Google’ın Chief Business Officer’ı Nikesh Arora, şirketin vizyonunu ve geleceğe bakışını çoğuna aşina olduğumuz örnekleri anlatarak açıkladı.

Arora teknolojinin ne kadar hızlı geliştiğini 9 yıl önce Papa Jean Paul’ün ölümün sırasında Vatikan’da çekilmiş bir fotoğrafla, yine Vatikan’da son papalık seçimleri sırasında çekilmiş bir fotoğrafı karşılaştırarak başladı konuşmasına. Günümüzde mobil cihazların ne kadar yaygın olduğu ve nasıl hızla gelişim gösterdiğine iyi bir örnekti bu.

Nikesh Arora, bu örnekten hemen sonra, geçen 10 yıl içinde kaybolan bazı teknolojileri düşünmemizi istedi. İlk akla gelenler: DVD Player, SLR kameralar, kutu televizyonlar… Bir sonraki soruysa daha provokatifti: 10 yıl sonra kaybolacak teknolojiler neler olabilir peki? Kitaplar? Nakit? Dizüstü bilgisayarlar? Google’a göre gelecek 10 yılın en önemli gelişimi, geçtiğimiz 10 yıl içinde hayatımıza giren cihaz ve teknolojilerin birbiriyle iletişime geçebilmesi olacak.

Google’ın yeni geliştirmekte olduğu konum tabanlı mobil arama özelliğinden bir demo izleten Arora, Google’a ses komutuyla sorulan sorunun kontekts ve konumla nasıl ilişkilendirilip makul sonuçlar verdiğini ve bunu yapmanın zorluğunu anlattı.

Teknolojinin hayatımıza nasıl dokunabildiğine örnek olarak Google Earth sayesinde küçük bir çocukken ayrılmak zorunda kaldığı ve haklarında hiçbir bilgi sahibi olmadığı ailesini bulan bir adamın hikayesini izledik.

Aynı konuyla ilgili olarak izlediğimiz diğer bir video da, Malezya’da eğtim projesiyle çocuklara verilen 10.000 Chrome bilgisayarı ve projeyi anlatıyordu. Bu videoyu izlerken aklıma bizim Fatih projesinin gelmesi kaçınılmaz oldu.

Bigumigu’da da haber olan Loon proje videosuyla Google’ın problem çözmede nasıl temelden yaklaşımlar sergileyebildiğini tekrar gördük.

Son olarak yakın zamanda yayınlanan Google kendi kendini kullanan otomobil projesinin videosunu izledik.

Arora, Larry Page’le yıllar önce yaptığı bir sohbetten ve Page’in trafik sorununu çözmek için nasıl düşünmeye başladığından bahsetti. Arora’ya göre Google’ın bakış açısını anlatmak için en önemli maddelerden birincisi, temel ilkeleri belirlemek ve ona göre hareket etmek. Mevcut sorunun çözümüne temelden yaklaşımı öngören bu metodla Google yepyeni teknolojiler ve fikirler geliştirebiliyor. İkinci önemli madde, karmaşıktan basite indirgeme. Daha sonra dünyaya hizmet etme arzusu ve son olarak da 10 kat ötesini düşünebilme prensipleri geliyor.

Sunum sırasında Google Glass projesinin ilk prototipinin fotoğrafını da gördük. Bir Google mühendisi, Oakley gözlüğe telefon takarak geliştirmiş bu prototipi. Glass ve diğer benzer vizyoner Google projelerini onaylarken iş modeli, kar amacı kesinlikle söz konusu olmuyormuş. Arora’nın söylediğine göre Google, dünyayı değiştirebilecek teknolojileri geliştirmeyi iş planından daha öncelikli olarak görüyor.

Tüm fotoğraflar: Bigumigu