Sanal dünyada, dokunma ve ortam kokularını alma açısından önemli ölçüde yol alındı. Hatta daha gerçekçi bir deneyim için fiziksel acıyı hissettiren bir bileklik dahi geliştirildi. Tat alma konusu ise gıda sektörü gibi devasa bir sektörle ilintili olmasına rağmen daha yeni yeni ele alınmaya başladı. Belki de taklit etmesi en zor deneyim olduğundan en son ona sıra geldi.
Peki tat alma duyusunu sanal dünyaya taşımak neden bu kadar zor? Her şeyden önce, bir lokma yiyeceği ağzınıza atmak oldukça kişisel bir etki yaratır. Kişiden kişiye ve hatta lokmadan lokmaya büyük ölçüde değişir. İlk lokmada damağınızda dans eden şey, başka şeylerle bir araya geldiğinde mide bulandırıcı gelebilir. Bu açıdan yemeğiniz ve diliniz arasındaki karmaşık kimyayı dijital olarak yeniden yaratmak büyük bir zorluk. e-Taste adlı cihaz, bu zorlu bir görevi yerine getirmek üzere geliştirilmiş yeni bir teknoloji ürünü.
Uzaktan yiyecek – içecek tadımı
Önceki araştırmalar, dili elektriksel ve termal sinyallerle uyarmayı denedi. Bu yöntem, bir bardak suyun özelleştirilebilir bir kokteyl olduğunu düşündürtmek üzerine kuruluydu. Ohio State Üniversitesi’ndeki araştırmacıların yeni projesi olan e-Taste farklı bir yaklaşım benimsiyor. Bu yöntemi kabaca şöyle tarif etmek mümkün: Cihaz, sanal yiyecek aromaları salarak bunları doğrudan yutmanızı sağlıyor.
Araştırma, Science Advances dergisinde yayınlandı.
Oyun oynarken Mario’nun mantarlarını tadacağımız günler yakın
Beş temel tadı (tatlı, ekşi, tuzlu, acı ve umami), ilişkili kimyasallarla elde eden cihaz, bunları farklı yiyecekleri temsil edecek şekilde karıştırarak çalışıyor. Yani, glikoz tatlı tatlar için kullanılır ve tuzlu da… tuzdur. Ayrıca ekşi için sitrik asit, acı için magnezyum klorür ve umami için glutamat kullanıyor. Bu kimyasalların hepsi e-Taste cihazının içindeki kendi küçük kapsüllerinde bulunuyor ve farklı yiyecekleri simüle etmek için farklı kombinasyonlarda ve konsantrasyonlarda salınıyor. Örneğin, meyve suyu iki kısım tatlı ve üç kısım ekşi ile yaratılabilirken kızarmış tavuk iki kısım umamiye bir kısım tuzlu olabiliyor.
Sanal yemeğinizi aldığınızda, e-Taste kendi aromalarını karıştırarak tarifi pişiriyor ve karışımın birkaç damlasını doğrudan dilinize bırakıyor. Tatlar, çevrim içi bir bağlantı aracılığıyla uzaktan salınabiliyor.
Biraz daha geliştirilmesi gerekiyor
Ekip, insanlardan tattıkları şeye göre beş farklı yiyeceği tanımlamalarını isteyerek cihazı test etmiş. Sanal limonata ve keki kolaylıkla tanımışlar. Ancak yağda yumurta, balık çorbası ve kahve gibi daha komplike tatlar işin içine girdiğinde sonuçlar biraz daha karışmaya başlamış. Ekip, e-Taste’i daha fazla kimyasal bileşikle geliştirmek için çalışıyor. Tabii burada hemen şu soru akla geliyor: Bu aromaları yutmak sağlık açısından risk yaratıyor mu?
Sanal Evrendeki Tatları Hissettiren Lolipop Şeklindeki Cihaz
Görsel: Pexels