Pisa şehrinde bulunan Teatro di Verdi, İtalya’nın en güzel tiyatro binalarından. Opera denince aklımıza gelen görüntüde bir bina. Yüksek tavanlarındaki süslemeleriyle zarif ve tarihi bir yer. Teatro di Verdi, 12 Eylül Salı gecesi tarihi dokusunun çok dışında bir misafire ev sahipliği yaptı: Dünyanın iş birliğine sahip iki kollu ilk insansı robotu YuMi, Lucca Senfoni Orkestrası’nı ve ünlü tenor Andrea Bocelli’yi yönetti.
Toskana bölgesinde ilk kez düzenlenen Uluslararası Robotik Festivali kapsamındaki konser için İsveçli dijital teknoloji firması ABB tarafından tasarlanan YuMi, sahneye Andrea Bocelli tarafından davet edildi. Yerleştirildiği standın üzerinde uzun kollarını kullanarak orkestrayı yöneten YuMi; aralarında Puccini, Verdi ve Mascagni’nin eserlerinin bulunduğu 18 eserlik bir dinletiye şeflik yaptı. Andrea Bocelli Verdi’nin Rigoletto operasının meşhur aryası “La Donna e’ Mobile”yi seslendirirken soprano Maria Luigia Borsi de Puccini’nin “O Mio Babbino Caro” aryasıyla sahne aldı.
“A breath of hope: from the Stradivarius to the robot” (Bir umut ışığı: Stradivarius’tan robota) ismini taşıyan program çerçevesinde gerçekleştirilen etkinlik için biletler tükenmişti. Aralarında YuMi’nin yaratım sürecine önderlik eden ABB CEO’su Ulrich Spiesshofer’ın da bulunduğu dünyanın dört yanından 800 seyirci teknolojiyle sanatın bu heyecan verici buluşmasını hayranlıkla izledi.
Akıcı hareketleri ve yumuşak dokunuşlarıyla orkestrayı yöneten ve performansıyla büyük beğeni toplayan YuMi’nin hareketleri iki aşamalı bir çalışmanın ürünü. İlk aşama orkestranın şefi Andrea Colombini ile yürütülmüş. Provalar sırasında Colombini’nin orkestrayı yönetirkenki hareketleri yakalanmış ve robot, aynı zamanda kayıt altına alınan hareketleri kollarıyla izlemesi için yönlendirilmiş. Programlama süreci oldukça uzun sürmüş. Colombini’nin söylediğine göre YuMi’nin 6 dakikalık bir eseri yönetebilmesi için 17 saat çalışılmış. Üstelik robotun sistemine ve işleyişine alışana kadar zorlu anlar yaşanmış. Sürekli takıldığı ve yeniden başlatılması yarım saate vardığı için oldukça zaman harcanmış. Ancak ilk başta çok iyi anlaşamasalar da sonra işler kolaylaşmış.
İkinci aşama ise hareketlerin ince ayarının yapılması için ABB’nin RobotStudio yazılımıyla gerçekleştirilmiş. Burada çalışan teknik ekip; dirsek, ön kol ve bilek harekelerinin etkileşimini yansıtmak, akışkan ve yumuşak hareketler yaratarak nüansları ve doğru hızı yakalamak ve yükselip alçalan tempoya uyumu sağlamak için kapsamlı bir çalışma içerisime girmiş. YuMi bir robot olduğundan doğal olarak doğaçlama yeteneği yok. Dolayısıyla orkestranın tempoda yapacağı beklenmedik bir değişiklik ya da hata YuMi’nin performansını felakete sürükleyebilecek potansiyele sahip. Ancak, YuMi geceden bileğinin hakkıyla çıkmış.
Orkestra şefi Colombini ve Bocelli de YuMi’nin performansından ve bu deneyimden gayet memnun. Bocelli ise YuMi ile çalışmayı heyecan verici bulduğunu söylerken bu gecenin bir robotun orkestra yönetmesinin mümkün olduğunu ispatladığını ama bunun ancak arka planda çalışan mühendisler ve teknik ekip sayesinde olabileceğini de belirtiyor.
Robotlar bir gün gerçek anlamıyla sanat yapabilecekler mi bilinmez ama bu performans, insan müdahalesini en aza indirerek yapılabilecek iş birlikleri olduğunu göstermesi açısından önem taşıyor. Ulrich Spiesshofer’ın da söylediği gibi tarihe geçecek ve robotik dünyasının geleceğine ışık tutacak bir performans YuMi’ninki. Kendisinin ilk orkestra şefliği denemesi olduğunu da unutmamak gerek tabii.
Görsel: ABB