Anlık mesajlaşma konusunda gerek teknoloji geliştiricilere gerek de şirket üstü kurumlara karşı yaşanan güven sorunları sonucunda uçtan uca şifrelemeli mesajlaşma uygulamaları da popülerlik kazandı. VK’nın kurucusu Pavel Durov’un ikinci girişimi olan 2013 temelli Telegram ve Facebook’un sahip olduğu WhatsApp zaman içerisinde bu şifreleme özelliğini sunan büyük mesajlaşma uygulamaları arasında yer alıyor.
Merkezi İsviçre’de bulunan, geliştirmelerini ise Berlin’de yapan Wire ise ABD ve Rusya menşeli mesajlaşma şirketleri arasında Avrupalı bir alternatif oluyor. 2012’de kurulan Wire, belki de Pavel Durov veya Zuckerberg gibi onu taşıyacak büyük bir isimle birlikte olmadığı için, rakipleri arasından kısa sürede sıyrılamamış bir mesajlaşma uygulaması. Ancak meziyetlerine bakıldığında WhatsApp’tan önde ve Telegram ile yarışabilecek seviyede.
Diğer mesajlaşma uygulamalarına oranla daha farklı bir arayüze sahip olan Wire; uçtan uca şifreleme yapıyor ve kullanıcı verisini, profilini kimseyle paylaşmıyor. Tıpkı Telegram gibi telefon numarasına ihtiyaç duymadan e-posta ile kayıt olunabilen Wire, sesli ve görüntülü arama, kullanıcı adı tanımlama ve yeni özelliği olan koleksiyonlarla farklı formattaki dökümanlarımızı saklamamıza olanak tanıyor. Aynı zamanda Mac, Windows, Linux, iOS, Android ve tarayıcı üzerinde eş zamanı ve sorumsuz olarak çalışabiliyor.
Avrupa Birliği yasalarıyla korunan Wire tamamen açık kaynaklı bir yazılım ve tüm kodları Github’da bulmak mümkün. Wire, SXSW Interacitve Innovation Awards’da Privacy & Security kategorisinde finale kaldı ve Mart ayında yeni kullanıcılara ulaşmak için Austin’de olacak.
Wire’ı indirip denemek için bu bağlantıyı takip edebilirsiniz.
Görsel: Wire