Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Woman Power in Creative Industries [Kristal Elma 2014]

Woman Power in Creative Industries [Kristal Elma 2014]

Kristal kadınları hemfikir: Kadınları iş alanında daha çok desteklemeli ve cesaretlendirmeliyiz.

Yiğit Şardan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen Woman Power in Creative Industries’in konukları Türkiye’nin başarılı iletişimci isimlerinden Arzu Ünal, Bengi Vargül, Demet İkiler ve Sanem Oktardı.

Oturumun açılışı hemcinslerim adına biraz üzücü istatistiklerle başladı. Birkaç örnekle destekleyecek olursak:

  • Türkiye nüfusu kadın-erkek oranında neredeyse eşitken, üst düzey yönetimlerde yer alan kadınların oranı %9
  • Tüketim kararını alan kadınlar %80 gibi ezici üstünlüğü sağlarken, küreseldeki kadın kreatifler %3 oranında. Ayrıca geçen sene Cannes’a katılan kadınların oranı ise %15.
  • Türkiye’de kayıtlı olarak çalışan kadın sayısı 3.7 milyonken, (düşünün, İzmir’in nüfusu kadar etmiyor L) bu sayı erkeklerde 17.8 milyon.
  • Liderlik için sahip olunması gereken 7 özelliğin 4’ü kadınlarda, 3’ü erkeklerde.
  • Kristal Elma’ya konuşmacı olarak katılan kadınların sayısı 18 iken, erkeklerde bu sayı 75! (Uçurumun farkında mısınız?)

Yazının en başından oturum sırasında kadın/bayan şeklinde hitap karmaşasını hala yaşadığımızı küçük bir detay olarak vermeliyim 😉

Konuşmacıların yorumlarını toparlayacak olursak:

Demet İkiler – GroupM, WPP CEO, Country Manager
Sektöre 22 sene önce giren Demet İkiler, her şeyi başarabileceğimize inanarak yetiştirildiğimizin altını çiziyor. Akılcı olmanın erkek, düzenli ve sosyal olmanın kadınlarla özdeşleştirilmiş olduğunu söylerken önemli bir detay veriyor: “Kadının özellikleri insanı insan yapandır. Kadın ve erkek özellikleri biraradayken başarı geliyor. Daha sosyalleşmiş erkek ve kadın özellikleri başarının anahtarı.”

Kadınların rutinleriyle ilgili tespitler yapan Demet İkiler, kadının evdeki 2. vardiyasının hayatı zorlaştırdığını ve bu nedenle çalışma koşullarında esneklik sağlanması gerektiğini düşünüyor. Kadınların doğum sonrasında işe dönmeme oranının çok yüksek olması örneğini verirken, bu durumu hayatın yükleri bindikçe kadının kaçmasına bağlıyor.

Kadınların kadın network’ünden etkilendikleri su götürmez gerçek. Araştırmalarda çıkan “başarmış bir kadının başarma ihtimali olan bir kadına konuşması” da bunu destekliyor. Kadınlara kariyer planlama programı hazırlanmalı ve kendi hayatlarına uyum sağlayabilecekleri şekilde koşullar sağlanmalı.

Arzu Ünal – Y&R ajans başkanı

Hem psikolog hem de Y&R ajans başkanı olan Arzu Ünal’ın yaklaşımı daha çok “algı” üzerine oldu.

“Kadının algısını açmak için var olan sektörde daha çok kadın yer almalı. İşlerimiz sipariş üzerine olduğu için kadın algılamasında sıkıntı var. Reklamlarda kadınlar ya haz denizinde ya da ailesiyle birlikte. Televizyonlar sayesinde evler, yaşam tarzları, saç modelleri değişiyor. Dolayısıyla televizyon içeriği üretenlere ve senaristlere çok iş düşüyor.”

Arzu Ünal’ın oturumda sorduğu soruları hemcinslerime de yöneltmek istiyorum:
Kendinizi nasıl algılıyorsunuz?
Başarıya inanıyor musunuz?

Bengi Vargül – TAV Havalimanları Kurumsal İletişim Direktörü

“İstanbul’un kadınların yaratıcılığına ne etkisi var?” sorusuna cevap vermekle başlayan Bengi Vargül, şehrin geçmişinin çok köklü olmasının İstanbul’u çok iyi ifade ettiğini ve her sektörü beslediğini söylüyor.

“İstanbul’un cinsiyeti yoktur. İşi yapabilen ve yapamayan vardır” cümlesi konuyu bambaşka bir yerinden yakalıyor.

“Mesleki yeterlilik, organizasyon yeteneği çok önemli. Erkeklere göre bu yüzden şanslıyız” diyor.

TAV’ın fırsat eşitliğine inanan bir şirket olduğunu belirten Vargül, yönetimlerdeki kadın-erkek durumunu şöyle özetliyor:

“Stratejik yönetimlerde tercih edilenler kadın oluyor; çünkü stresle başa çıkabilme ve organizasyon özelliklerimizi rahatıkla kullanıyoruz. TAV’da da kadın-erkek olarak neredeyse yarı yarıyayız.” Bu arada konuşmacılardan sadece Bengi Hanım, moderatör Yiğit Şardan’a soru yöneltti ve aldığı cevap salonda gülüşmelere neden oldu 😉

B: Yöneticilik konusunda kadını mı erkeği mi seçersin Yiğit?

Y: Hiç ayırım yapmadım. Bizde, çok kadın üst düzeylerde yer aldı. Genel olarak kadınlarla iyi geçinmeye çalıştım.

Oturumun 2. turuna geçmeden önceki son soru yaratıcı sektördeki kadınların ihtiyaçları ve beklentileri üzerine oldu.

McKenzie araştırma sonucuna göre cinsiyet eşitliği şirketlerin karlılık oranlarını artırıyor. IBM örneği işte tam burada devreye girdi. IBM kendine “Neyi başaramıyoruz?” sorusunu sorduktan sonra yönetimde kadın olmayışının şirketi etkilediği ortaya çıktı. IBM’deki 128 çalışan kadın sayısı binlere çıktıktan sonra başarı kaçınılmaz olmuş.

Giriş, gelişmeden sonra sonuç/çözüm kısmına geldik. “Kadın istihdamında ne gibi engeller var? Temel engeller nedir?” sorusunun cevabı olarak tüm konuşmacılar ağız birliği yapmış gibi toplumumuzdan, yetiştirilme tarzlarımızdan ve kadını cesaretlendirmemiz gerektiğinden bahsettiler.

Dikkat çeken bazı cümleleri şöyle paylaşabiliriz:

  • “Annene yardım et, babana su ver, senin yerin ev” aktarımını yapıyoruz. Bunların yanında “her şeyi yapabilirsin, başarabilirsin, kimseden eksiğin yok” algısını da verdikten sonra fırsat eşitliği gelir.
  • “Kadın değişirse dünya değişir.”
  • “Eğitim ve eşitlik önemli. Kadının çok potansiyeli var. Belki de işe çamaşır suyu reklamındaki görevi anneye vermeyerek başlayabiliriz mesela?” Deterjan reklamında deterjanı alanın erkek olduğu günleri sabırsızlıkla bekliyorum.
  • “İletişimcilere çok iş düşüyor. Kadını cesaretlendir, doğru mesajları ver ve klişelerden kurtar. Bugün bunun için yaptığımız ilk toplantı olsun.”

Oturum sonunda herkesin buluştuğu payda şu oldu:
Düşünceler güzel, niyetler iyi. Zaman içinde daha iyi noktalara geleceğiz.

Bu arada geçen seneki Kristal Elma’daki “Sektörde Kadın Olmak” oturumuna göz atmak isterseniz:
https://bigumigu.com/haber/kristal-elma-sektorde-ka…