Jason Lankow, Infographics: The Power of Visual Storytelling kitabının iki yazarından biri ve aynı zamanda Ebay, World Bank, Microsoft gibi şirketlere veri görselleştirme, infografik tasarımı, sosyal halkla ilişkiler alanlarında hizmet veren ajans Column Five‘ın kurucularından; ajans bir de Fast Company, Time, Mashable gibi yayın organlarına da çalışıyor. Lankow verilerin görselleştirilmesi alanında Columbia Üniversitesi’nde de ders veriyor ve evet o insan bu insan:
Lankow infografiğin geleceğinden bahsedeceğini söyleyerek başladı. Ona göre infografiği bir araç olarak görmekten ziyade infografik ile ilgili gelmekte olan trendleri iyi analiz edebilmek lazım. İçerik pazarlaması (content marketing) çok önemli, ve içeriği takip ettiğimiz format ne olursa olsun, cep telefonundan tablete ya da geleceğin teknolojisine değişecek olsa da bilgiyi infografik ile alıyor olmamız hala değerli olacak.
İnfografiğin geleceğinde 3 trend var:
1-Tasarım programları el değiştiriyor
Tasarımcı ya da programcı olmayan insanlar da artık tasarım ve yaratıcılığa heveslenebiliyor. Bir marka ya da organizasyon için görsel dilinde tutarlı olması çok önemli, fakat çalışanlardan photoshop’a merak salmış, excel’de bir şeyler hazırlamayı çok seven ya da tasarım programlarını kullanmaya meraklı olanlar olabiliyor.
Bunun avantajları:
-herkes bir şeyler yaratabilir
-infografikte tasarımcının şablonu çıkarıp içindeki verileri dinamik olarak değiştirebilmesi mümkün. yani tasarıma daha az, bir sonraki içerik için araştırmaya daha çok vakit ayırmak mümkün. Infografiklerde verilen verileri tasarımcının güncellemesi gayet kolay, yılın raporlama yapıldığı aylarına kadar verileri güncelleyebilirsiniz, bu da daha az insan gücü kullanmak demek.
-daha sağlıklı bir iletişim kurmayı ve herkesin verileri anlayabilmesini kolaylaştırır. infografik aynı zamanda rafine bilgi verdiği ve doğru kelimeleri kullandığı için yanlış ya da eksik bilgi verme ihtimaline açık değildir çünkü eğitimli kesim verileri daha kolay ve hızlı anlar, kritik edebilir.
2- Görselleştirmeyi sosyal üretkenliğe çeviriyor
Artık kullacılar içeriğe katkıda bulunabiliyor, sadece onlara dikte edilen şeyleri okumak yerine içeriğin içinde yer alabiliyorlar interaktif anketler ve pazar araştırmaları aracılığıyla. Lankow’a göre insanları etkileşime sokmak, mesajı okuyucuya doğru iletebilmek ve markanın finansal hedeflerine yardımcı olabilmek önemli. Infografikler viral olup yürüyebilir ama iş hayatındaki görevine de -satış gibi- hizmet ediyor olması gerekiyor. Şirket tarafında biri bu yıl hiç yazılım satabildin mi diye yargılanabilir ise tasarımcı ya da şirketin tasarım ajansı da bundan aynı şekilde pay görüyor olmalı.
Bu konuda öne çıkanlar:
-kitlenin kendi varlığının içerik olması. yani okuyucular kendileri infografikler için içeriği kendi varlıklarıyla birer veri olarak yaratıyorlar.
-katıldıkları anketler ya da pazar araştırmalarının sonucunu gerçek zamanlı olarak görebiliyor olmaları. Çünkü geçmiş zamanlarda belki de kullanıcılar katıldıkları araştırmaların sonucunu hiçbir zaman rapor olarak almıyorlardı.
-özel bir deneyim yaşatıyor olması
-canlı ve dinamik olması
Örneğin bu Lankow’un ajansı ColumnFive’ın Mashable için tasarladığı infografik, bu örnekte çıkan sonuçlarda görünüyor ki okuyucuların paylaşmayı en çok sevdiği içerik tipi infografik.
3-Gerçek problemleri çözüyor
Örneğin bu New York Times’ta gördüğü bu istatistikler zamanında Bill Gates’in Gates Foundation‘ı kurmasına neden olmuş ilham vererek.
Bu da ColumnFive’ın elinden çıkan bir sosyal sorumluluk projesi için yaratılmış infografik. Kar amacı gütmeyen organizasyonlar için bu tip hikayeleştirmenin etkisi büyük oluyor, özellikle bu örnekteki gibi fon toplamaları gereken bir kampanyayı duyuruyorlarsa.
Bu arada Jason Lankow bu sunumu internette herhangi bir yerde paylaşmadi, ajansin Slideshare hesabına da yüklemedi, ben eposta yoluyla kendisinden aldım. Haberde yer verme isteğim derindi, malum konu infografik olunca ve en iyi infografik ajansının elinden çıkınca sunum da SXSW’nin görsel olarak en dikkat çekici sunumlarından oluyor 🙂
Sunumun ses kaydını da dinleyebilirsiniz: