Hollandalı tasarımcı Merel Slootheer, Herfstvlinders (Sonbahar Kelebekleri) serisinde doğal malzemeleri kullanarak serbest bırakma (letting go) ve geçicilik temalarını araştırıyor. Proje, bitkilerden ve ağaçlardan düşen yaprakları şiirsel ifadenin geçici taşıyıcılarına dönüştürüyor. Metinler, yaprağın cildini biraz incelten bir bereleme/çürütme tekniğiyle yaprak üzerine işleniyor. Bu teknikle yaprak üzerine basılan metin geçici olarak görünür hale geliyor ve organik çürüme döngüsüne entegre oluyor. Metinler genellikle küçük şiirlerden ve düşüncelerden oluşuyor.
Her bir yaprak, basıldıktan sonra rüzgar tarafından sürüklenerek, yazılı kelimeleri de beraberinde alarak doğal seyrine devam ediyor. Bu geçici doğası, hem malzemenin hem de mesajın geçici ve kalıcı niteliklerini vurgulayarak projenin özünü yansıtıyor.
Yapraklar, üzerlerine şiir basıldıktan sonra doğal yaşamına devam ediyor
Metin için kullanılan tipografi, Hollandalı yazı tasarımcısı Bram de Does tarafından tasarlanan bir yazı tipi olan Trinité. Tasarımcı Merel Slootheer şiirlerinde Hollanda dilini seçerek projeyi doğrudan kendi iç dünyasına ve dilsel köklerine bağlıyor. Ana dilinde yazmak, kelime yapılarıyla ve ikili anlamlarla oynamasına, son derece kişisel ve kültürel temelli bir anlatı yaratmasına olanak tanıyor.
“Süreç bana güveniyor mu?”
Her bir yaprak, 1970’lerden kalma bir masaüstü modeli olan Kelsey Excelsior Mercury baskı makinesi kullanılarak elle basılmış. Bu manuel yaklaşım, yaprakların dokunsal kalitesini artırarak her birinin benzersiz bir iz taşımasını sağlamış.
Proje ilhamını doğal olarak geçicilik temalarını çağrıştıran bir geçiş dönemi olan sonbahar mevsiminden alıyor. ‘Herfstvlinders’ terimi bu geçişi simgeliyor; rüzgarın alıp götürdüğü, bir daha bulunacağı asla garanti olmayan geçici anlar. Yapraklar hem görsel bir metafor hem de gerçek bir araç olarak işlev görüyor ve doğa ile insan yaratıcılığı arasındaki çizgiyi bulanıklaştırıyor.
Serideki diğer yapraklara Merel Slootheer’ın Instagram’ı üzerinden göz atabilirsiniz.
“Bu yaprak da kendi yolunda, tıpkı bizim gibi “
“Yaşam, değişimdir.”
“Sessizlik bu noktadan sonra hiçbir şey.”
“Kanatsız ama derin bir iş çekişle süzülüyor.”
“Bu yaprak da kendi yolunda, tıpkı bizim gibi “
“Seni şemsiyem olarak özledim, artık buraya o kadar çok yağmur yağıyor ki.”
Görsel: Instagram