The Institute of Electrical and Electronics Engineers (IEEE) çatısı altında düzenlenen oturumda giyilebilir teknolojilerin ve akıllı telefonların kişisel verimiz üzerindeki etkinliği ve kullanılabilirliği değerlendirildi. Oturumun ilk konuşmacısı olan Leslie Saxon, akıllı cihazların kişi hakkında topladığı verinin kullanımını değerlendirdi. Sözlerine Pazar Gazetesi’nin 8 Şubat’taki sayısında bahsettiğimiz bir örnekle başladı.
İsveç, Stockholm’deki Epicenter teknoloji şirketi çalışanlarının deri altına çip taktı. Şirkete giriş çıkış, toplu taşıma, cep telefonu kilidi açma gibi özellikleri olan bu çip korkulan bilimkurgu filmlerinden bir kesit gibi görünüyordu. Ancak aynı zamanda insan hayatını kolaylaştıran ve zamandan tasarruf etmeyi sağlayan bir değeri de beraberinde getiriyordu.
“Bir insan niçin bunu yapmak ister?” sorusunu sormak salyangozların niçin yağmurlu havalarda ortaya çıktığını sorgulamaya benziyor. İnsanların davranışlarını ve yaşam tarzlarını sorgulamak kimsenin haddi olmadığı gibi dijital veri toplayıcıların da haddi değil. Bu nedenle kullanıcı verisi toplarken de titiz olmak ve kimseyi provoke etmeden çalışma yürütmek gerekiyor. Uygun ve elverişli koşullarla mahremiyetin arasında bir çizgi yakalamak ve iki eksenin ortasında yer almak gerekiyor.
Her bireyin ürettiği kişisel veriye ve biyometrik özelliklere baktığımız her bir insanın ne kadar özel ve farklı olduğunu görebiliyoruz. Epicenter örneği gibi insana özgü olan ses tınısı, kalp ritmi, parmak izi ve retina aslında insanların dünyaya karşı kullandığı kimlik kartı değeri taşıyor.
The H(app)athon Project’in kurucusu John C. Havens, giyilebilir teknolojilerin kimlikten ziyade sağlık alanındaki katkılarından bahsetti. Genel perspektifte sağlık uygulamaları kişinin bedeni hakkında veri toplayarak onu daha sağlıklı bir birey haline getirme önermesini sunuyor. Ancak ne kan şekerimizin seviyesini ne de kanımızdaki demir oranın bizi nasıl etkilediğini tüm detaylarıyla bilemeyiz.
Evet, teknolojinin ve internetin gelişmesi bizi, birçok sorunu tek başımıza çözebilir hale getirdi. Ancak yetkinlik isteyen konularda emin ellere teslim olmak ve onların görüşlerine kulak kabartmak gerekiyor. Sağlık durumumuz hakkında toplanan veriyi tek başımıza anlamlandırmak yerine uzmana danışarak onun yönergelerini izlemeliyiz.
Bireyin bedenini bireyden fazla tanıyan uygulamalar arasında pplkpr’ı örnek gösterebiliriz. Bir bileklik ve uygulamayla çalışan pplkpr, kişinin kalp ritmini inceleyerek karşısındaki insana karşı hangi duyguları beslediğini söylüyor. Biriyle karşılaştığınızda ondan nefret ettiğinizi, veya dikbaşlı kendini beğenmiş biri olduğunu düşündüğünüzü kendinize dahi itiraf edemesniz de pplkpr bunu yapıyor.
Teknolojinin sosyal duvarlarda yaratacağı değişimler arasında yakın gelecekte takacağımız artırılmış gerçeklik lenslerini de varsayabiliriz. Basit ve mümkün bir varsayımla dinlediğimiz konferans sırasında konuşmacı, gözündeki lens sayesinde o an onu kimin dinleyip kimin phubbing yaptığını anlayabilir. Ve bunu günümüzde olan bir teknolojiyle, yüz tanıma sistemiyle yapabilir.
Fütürist ve sosyal bilimci Heather Schlegel, zamanın üç diliminden herkesin haberdar olduğunu fakat birine müdahale edebileceğimizi irdeleyerek başladı sözlerine. Geçmişle şimdiki zamanı yaşadık ve yaşıyoruz. Fakat geleceği henüz yaşamadık ve nasıl olabileceğini bilmiyoruz. Fakat elimizde güçlü bir koz var. Geleceği tayin edebiliriz.
İnsanlık ve bireysel olarak yaptığımız yolculuğun devamının nasıl olması gerektiğini de her bireyin inisiyatif alıp kararlarda rol oynaması gerekiyor. Geleceğin nasıl olmasını istiyorsak o yönde üretmeli ve çalışmalıyız. En basit hareketle geleceği tahmin edip onlara doğru yontmalıyız kendimizi.
Kickstarter’da büyük destekle fonlanan ancak ürün tamamlanıp kullanıcılarına ulaştığında hayal kırıklığı yaratan akıllı yüzük Ring, basit hareketlerle dijital dünyaya komutlar veren bir tasarımdı. Ürün ne kadar fiyasko olarak algılansa da burada önemli olan fikrin üretilmiş olması ve insanların böyle bir şeyin mümkün olabileceğinden haberdar olması. Çünkü geleceği tahminlerle birlikte fikirler tayin ediyor.
Görseller; Bigumigu