Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Yüzünü Göstermeyen İçerik Üreticilerinin Dönemi Yeniden mi Başlıyor?

Yüzünü Göstermeyen İçerik Üreticilerinin Dönemi Yeniden mi Başlıyor?

İçeriklerini yüzlerini göstermeden paylaşan içerik üreticileri, mental sağlığı koruma ekseninde dijital anonimliği yeniden gündeme taşıyor.

Sosyal medyanın ilk yılları olan 2010-2012 yıllarında tükettiğimiz içerikleri hatırlar mısınız? Daha önceki yıllarda yüzünü ve kimliğini açığa vurmadan istikrarlı şekilde içerik üreten bloggerların izinden giden gizemli YouTube ve Instagram içerik üreticileri ilk o dönemlerde hayatımıza girmişti.

Sonraki senelerde gerek sosyal mecra algoritmalarının yüz tanımaya odaklı geliştirilmesi; gerekse içerik üreticilerinin “marka elçiliği” yolunda birer sosyal medya ünlüsüne dönüşmesi nedeniyle sosyal mecralarda yüzünü göstermek kaçınılmaz hale geldi. Hatta öyle ki yüzünü ve ismini öne çıkarmadan içerik paylaşan içerik üreticilerinin önemli bir kısmı kaybolup giderken, geçmişte anonim olarak var olan isimlerden bazıları da mecrada yüzüyle var olmayı tercih etti.

Bütün bunları neden anlatıyoruz? Çünkü her dönemin kendi ruhuna ve toplumsal psikolojisine göre yeniden şekillenen sosyal medya trendleri günümüzde yeniden dönüşüyor ve yüzünü göstermeyen içerik üreticileri influencer ekonomisinde yeniden geçerlilik kazanıyor.

Yeni Trend Mental Sağlığı Önceliklendiriyor

Temelde bu yeni nesil içerik üreticilerinin içerik ekonomisinde yüzlerini gizleyerek var olmasının altında elbette mental sağlıklarını koruma isteği yatıyor. Özellikle fazla takipçili içerik üreticilerinin idealize edilmiş beden algısı, etnisite ve buna benzer nedenlerle uğradıkları siber zorbalıklar hepimizin malumu. Hatta Later’ın yayınladığı Creator Mental Health Report, içerik üreticilerinin %43’ünün bu toksik etki nedeniyle tükenmişlik sendromu ile mücadele ettiğini ortaya koyuyor. İşte içerik ekonomisinde sadece sesi ve yarattığı kreatif içeriklerle var olmak, içerik üreticilerini bu tip baskılardan da korumuş oluyor.

Hatta bazı içerik üreticileri, nasıl göründüklerini düşünmeye harcayacakları zamanı içeriklere ayırdıkları için çok daha kaliteli bir iş ortaya koyduklarını dile getiriyorlar. Bu da mecralarda yüzü ile var olmayan içerik üreticilerinin kendi nişlerinde daha uzman ve dolayısıyla da daha güvenilir bir konuma gelmesinin önünü açıyor.

Zaten TikTok ve Instagram gibi mecraların getirdikleri voice over (seslendirme) özellikleri de bu yeniden canlanan eğilimi destekler nitelikte adımlar.

#FacelessMarketing’in En Başarılı Örnekleri

Gastronomi ve yemek tarifi dünyasının global çapta kabul görmüş isimlerinden, 10M takipçili Turkuaz Kitchen.

Sert popüler kültür eleştirileriyle ABD menşeili Saint Hoax

Post-modern magazin programı Velvet Coke

Şiiri sanatla birleştiren editler yapan Stoic Dreams

Araştırmacılığı ve özgün anlatımıyla gönüllerde taht kuran Drama Pasta

 

Görsel: Pexels