Austin Kleon’u popüler SXSW 2012 yazılarımızdan ”
Remiks Kültürü” ile hatırlayabilirsiniz. Everything Is A Remix belgeselinin yapımcısı Kirby Ferguson’la birlikte gerçekleştirdikleri “Everything is a remix, so steal like an artist” adlı bu oturumda, yaratıcılığın ve esinlenmenin tanımları ve anlamları üzerinden geçmiştik.
Kleon bu yıl SXSW’in açılış konuşmacısıydı. Show Your Work! (İşini Göster!) adlı yeni kitabının içeriğiyle oluşturduğu güzel bir konuşma yaptı yazar festivalin bu ilk gününde.
Kleon bu yıl SXSW’in açılış konuşmacısıydı. Show Your Work! (İşini Göster!) adlı yeni kitabının içeriğiyle oluşturduğu güzel bir konuşma yaptı yazar festivalin bu ilk gününde.
Austin Kleon, kendisine sorulan bir soruyla girdi konuya: SXSW artık fazla mı büyümüştü? Kleon’a göre bu hem doğru hem değil. Yazar durumu anlatırken bir korku filmi metaforu yapmayı tercih etti. Tüm SXSW vampirler ve parazitlerle (vampires and human spam) dolu ve onlardan korunmalıyız. Bu iki tip yaratıcılık düşmanı tiple başa çıkabilir ve onlardan biri olmazsak, SXSW de her zamanki gibi ilham verici geçebilir.
Vampirler, Kleon’a göre sizinle vakit geçirdikten sonra tüm enerjinizi emen insanlar. Biriyle bir miktar sohbet ettikten sonra enerjiniz bittiyse, karşınızda bir vampir var ve sizin enerjinizi emip kendi yaratıcılığı için kullanacak demektir. Parazitlerse, sürekli kendisiyle ilgilenmenizi isterken size en ufak bir ilgi göstermeyen tipler. Onun yazdığı blog yazısını okumanız için sürekli sizi sıkıştıran ama sizin yazdığınız yazıları okumaya nedense üşenenler.
Günümüzde fazlaca yüceltilmiş bir dahi steryotipi mevcut. Beethoven örneğiyle gördüğümüz bu dahi, neredeyse inzivada yaşar, ilham gelmesini bekler, aniden olağanüstü eserleri peş peşe yaratmaya başlar. Bu dahiler seçilmiş, özel insanlardır. Bu mitin artık geçerli olmadığını anlamamız gerekir diyor Austin Kleon. Genius (dahi) yerine -biraz tipik Amerikan bulacaksınız ama- scenius’u (deha ortamı) koyuyor yazar. Deha ortamını birçok sanatçı, yetenek, yaratıcı insan oluşturuyor. Yeni ve yaratıcı fikirler, bu deha ortamında topluluğun katkısıyla doğuyor.
Deha ortamının bir güzel özelliği, herkesin birbirinden yararlanıp birbirini beslediği bir bağlı zihinler atmosferine de sahip olması. Kleon’a göre SXSW çok büyük bir deha ortamı potansiyeline sahip. Dahi olmanız gerekmiyor, deha ortamının bir parçası olmanız daha önemli.
“Şimdi durun ve dinleyin! Yaratıcı ortamı geliştirmek için şu adımlara önem verin:”
Her şeyi kendinize yontmayın: Güzel bir şeyle karşılaştığınızda bunu paylaşın.
Emeği geçenleri her zaman belirtin: Başkalarının işine her zaman özenle yaklaşın. Nedir, kim yapmış, ne zaman yapmış, neden ilgilenmeliyiz, nasıl bulduk bu işi, böyle işleri başka nerelerde bulabiliriz, sorularını yanıtlayın paylaşırken.
Kendiniz gibileri tespit edin: Kleon R.A. Dickey adlı bir beyzbol oyuncusundan bahsetti. Özel bir teknikle (knuckleball) top fırlatan bu oyuncu, çok az oyuncunun başarılı olabildiği bu teknikte gerçekten çok ilerlemiş. Knuckleball atıcıları çok az kişide oluşan bir grupmuş ve rekabetten dolayı birbirlerini kıskanıp sırlarını birbirlerinden saklamaktansa, tam tersine, sürekli bilgi paylaşıp adeta bir kardeşlik içinde çalışırlarmış. Kendi özel yeteneklerinize sahip kişileri bulup onlarla bilgi paylaşımında olmamız, özel becerilerimizi geliştirebilmemiz için önemli.
Bildiğinizi öğretin: Bir şeyi öğrenir öğrenmez, başkalarına da öğretip o bilgiyi paylaşmaya başlayın.
Peşini bırakma: Bir sonraki aşamada ne olacacağı belli değil, kesin bir ayrılık kararı vermeden önce iyi düşün.
Kleon bu öğütleri verirken kendi hayatından da güzel bir örnek verdi. “Bir Sanatçı Gibi Araklayın” adlı kitabını yazdıktan sonra arkadaşları Everythins is A Remix adlı belgeselden ve Kirby Ferguson’dan bahsetmişler. Neredeyse aynı tema üzerinde çalıştıklarını farkedince önce çok kıskanmış Austin. Sonra Kirby’le iletişime geçmiş ve bilgi paylaşmaya başlamışlar. Bu paylaşımların bir ürünü olarak da yazının başında bahsettiğim SXSW 2012 paneli doğmuş zaten.
Konuşma sonunda Kleon, günümüzün hit kültürünün bizi hep tek bir yıldız yaratıp onun peşinden koşmaya odaklamaya çalıştığını ama bundan kaçınmamızın daha sağlıklı olacağını söyledi. Bir sonraki büyük şeyin peşinden koşmak yerine, sürecek şeylere odaklanmalıyız. Austin’in konuşmasının sonu, tüm konuşmanın da özeti:
İşinizi gösterin, sevdiğiniz işleri paylaşın, böylece tanışmanız gereken insanlarla tanışacaksınız.
Konuşmanın 90 saniyelik rap özetini buradan dinleyebilirsiniz.