Moda endüstrisinin odağında tek başına tasarımcıların durduğu dünya yavaş yavaş demokratize olup iktidarı tüketiciyle paylaşmaya başladıkça, modanın cephe önündeki modellerin de dönüşmesi kaçınılmaz.
Modellerin, beyaz, donuk, uzun, sıska tek tiplikten tüketiciye yaklaşmasının ilk adımı siyah modellerin çıkmasıyla oldu. Şimdilerde bu trend kendini daha kuvvetle hissettiriyor. Podyumda kıyafetleri taşıyanlar arasında ortalama tüketiciye daha yakın olan “Nodel”lar modellerin yanında kendilerine yer bulmaya başladılar. Buyrun New York Moda Haftası’na.
Bu modeller, New York Moda Haftası’ndan çıkan tabirle “Nodels”, farklı ırk, cinsiyet, beden, yaş, bedensel özellikleriyle evrensellik mesajı veriyor. Bu doğal dönüşümün, daha derin sorgulamalara da yol açtığını söylersek hata yapmış olmayız: Podyumlarda sıkça görmeye başladığımız bu “gerçek” ya da senin, benim gibi” diye tanımlayabileceğimiz modeller, insanın mı yoksa üzerinde taşıdığı bez parçalarının mı daha önemli olduğunu sorguluyor.
Modacı Mike Eckhaus, seçtiği birbirinden farklı bedensel özelliklere sahip model kadrosu ile ilgili şu sözleri söylemiş: Modellerle ve “Nodel”larla bir arada çalışmanın ortaya çıkardığı kombinasyon, giysilere daha dinamik bir yapı ve nitelik kazandırıyor.
Görsel; eckhauslatta
