Medya, iletişim ve habercilik gibi kavramlar günümüzde yeni boyutlar kazandı ve geçmişte bildiğimiz patikaların dışına çıktı. Dijital haberciliğin yönetimler için bir küçülme fırsatı yarattığı yanılgısı, 2017 yılının kelimesi seçilen post-truth kavramı gibi değişen gerçeklikler, yapay zeka ve botlarla yaratılan içerikler eşliğinde medya ve gazetecilik yeni boyutlar kazandı. Bu dinamikler de gazetecilik disiplininin dışında farklı boyutlar, yaklaşımlar kazandırdı. NewsLabTurkey de Türkiye ve dünyadaki dönüşen medya algısı içinde doğup haber endüstrisine “nasıl yapmalı”, “nasıl yapmamalı”, “neden böyle yapmalı” gibi konulara eğilmeyi amaçlayan yeni bir proje.
The Guardian Foundation ve İsveç Başkonsolosluğu desteğiyle, Mint360 ve Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği işbirliğiyle hayata geçen NewsLabTurkey, dijital gazetecilik alanının en çok sorulan sorularını yanıtlamayı amaçlıyor. Proje, bu amaçla da farklı kariyer süreçlerini kendini geliştirmiş, farklı noktalardaki gazetecilerle bir araya gelerek içerikler üretilecek ve yeni gazeteciler için bir kaynakçaya dönüşecek.
'Türkiye'nin Dijital Gazetecilik Akademisi' olmak için yola çıkan NewsLabTurkey, @gdn_foundation ve @SwedenIstanbul desteği, @tbidorgtr ve @mint360org ortaklığıyla 1 Ekim'de yayına başlıyor. pic.twitter.com/gnvIOZydN0
— NewsLabTurkey (@NewsLabTurkey) September 27, 2018
NewsLabTurkey’in genel yayın yönetmeni Sarphan Uzunoğlu‘nun yazdığı ve projenin çıkış amacını açıkladığı NewsLabTurkey ne yapacak? yazısı:
Finansal, ekonomik ve politik baskı altındaki haber merkezleri küçülüyor, işlevsizleşiyor ya da kapanıyor.
Dijitalleşme, haber merkezi yöneticileri ve medya sahipleri tarafından geleceğe dönük bir yatırım değil insan kaynaklarını daraltma ve maliyetleri kısma fırsatı olarak görülüyor.
Büyük yeni medya platformları, yarattıkları etkiyle haberin üretim ve tüketim süreçlerini dönüştürüyorlar. Gazeteler, geçmişte reklam verenlerle girdikleri tahakküm ilişkilerinin benzerlerine bu tür platformlarla girmeye başlıyorlar. Facebook, Google ve Twitter gibi aktörler haber endüstrisinin kaderini belirler bir pozisyona geliyor.
Dijital reklam gelirleri ABD gibi marketlerle hızla yükseliyor, aralarında podcast gibi formların da olduğu yeni formlar ortaya çıkıyor. Gelişmekte olan ve gazete satın alma oranı hâlihazırda düşük olan ülkelerde basılı yayınlar kriz yaşıyor.
Yazılımlara ve botlara dayalık habercilik gelişiyor. Dünyanın en büyük ajansları her gün binlerce haberi botlara yazdırıyor. Sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve melez gerçeklik gibi teknolojilerin habercilik alanındaki kullanımları yaygınlaşıyor. Büyük haber endüstrisi aktörleri, bu alanlarda üretim yapan şirketlere yatırımlar yapıyorlar.
Dezenformasyon ve yalan haber tartışmasıyla başlayan, post-truth çağı adı altında kavramlaşan çağda gazetecilik bir itibar krizi yaşıyor. Bazı gazeteciler ve akademisyenler temel ilkelere dönüş çağrısı yaparken, bazıları ise yeni yaratıcı çözümler ve platformların da içinde bulunduğu kompleks bir özdenetim sistemini öneriyorlar.
Veri gazeteciliği, geçmişte hiç olmadığı kadar alanı domine ediyor. Spor gazeteciliği de dahil olmak üzere her alanda verinin “temel gazeteciliğin gereği” hâline tekrar döndüğü, veriyi temizleme, analiz etme ve görselleştirme yeteneklerinin öne çıktığı bir döneme giriyoruz.
Her birimiz, sürekli veri üreten cihazlara bağlı yaşıyoruz. Kocaman bir gözetim rejimi içerisindeyiz. Bir dakikamızı ayırıp okumadan kabul ettiğimiz kullanıcı sözleşmeleriyle dijital platformlara verebileceğimizi hayal bile etmediğimiz ayrıcalıklar veriyoruz. Elbette bir de rıza göstermediğimiz gözetim pratikleri var.
Büyük veri analizi konusunda firmalar her geçen gün daha da gelişiyor ve nitelikli büyük veri analizleriyle gözetim rejimi güçlendikçe güçleniyor.
Gazeteler, okurlarının dijitaldeki anlık faaliyetleri hakkında daha detaylı bilgiye sahip. Isı haritaları da dahil site kullanım süreçlerine ilişkin sıra dışı detaylar Google Analytics veya Chartbeat benzeri çok işlevli araçlarla mecra sahipleri için erişilebilir durumda. İmlecin sayfa üzerindeki her hareketi haber odalarını yönetenlerin önüne veri olarak düşüyor.
Haber dünyası, okur davranışlarını anlama bağlamındaki ütopyasını ekonomik ve politik distopyasıyla eş zamanlı olarak yaşıyor.
NewsLabTurkey, Türkiye ve dünyadaki tüm bu gelişmeleri içeren medya krizinin içerisine doğuyor. Amacımız, Türkiye’de haber endüstrisindeki “nasıl yapmalı” sorularına cevaplar vermek.
Oluşturduğumuz her içerik, dünyada veya Türkiye’de kabul görmüş pratikleri ele alıyor ve bu pratiklerin eleştirilerini de içeriyor. Yani “nasıl yapmalı” sorusu kadar “nasıl yapmamalı” ve “neden böyle olmalı” gibi soruların da yanıtlarını arıyoruz.
Bu süreç boyunca farklı jenerasyonlardan muhabirler, akademisyenler, güvenlik ve teknoloji uzmanları olarak sizin için içerik üreteceğiz.
Amacımız, Türkiye gazetecilik endüstrisinde ve akademide yaşanan gazeteciliğin teknolojiye ve yeni trendlere adaptasyonu krizine çözümler üretmek, gazeteciler ve gazeteci adayları için bir başvuru kaynağı yaratmak.
Özetle, The Guardian Foundation ve İsveç Başkonsolosluğu desteğiyle, Mint360 ve Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz bu projeyle dijital gazetecilik alanının en çok sorulan sorularını yanıtlamayı amaçlıyoruz.
Biz, NewsLabTurkey’i, Türkiye’deki dijital haber balonunun patlamasına ve işsizlik ile güvencesizlik krizinin derinleşmesine karşı bir önlem, bir tür sigorta olarak görüyoruz. Teknolojiye adapte olmuş, hikaye anlatmayı bilen yeni kuşak gazeteciler yetiştirmeyi, sektördeki gazetecileri ise daha donanımlı hâle getirmeyi hedefliyoruz.
Görsel: “NewsLabTurkey ne yapacak?” yazısı