor. Koltuğa oturup kemerinizi taktığınızda ise yıllardır kayıp olan bir parçanızı bulmuş gibi ya da bir sistemin tamamlanması için gereken son parça sizmişsiniz gibi hissediyorsunuz. Bunda kabinin tasarımı ve koltukların saran yapısının etkisi oldukça büyük. Gövde dışında pistonlu, içeride ise yalın halde yer alan 86 logoları yine kullandığınız otomobilin özel olduğunu vurgulayan detaylar. Kabinde özellikle dikkatimi çeken bir diğer detay ise logolardan ve butonlardan arındırılmış direksiyon.

Sürüş

Toyota GT86’nın fazlasıyla iddialı olduğu bir konu var ve o da aracın çok iyi bir sürücü otomobili olduğu. Motor Trend ekibinin Yılın Sürücü Otomobili karşılaştırmasında Lamborghini Aventador, McLaren MP12-4C , Nissan GT-R gibi süperspor otomobiller ile aynı listede olması bile bu iddiasının ne kadar güçlü olduğunun bir kanıtı. Yola çıkıp trafiğe karıştığınızda ilk farkettiğiniz şey diğer araçlara göre ne kadar yere yakın olduğunuz oluyor. Elbette bu bir amaç için varolan bir durum; olabildiğince alçak ağırlık merkezi. Gövde yapısı ile birlikte boxer motor da ağırlık merkezinin aşağıya çekilmesine yardımcı oluyor ve böylece Ferrari 458 Italia’dan bile daha aşağıda olan bir ağırlık merkezi elde ediliyor. Bunun sürüş üzerindeki en önemli etkisi ise GT86’nın hayranlık uyandıran yol tutuş kabiliyeti oluyor.

Özellikle ikinci ve üçüncü viteste geçilen, bol virajlı yollarda araç adeta mutluluk çığlıkları atıyor ve bu sırada öyle iyi hissettiriyor ki sürücüsünü de bu keyif çığlıklarına ortak olmaya davet ediyor. 53/47’lik ön-arka ağırlık dağılımı, sınırlı-kaydırmalı diferansiyel ve arka aksa yönlendirilen 200hp’lik motor gücü pek çok durumda ihtiyacınız olan çevikliği ve eğlenceyi sağlıyor. Elbette hızlı bir sürüş sırasında bolca yanal ivmeye maruz kalıyorsunuz ancak yan destekleri mükemmel olan koltuklar sayesinde yolcu koltuğundayken bile bir yere tutunma ihtiyacı hissetmiyorsunuz. Gövdenin yana yatma eğilimi o kadar düşük ve hareketleri o kadar keskin ki aracı kullanırken sadece direksiyon ile değil bir yandan aklınızla kontrol ettiğiniz hissine kapılabiliyorsunuz! Vites kutusu da bu noktada otomobile mükemmel şekilde ayak uyduruyor. Hem vites yükseltirken hem de vites düşürülürken mükemmel çalışan şanzıman direksiyondan da kumanda edilebiliyor. Tehlikeli durumlarda aracın toparlanmasına yardımcı olan elektronik sistemler bazen gerçekten faydalı olsa da aracın gerçek karakteri bu sistemlerin tamamı kapatıldığında ortaya çıkıyor. Elbette bu sırada adrenalinin de dozu fazlasıyla yükseliyor.

Tüm bu yüksek performanslı ve eğlenceli sürüşün dezavantajı şehiriçi kullanımda ve uzun yolculuklarda ortaya çıkan konfor yoksunluğu oluyor çoğu zaman. Elbette bu araçtan konfor beklentisi doğru değil ancak araçla geçirdiğimiz süre boyunca bol miktarda şehiriçi yolculuğu da yaptık ve gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki bu araç kesinlikle İstanbul trafiğinde dahi birlikte yaşanılabilir bir yol arkadaşı ve korkulacak kadar konforsuz olmaktan çok uzak. Elbette trafiğin hız kazandığı zamanlarda herşey daha güzel oluyor ancak kısa direksiyon turu ve kompakt boyutlar sayesinde dar alanda manevralar bile oldukça rahat gerçekleştirilebiliyor

GT86 ses yalıtımı konusunda pek de başarılı değil ancak bu iyi bir özellik. Bu sayede aracın motor sesi içeriye oldukça güzel bir şekilde yansıyor ve bir spor otomobilde de bu böyle olmalı. Yine de gaz pedalına yüklendiğinizde egzos tarafında daha güzel bir melodi beklentiniz oluyor ancak ne yazık ki bu karşılanmıyor. Bir diğer sorun ise artık sürüş deneyiminin bir parçası haline gelen bilgi-eğlence sistemi. Eğer bu herhangi bir araç olsaydı bunu bir sorun olarak yazmayabilirdim ancak GT86 özel bir otomobil ve bu yüzden her noktasından beklenti yükseliyor. Araçta kullanılan bilgi-eğlence sistemi GT86’ya özel hissettirmiyor hatta araca sonradan eklenmiş bir parça gibi duruyor. Bu parça dışında kabin genel olarak iyi hissettiriyor.Elbette sıkı bir sürüşe çıktığınızda bunların tamamı çok arka planda kalan detaylar.

Son Söz

GT86 gerçekten özel bir otomobil. Sadece sürüş yetenekleri değil görüntüsü, genel olarak hissettirdikleri hatta turuncu gövde rengi bile onu özel kılan detaylardan. Ancak vergi sistemimiz yüzünden öyle bir fiyat aralığına geliyor ki kullanıcıların kafasında son derece doğal soru işaretleri doğabilir. GT86, Amerika’da 25.000 dolar, İngiltere’de 25.000 pound ve Japonya’da 2.400.000 yen’e satılıyor. Toyota’nın bu ülkelerdeki C segmenti otomobilleri ise başlangıç fiyatı olarak 16.000 dolar, 14.000 pound ve 1.900.000 yen gibi fiyatlara sahip. Türkiye’de ise Toyota’nın C segmenti giriş seviyesi modeli 38.000 liraya satılırken GT86’nın fiyatı 125.000 lira civarında. Tamamen farklı segmentlerde olsalar da bu miktar karşılığında sedan bir BMW 320i ya da 320d satın alınabilir ve bunun gibi alternatifler çoğaltılabilir. Ancak bana kalırsa bu Toyota GT86 için iyi bir durum. En azından GT86 kullanan birisini gördüğünüzde rahatlıkla o GT86’nın sahibi tarafından sevildiğini, sadece bir taşıt olmaktan öte bir yere sahip olduğunu düşünebilirsiniz.Nihayetinde aracı evinizin önünde ya da bir alışveriş merkezinin otoparkında görmek dahi mutluluk veriyor.