Hemen cevap vereyim, mümkün. O topluluğun adresi de,
Quora.
Bilmeyenler için kısaca tarif edeyim. Quora, konusunda uzman insanları ve doğru soru sorabilen insanları bir araya getiren, ilginç sorulara kaliteli cevaplar bulabileceğiniz (ve verebileceğiniz), insanların yanısıra konuları ve soruları takip edebileceğiniz gelişmiş bir forum.
Quora’nın topluluk yöneticisi
Marc Bodnick‘in sunumu “Building a Community Without Memes, Porn, Cat Pics” başlığını taşıyor. Merak ve bilgi üzerine inşa edilmiş bu topluluğun kendine has özellikleri ve buna göre apayrı bir yönetim şekli var. (Eğer profesyonel olarak sosyal medyayla ilgileniyorsanız, Marc’ın paylaştığı bilgiler meslek sırrı değerinde aslında.)
Quora’nın Prensipleri
Sayfanın
soru sormaya ve cevap vermeye yardımcı olması gerekiyor. Bunun için, insanların cevap dışında başka şeyler yapmasını engellemek gerekiyor. Özellikle “cevapmış gibi gözüken ama olmayan” cevapları ayıklamak, küfür moderasyonu yapmaktan kat kat daha nitelikli bir iş. Soruyla veya sorunun sahibiyle dalga geçen sözde yanıtları ve herhangi bir şeyin cevabı olmayıp, sadece yorum niteliğindeki yanıtları ayıklamaya oranla, daha kolay.
Özellikle ülkemiz gibi, sorulan soruya cevap vermek yerine her şeyin söylenebileceği bir kültürde bu ne kadar zorlaşır, tahmin edersiniz.
Sonuçta hedef, sadece ve
sadece kullanıcı kaynaklı içerikle (UGC) beslenen bir ortamın kalitesini devam ettirmek. Aslında kendisi için değil, kullanıcıları için toplam kalite yönetimi yapıyor Quora.
Doğru sorular ve uzman cevaplarıyla dolu bir sitede efendilik ve karşılıklı saygı esas. Quora kullanıcıları herhangi bir şikayette bulundukları zaman, bu mutlaka ciddiye alınıyor ve anında müdahale ediliyor. Kesinlikle boş bırakılmıyor.
Genelde bilerek veya bilmeyerek yanlış yapan insanların tepkisi “Ben soru sorana bir şey demiyorum ki, yazdığı şeyin yanlış olduğunu söylüyorum, neden bana müdahale ediyorsunuz?” oluyor.
Marc Bodnik, burada sunumdaki en önemli sözü söylüyor:
“Biz sadece insanları değil, içeriği de koruyoruz.”
Evet, Quora’da içeriğe de saldıramazsınız. Ancak birinin sorusuna, yanıtına karşı, kendi yanıtınızı koyabilir, objektif bir şekilde tartışabilirsiniz.
Bir diğer konu da, biraz sert bir ifade olacak ama,
intikam. Özellikle karşılıklı şikayetler ve sadece kendisi şikayet edildiği için diğerini şikayet etme potansiyeli dikkate alınıyor, bunun ayrıca takibi yapılıyor. “Ben çok iyi bir yazarım, çok aktifim” diyene ayrıcalık yapılmıyor.
Sadece soru-cevap şeklinde kullanıcı içeriği olan bir sitede, tehlikeli içeriklerden biri de yönlendirici ve kötü niyetli sorular. Bir yönlendirici soru örneği olarak, “Politikacılar neden hep yalancı oluyor?” yazabiliriz.
Varsayım belirten, yönlendiren sorulara izin verilmiyor.
Kişi haklarını savunma noktasında da bir politikaları var:
Eğer bir soru tamamen sizin hakkınızdaysa, onun kontrolü size ait. Altında cevapların birikmesine izin mi verirsiniz, yoksa kaldırtır mısınız, bu konuda yetkiniz var.
İlginç bir başka politika da, başka sosyal ortamlarda çok yaygın olan,
sorulara internet mimleriyle veya sadece görselle cevap vermeye izin verilmiyor olması. Bodnick’e göre, bu uygulama kesinlikle sitenin kalitesini yükseltiyor. Öte yandan, kullanılan mimler için bir moderasyon yapmanın imkânsızlığı da ortada.
Algoritma basit; ama uygulaması zor: Sorulan soruya cevap değilse, bir şeye derman olmuyorsa, o içeriğin orada işi yok.
Quora’nın bütün kural ve politikaları gayet şeffaf. Hepsi
açık seçik yayında.
Özetle; neyi bildiğini bilen, normalden daha donanımlı bir kullanıcı topluluğuyla uğraşmak zor iş. Kuralları çok sıkı tutmanız gerekiyor. Ama Quora kesinlikle akademik sıkıcılıkta bir ortam gibi aklınızda kalmasın. Dünyanın en
garip veilginç sorularıyla dolu bir ortam; bir dünya bilgi. Keşfetmenizde sonsuz yarar var.