İnsansız hava araçlarının, drone’ların, yaygınlaşması ve daha kolay satın alınabilir seviyeye gelmesiyle birlikte bir kolektif bilinç olarak pek çok kişi bu araçların yarışacağı bir platformun hayalini kurmaya başlamıştı. Drone yarışları, Star Wars’taki podrace sahnesi başta olmak üzere birçok video oyunu ve bilim kurgu filmini akıllara getiriyor. Ve tabii beklenti bu kadar yüksekken drone yarışı organize eden şirketlerin karşılaştığı sınavlar da bir o kadar zorlu oluyor.

The Drone Racing League‘in (DRL) kurucusu ve CEO’su Nicholas Horbaczewski, bu alanda faaliyet gösteren diğer yarış organizasyonlarından sıyrılmak ve farklılaşmak için 6 önemli kuralı ilke edinmiş. SXSW’teki oturumunda organizasyonunun tüm dinamikleri etkileyen bu kuralları listeledi:

1- Yarışa hazır olmadan başlama
2- Teknolojiye yatırım yap
3- Beklentilerle savaşma, kucakla
4- En iyi sporu ve en ilgi çekici içeriği yarat
5- Sürecin her basamağına hakim ol
6- Zafer turu atma

Drone yarışlarının şu anda hala emekleme döneminde olduğu ve sürekli olarak gelişime devam ettiği günümüzde The Drone Racing League, ilk sezonunu olumlu yorumlar alarak tamamlamayı başarmış. Bu yorumların temelinde ise sadece bir yarış organizasyonu değil bir teknoloji şirketi olarak da geliştirmeler yapmışlar. Böylece kendi drone’larını geliştirmiş ve standart taşıt ile yarışlarda pilot farkını öne çıkarmış.

DRL’in teknoloji şirketi olarak kendini konumlandırmasının altında yeni yarışlar organize etme, farklı drone’lar geliştirerek gelecekte yaratılabilecek farklı ligler için araştırmalar yapma ve azami performansı sunma gibi ek kalemler de bulunuyor. Tüm bu araştırma ve hazırlık sonrasında da insanların podrace veya Tron’dan fırlamış gibi görüntülerle karşılaşmasa da benzer bir atmosfer sunmak için çalışmak ve memnuniyet yaratmak da temel ilkeler arasında yer alıyor.

Saatte 130 km/s (80 mph) ile kapalı alanda hız yapan ve bir yemek tabağından daha büyük olmayan bu drone’ların videoya kaydedilmesi ve etkileyici bir şekilde sunulması da yarışların en önemli kalemleri arasında yer alıyor. Çünkü öylesine hızlı giden bir şeyi yakalamak ve sunmak önemli bir prodüksiyon. Ve bunun altından kalkmak için de bir medya şirketi gibi çalışmak gerekiyor.

Kendilerini hem medya hem de teknoloji şirketi olarak gören ve aynı zamanda yarış organizasyonu yapan DRL, bu üç kalemin uyumuyla ancak etkili sonuçlar yaratabiliyor. Ve bu harmoni içerisinde en önemli kuralın asla zafer turu atmamak olduğunu, çünkü hem sektörün hem de kendilerinin sürekli gelişim içinde olduğunun altını çiziyor. Yolun başının başında olan bir dünya için finali sembolize eden ve hareket için henüz çok erken olduğunu söyleyen Nicholas Horbaczewski, ilk sezon istatistikleriyle de sunumu sonlandırıyor.

Görsel: DRL, Bigumigu